art nouveau tarzının süsten biraz daha arınıp geometrikleşmiş hali. kimi zaman barok ve gotik tarzların da karışımıyla eklektik olmanın doruklarına çıkmış, fransa doğumlu sanat akımı.
ilk büyük örneği Eliel Saarinen'in Helsinki Garı.
Chrysler Building, Rockefeller Center, Empire State Building ve Streamline falanda en bilinen eserlerinden.
sanayileşmeyle birlikte ortaya çıkan,mimari kökenli,geometrik şekillerin önem kazandığı,el emeğinin yerine fabrikasyon bir tarzı benimseyen,gelenekçi yapıya tepki olarak doğduğu söylense de aslında bir parça gelenekçi yapıyı bünyesinde barındırmaya devam eden bir akımdır.
Fransızca Style Moderne (Modern Üslup), dekoratif sanatlar ve mimarlıkta 1920lerde ortaya çıkan ve 1930larda iyice yaygınlaşan akım. Adını, 1925te Pariste bu üslubun ilk kez sergilendiği Uluslararası Çağdaş Dekoratif ve Endüstriyel Sanatlar Sergisinden alır. Modernizmin modaya dönüştürülmüş biçimini oluşturan Art Deco, tasarımları arasında elle yapılmış lüks eşyaların yanı sıra, seri üretim malları da bulunuyordu. Her iki durumda da amaç, refah ve incelmiş bir beğeni düzeyini simgeleyen, gelenekselin dışında ve şık bir estetik yaratmaktı. Bu üslubun ayırt edici özellikleri, çoğu zaman akışkan bir çizgiselliğin egemen olduğu yalın ve saf biçimlerin, geometrik ya da doğal biçimlerden stilize edilmiş bezemelerin, olağanüstü çeşitlilikte ve çoğu zaman da pahalı malzemelerin kullanılmasıdır. Bunlar yeşim, gümüş, fildişi, obsidiyen, krom, necef gibi doğada bulunan maddeler olabildiği gibi, plastik ve özellikle bakalit, morötesi cam (vita-glass), betonarme gibi insan yapımı malzemeler de olabilir. Art Deco yapıtlarında seri üretime az rastlanır. Gene de bu üsluba özgü nitelikler, makinelerin modernliğine ve makine ürünlerinde görülen tasarım niteliklerine (örn. Basitlik, düzlemsellik, simetri ve öğelerin değişmeksizin yinelenmesi) duyulan hayranlığı yansıtır. Art Deconun biçimlenmesinde Art Nouveau, Bauhaus ve Kübizm gibi akımlarla Sergey Diaghilevin Rus Balesi etkili olmuştur. Bezeme programında ise doğa kaynaklarının yanı sıra Amerikan Yerli sanatının, Mısır sanatının ve Eski Yunan sanatının Erken Klasik döneminin izlerine rastlanır. Çıplak kadın figürleri, hayvanlar(özellikle geyik, antilop ve ceylan), yapraklar ve güneş ışınları kullanılan en karakteristik öğelerdi. Ünlü Art Deco yaratıcılarının çoğu öncelikle tek olarak ya da sınırlı sayıda üretilen eşyanın tasarımıyla ilgilenmişlerdir. Bunların arasında mobilya tasarımcısı Jacques Ruhlmann ve Maurice Dufrene, mimar Le Corbusier, Maden işlemecisi Jean Puiforcat, Cam tasarımcısı Renê Lalique, Moda tasarımcısı Ertê, Mücevherci Raynmond Templier, Jean Fouquet Renê Robert, H.G.Murphy, Wiwen Nilsson ve Heykelci Chiparus sayılabilir. Moda tasarımcısı Paul Poiret ve grafik sanatçısı Edward MeKnight Kauffer ise ürünleriyle daha geniş bir kesime ulaşmışlardır.New Yorktaki Rockefeller Merkezi (özellikle Donald Deskeynin yapımını denetlediği iç mekan tasarımı), William Van Alenin yaptığı Chrysler Binası ve Shreve, Lamb ve Harmonın ortak çalışması olan Empire State Binası, Art Deconun mimarlık alanındaki anıtsal örnekleridir. 2. Dünya Savaşı sırasında gözden düşen bu üslup, 1960ların sonunda yeniden ilgi görmüş ve canlanmıştır.
Art deco Fransa menşeli sanat akımıdır. 1920'lerden sonra özellikle mimaride görülmüştür.Art nouveau'nun hemen ardından gelen bu akım, ondan farklı olarak el emeğine değil, sanayiye dayalıdır. Desenleri geometriktir. Art nouveau'da olduğu gibi gotik süsleme öğelerinden yararlanılır. Art deco nun ilk örneği Helsinki garıdır. Türkiye'deki bildiğim örneği ise Ankara garıdır.
paris merkezli bir fransız sanat akımı olmasına karşın new york ile bütünleşmiştir. new york'un onlarca gökdeleninde bu akımın eserlerini görmekteyiz. örneğin rockefeller center, chrysler binası, empire state, streamline bu akımın eserleridir. bizde ise ankara tren garı buna örmektir.