oscar sahibi, buram buram amerikan milliyetçiliği kokan fakat olmuş dedirten film. iran devrimi sırasında tahran'da amerikan konsolosluğunda çalışan altı kişinin kaçıp, kanada konsolosluğuna sığınması ve takiben büyük uğraşlarla ülkeden kaçırılması konu alınan amerikan yapımı, ben affleckin yönetmenliğini yaptığı film. Filmde, yapımcı lester sieger'in "if im doing a fake movie, its gonna be a fake hit" sözü güldürmüştür. rehinelerin özel hayatlarına dair bilgiler verilmiş olsaydı sürükleyicilik artardı fakat sanıyorum yönetmenimizin egosu buna izin vermezdi. Yine de izlenilesi, seviseli bir filmdir.
- uçagin son anda kalktigi an siz de kaçak rehinelerle ayni gerginliği yaşarsınız. Derken iran sahasından türk hava sahasina girildiği ve içki servisinin başladığı uyarısı gelir.
argo resmiyetten samimiyete geçiştir. kasıntı bir ortam düşünün, incelikten kırılacak kişiler vardır kelimeleri dolu içleri boştur. düşünceleri tabulardan ibaret daha doğarken kafalarının içine şırıngayla enjekte edilmiştir sanki nasıl yaşayacakları. argo kullanan kişi alaylıdır. samimidir her zaman yakındır insanlara düşüncelerini söylemekten pek çekinmez. biraz da isyankardır. velhasıl argo iyidir azizim.
okul arkadaşları, kanun kaçakları, iş arkadaşları ve diğer bunun gibi çeşitli gruplar tarafından, yabancıların onların konuşmalarını anlamalarını engellemek için kullanılan gizli bir dildir.
film boyunca ben affleck'in mimikleri neredeyse hiç değişmiyor. bundan olsa gerek ki en iyi film dalında oscar alan film, yönetmenlik dalında aday bile olamamıştır.
sokak dilinin dilimize kazandırdığı kelime ve cümleler hatta kimi zaman değme deyimlere taş çıkartan ifadelerdir. argo deyimler sözlüğü bu konuda başucu kitabı gibidir. merak edip okunması ve feyz alınması gereklidr.