savaşlar kaçınılmazsa şayet
en kralı birinjci dünya savaşı'ydı galiba.
gerçektenm, iki taraf da son derece hevesliydi,
savaşmak için bir gayeleri vardı,
savaşmak için bir gayeleri olduğunu sanıyorlardı,
kanlı ve yanlıştı ama romantik'ti.
süngülerinin ucunda bebklerle
o iğrenç almanlar, falan filan, ve
bür sürü milliyetçi, şarkı, ve her iki tarafın
askerlerini
ve paralarını seven kadınlar.
meksika savaşının ve diğer savaşların
adını bile etmeye değmez
iç savaş, bir film.
çok hızlı geliyor savaşlar artık,
savaş yanlısı arkadaşlar bile yorgun düşüyor,
ikinci dünya savaşı belledi analarını,
sonra da kore, ah o kore,
iğrençti, tek kazanan
karaborsacılar olmuştu,
ve güm! - vietnam,
tarihçiler o savaş için bir ad ve anlam ulurlar heralde,
ama öne gençler uyandu,
şimdi yaşlılar da uyanıyor,
neredeyse herkes savaşa karşı,
haklı ya da haksız, kazanamayacaksan savaşa girme,
çocukluğumu anımsıyorum,
birinci dünya savaşı biteli on ya da on beş yıl olmuştu,
flying aces dergisi satın alırdık,
yüzbaşı eddie rickenbacker'i bilirdik,
hayali tüfeklerimizle hayali siperlerde
ve o filmler, dram ve heyecan dolu,
kaiser'i neredeyse ele geçirdiğimiz, bir keresinde
nerdeyse kaçırdığımız
ve sonunda o miğferleri çivili orospu çocuklarının
işini sonsuza dek bitirdiğimiz
canım birinci dünya savaşı.
çocuklar maket savaş uçakları yapmıyorlar artık,
hayali pirinç tarlalarında dövüşmüyorlar,
savaşın yararsız, yerleri süpürmek ya da çöp toplamak
kadar sıradan bir iş olduğunu biliyorlar,
kovboy filmine gitmeyi ya da alış veriş
merkezlerine takılmayı ya da hayvanat bahçesine
veya futbol maçına gitmeyi yeğliyorlar,
kolaj, otomobil, kadın, ev ve barbekü hayalleri kurmaya
yakalanmışalar, onları savaş kadar
çabuk öldürmeyecak bir düşün, en azından
bedensel olarak.
yanlış da olsa eğlendiriciydi birinci dünya savaşı bizim için,
jean harlow'u james cagney'i
ve ''armentieres'li matmazel, parley - voo?''
verdi bize,
oyun dolu uzun öğle sonraları verdi,
(çoğumuzun yakında bir başka savaşata
öleceğinin farkında değildik)
evet, iyi kandırdılar bizi, ama gençtik ve kandıl
büyüklerimizin yalanlarına.
bakın nasıl da değişti şimdi -
çocukları bile
kandıramıyorlar artık,
bu konuda değil
en azından.