dünya para vererek aldığınız ve evinizin en güzel yerindeki kitaplıkta veya rafta duran kitaplarınızın eve gelen arkadaşlarınız tarafından ooo aga sende ne güzel kitaplar varmış ben bunları alayım okuyup veririm sana diyerek gasp ettiği kitaplardır. aradan aylar geçer ama kitaplardan haber yoktur hatta bir kaç el değiştirmiş bile olabilir. tamam kardeşim bilgi paylaştıkça çoğalır al ama oku getir kitabı neden aylarca rehin gibi tutuyosun.
aynı akıbete cd lerde uğrar filim arşivinizin olduğunu öğrenen herkes üzerinize üşüşür ve bu arşivi kopyalamak için sizden ister. verirsiniz geri aldığınızda arşvden mutlaka 1 veya 2 cd eksiktir. kardeşim ben o arşivi oluşturana kadar neler çektim sen bliyomusun dersiniz ama aldığınız cevap aga bi cd nin lafınımı yapıyon dur.
onun arkadaşı da başka bi arkadaşına verir sonra o da başka bi arkadaşına derken bi döngü oluşur ve birkaç yıl sonra kitabınız/cd'niz tesadüfen size denk gelince bu benimdi diyememek kadar acı değildir.
güvenin suistimalidir. jean christophe grange ve agatha christie gibi, koleksiyon meraklılarının rüyalarını süsleyen kitaplar arkadaşın elinde uzaklaşır ve siz ancak iç çekersiniz. bilmezsiniz tabi o zaman geri gelmeyeceğini.
bir yandan da iyidir aslında, bir daha kimseye kitap vermeyeceğiniz için kitaplarınız bir yere gitmemiş olur.
bir film arşivcisi olarak ve arkadaşlarımın bunu bilmesi halinde istedikleri filmleri temin edip yarın geri getiririm dedikleri halde getirmedikleri cd leri ve daha kötüsü dış kabı var ama cd yok ken pis pis sırıtıp bu ne al senin olsun diyerek geri almayarak gidip aynı filmi tekrar alıp özenle yapmış oldugun arşiv yerine yerleştirip her defasında daha b.ok veririm dedigim halde yine kandırılıp verilen ve geri gelmeyen cd ler için şiddetli bir şekilde esef ve kınama dileklerimi yolluyorum. izle ver geri çok zor degil. hayır parasında falan degil insan aynısını bulmak bazen zor oluyor o bakımdan. böyle arkadaşlar varsa anlayışlı olup geri götürsünler belki arkadaşınız kırılmayın diye söylemek istemiyordur ama emin olun içten içe hadi ver şu kitap yada cd yi diyordur.
sinir olunup bir ömür boyu unutulmayacak hadisedir. aldığını geri vermeyen kişilere, her yeri geldiğinde uygun bir şekilde laf sokulup ayar verilir ve verilmelidir.
15-16 yaşlarındaydık artık arkadaşlara verdiğim kitaplar gelmediği için sinir krizi geçirmekteydim ve her kitabımın ilk sayfasına okuduğunuz kitabı lütfen geri veriniz çok ayıp bir şeydir saygısızlık yapmayalım gibi saçma sapan şeyler yazdığımı hatırladım.faydasını da gördüm.test edip onaylanmıştır.
verilen kitabı getirmeyen arkadaş, öldürülmesi farz olan arkadaştır.
hatta bu durumdan sonra arkadaşlık sıfatından çıkıp, yağmacı sıfatını alır.
(bkz: pislik insan)
en değerli varlıklarınız olan kitaplarınızı arkadaşlarınız istediğinde istemeyerek de olsa, isteyenin bir yüzü kara vermeyen zenci sözünden etkilenerek ödünç verdiğinizde kitabın bir daha size dönüş yapmaması durumudur. eğer gidip arkadaşınıza kitap bitti mi diye sorarsanız alacağınız cevap muhtemelen ;
şerefsizliktir,haysiyetsizliktir,onursuzluktur.sen o kitap/filmi ne zorluklarla bul evinin en güzel kimselerin bulamayacağı yere koy,arada bir çıkart oku/seyret sonra tozunu al tekrar yerine koy ve bir gece arkadaşlarınla evine gel tüm kitaplar/filmler gitsin "abi ben bunu çok merak etmiştim ya bir okuyum/izliyim vericem sana" denir ve onlardan bir daha haber alınamaz.
argomuzda hacılamak kelimesiyle açıklanabilecek durumdur. eğer eşya verilen arkadaş ile samimiyseniz pek üstünde durulmaması gerekir. "senden değerli mi?" diyerek geçiştiriniz.