lise zamanında çanakkale gezisinde uyuyan arkadaşlara kız arkadaşlarımla beraber planlayıp dudaklarına ruj sürmemiz. o şekilde resimlerini çekip okulda panoya asmamız. çok ayıp ettik çok...
sabah kahvaltısında bol müsilli çay içirmek. Kazaklarını, gömleklerini vb. kız parfümüyle ütülemek gerçi parfüm olayı pek beklenilen tepkiyi alamasada iyi oldu iyi.
msn'de kendimi kız diye tanıtıp, arkadş kamerayı açtığında dev gibi penisi arkadaşıma sallamaktı. o olaydan sonra benimle 15 gün konuşmadı, ben o kıza bağlanmıştım dedi.
Lisedeyken tuvaletteki pisuvarlardan biri kırıktı. Ben de kırık olduğunu bile bile orada işeyen arkadaşıma söylemedim ve bütün çiş ayağına pantolonuna aktı tabi. Yaptığım en büyük ibneliktir.
üniversite 3. sınıftayız, kıl bir hoca var, aynı zamanda bölüm başkanı,
gözünden ameliyat olduğu halde dersini bırakmak istememiş,
biz de devamsızlıktan kaldık kalacağız, bundan mütevellit derse teşrif ettik,
ortamı yabancıladık falan en arkaya kurulduk.
kankamla yan yana oturuyoruz, kankam ders dinliyormuşcasına atatürk gibi tahtaya bakıyor,
ben ise yürek yemişcesine geyik çeviriyorum.
adamın gözler zaten sakat, en arkayı hele hiç göremiyor falan,
kankama seslendi, yavrum senin ismin ne,
"inci hocam",
"yavrum inci gibi dur, beni sinirlendirme!"
"afedersiniz hocam!"
ben deli divane başladım özürler dilemeye tabii,
kankam tamam ulan dur ders bitsin konuşuruz demeye kalmadan hoca,
"inci, yavrum doğru dur atacağım sınıftan." demesin mi,
bu sefer özrü de bıraktım, kafayı sıraya koydum, uyuyorum,
"inci çocuğum sen ne yaramazmışsın be kızım kalk da dersini dinle!"
dedi bu sefer de.
ve sayın kankam beni bir saniye bile satmamak suretiyle "tekrar çok özür diliyorum hocam!" dedi... *~~
