asot bir yana podcast leri bir yana..
dj'liği bir yana..
trance camiasına katkıları yeter bu adamın.
armada music kuruluşu ile trance dünyasına kattıklarından, eğitimini verip piyasaya sürdüğü dj'lerden haberi olmayan cahil cühela sürüsünün ise sadece asot ile tanıdığı ve eleştirdiği yıllardır dj mag gibi servislerde birinciliği kimseye kaptırmayan ' trance tanrısı' olarak başucu müziklerimin sahibi.
duygulandığım da, sevindiğimde, sinirlendiğimde yaptığım ilk şeydir bir set'ini açıp kendimi yollara vurmak.
iyi ki varsın armin (: *
önce bilgisayara screamer isimli radyo programı yüklenir. oradan di fm bulunur. her perşembe gecesi sabaha kadar, a state of trance isimli armin van buuren isimli radyo programı dinlenir. bu adamın işini ne kadar muhteşem yaptığı, daha gencecik yaşlta hayatın ritmini nasıl u blduğu gözlenir. "tiesto yalanmış birader" denir.
en son sıralamada dünya 3. sü idi.
1. tiesto
2. paul van dyk
3. armin van buuren
a state of trance lerin en iyisi kanımca episode 269 dur. onları indirmek için de projectz.org dan faydalanabilirsiniz.
trance türünün son 3 yıldır önde giden temsilcisi. a state of trance serisi her hafta 7 milyon dinleyiciye ulaşmaktadır. yaptığı müzikte kaliteden ödün vermemesi ve sağlam vokallerle çalışması en büyük artısı olarak gözümüze çarpar. setleri her hafta http://www.livesets.us/ adresinden indirilebilir.
bu insanı tutup da müzik yapıyorum diyen, evrende varolan tüm müzisyenlerin gözlerine sokmak istiyorum. şu an, şu yazıyı yazarken dahi içim cız ediyor. ismi birazdan sol tarafa geldiğinde, bu insandan ve bu insanın yaptığı müzikten bihaber bir insan o müziği öğrenecek. ve başka insanlarla paylaşacak. sonra ne olacak? bir başkası, bir başkası ile paylaşacak.
bu insanın müzikten çok çok öte olan çalışmaları tüketimin asalakları tarafından bir salisede tüketilecek. geriye ise koca bir çöplük kalacak.
gecenin şu saatinde, armin van buuren a state of trance 366'nın 21'inci dakikasındayım. ve inanın ne yazacağımı bilmiyorum. kalemime hakim değilim.
hakimiyeti sevseydim hukuk okurdum.
piyasa ve piç etmeyin şu insanın şaheserlerini. başka da bir diyeceğim yok.
