yillardir her gittigimde once kapali oto parkinda*, sonrada binanin icinde kayboldugum alis veris merkezi. yani cok magaza var bende alis veris manyagiyim o yuzden kendimi kaybediyorum deli gibi para harciyorum falan demek istemiyorum..bildigin yolumu kaybediyorum, boyle yuruyen merdivenlerden cikiyorum cikiyorum sonra bi bakiyorum yuruyen merdivenler bitmis...ama ben cikmam gereken katta degilim...sonrasinda film kopuyo bende. asansor nerde? yuruyen merdivenleri kim caldi? bir suru cevapsiz soru... normal merdivene bile razi oluyorum ama yok onu da saklamislar!!! neyse efendim velhasili kelam bu yapinin ilginc bir mimarisi var. tamam eyvallah pek hos falanda beni asiyor anlasilan..cok karisik lan...baslarda kaybolunca gidip kendimi guvenlikten anons ettiriyordum gelip aliyorlardi beni ama son gittigimde kadin guvenlikciler gulduler bana, cok agirima gitti. artik onu da yaparsam ne olayim...otururum bir kenara, elbet tanidik biri denk gelir aksama kadar, tutarim elinden cikarir beni disari.*
28 Eylül 1997 tarihinde Söğütözü'nde açılmış, Ankara - Eskişehir yolu üzerinde bulunan alışveriş merkezdir. Sinema, birçok restoran ve birçok mağaza içerir. 1998'de Avrupa'nın en iyi alışveriş mağazası seçilmiştir. Gemi şeklindedir.
amiral gemisi anlamına gelmektedir. ankarada gemi şeklini andıran bir görüntüsü olan iş ve alışveriş merkezidir. önünde denizci demiri heykeli durur. mimarı aynı zamanda panora ve ankarada daha pek çok alışveriş merkezininde mimarı olan odtü mezunu ali osman öztürktür. (bkz: a tasarım) aynı zamanda mimarın kendi ofisininde içinde bulunduğu yapıdır.
kraliçe 1. elizabeth döneminde ingiltere'yi istila etmek için ispanya kralı 2. felipe'nin 1588'de gönderdiği ispanyol donanması. ispanya'dan yelken açan 130 geminin ancak 67'sinin geri dönebildiği bu girişimden sonra ispanya, ingiltere'yi işgal etmeyi bir daha hiç denememiştir.
diğer avmlere göre daha tenha olan yer. bir tek öğlenleri yemek yemek için gelenlerle kalabalık olabiliyor. onun haricinde fazla bir kalabalık görmedim.
edit: daha öncede belirtildiği gibi sineması güzeldir.
eskiden; panora, 365, gordion, antares, cepa, kentpark, acity ve etlik forum yokken ankamall ve karum a alternatif bir avm idi. fakat şimdi eskişehir yolu ve ankara genelinde açılan birçok avm nedeniyle eski popülerliği yitiren ve arada sırada gidilen bir hal aldı. mağazaları çok az iş yapar haldedir.
ispanya kralı 2. felipe'nin başta gavur ingilizleri dine getirmek başta olmak üzre birçok sebepten dolayı adayı işgal ettirmek için hazırladığı kale kadar yüksek 130 gemiden, 8000 gemici ve 19.000 askerden oluşan donanması.
armada ingilizleri aniden limanlarında kıstırmak isterken ingiliz kaptanlarının usta manevraları ve ispanyolların çok güvendiği kale kadar sağlam ancak kağnı kadar hantal gemileri yüzünden geri püskürtülmüş, zift ile yakılıp alev topuna dönüştürülüp kendilerine doğru gönderilen 6 gemiden kaçmış, bu dengesiz kaçış yüzünden irlanda kıyılarında kıyı ve ingilizler arasına sıkışmış, yok olmak üzre iken lehne çıkan rüzgarla (cennetteki babanın işi işte) yok olmaktan son anda kurtulmuş, ispnaya'ya perişan bir halde dönmüştür.
ispanya Kralı II. Filipin ingiltereyi zaptetmek için oluşturduğu donanmanın adı. ingilizler I. Elizabet zamanında çok kuvvetlenmişler, her tarafta ispan-yollarla boy ölçüşmeye başlamışlardı. II. Filip, ingilizleri denizlerde yok etmek için, iskoçya Kraliçesi Merinin öcünü almayı bahane ederek, ingiltereyi zapta, I. Elizabeti tahttan indirmeye karar verdi. Bunun için 75'i büyük kalyon olmak üzere 128 yelkenli gemiden oluşan çok güçlü bir savaş filosu kurdu. Bu filoya ispanyolca donanma demek olan «yenilmez armada» adını koydu. içlerine 2430 top ve 30.000 gemici ve cenkçi koydu. Amiral Howard komutasındaki ingiliz donanmasında 14 kalyon olmak üzere 182 yelkenli savaş gemisi vardı.
içinde kolayca kaybolabileceğiniz, ankara'daki en karmaşık avmdir. Dışardan mimarisi güzel ve şık görünür. Ama içeri girdiğinizde sağ gösterip sol vurur.
Eskisehir yolu uzerinde bulunan ankaranin gozde merkezi alisveris merkezlerinden biridir. Yanindaki next level ise tam zitti daha elit, daha kalabalik avmdir.
ankara'nın en ünlü avm'lerinden biridir, ünlüdür de arkadaşım labirent gibidir.
yani sorun bende mi bilemiyorum ama ne zaman gitsem kayboluyorum ben burada. ya metro çıkışını bulamıyorum, ya binalar arasındaki geçişi bulamıyorum, ya 2. binada olan mağazayı 1de arıyorum, aynı katta bile bi mağaza bulacam diye dön babam dön...
nitekim tanım: iki ayrı bina ve o iki bina arasında geçiş köprüleri, kıvrımlı yılan gibi katları, aşırı ters çıkışları ile adeta size bütün armada'yı tavaf ettirmeye yemin etmiş avmdir... ya da bana öyle en azından.
ilk sinemaya gittiğim yer. Sonra yine sinema için bir kaç defa daha gittim. Evime daha yakın bir yerde başka bir avm açılınca bir daha kapısından girmedim.
Yine de anımsıyorum döne döne çıkılan sinema merdivenlerini...