Yapacağı teknoloji yatırımının kendisine geri dönmeyeceğini düşünen sığ dimağların yönettiği şirketlerdir. Göstermelik olarak bir Ar&ge birimi kurulmuştur ancak, Ar&Ge çalışmaları yapılabilecek bir ortam oluşturulmamıştır. Teçhizat, program vs. hep en ucuz ve en dadiklerinden seçilmiştir. Hep para kazanmayı amaçlayan patronlar da bu birimin hiçbir katkısının olmadığını para kazandırmadığını düşünmektedir. Bilmez ki başarılı bir Ar&Ge çalışmasının aylar belki birkaç yıl sürebileceğini, ancak sonucunda kazanç sağlanabileceğini. Söz konusu şirket yöneticileri sadece anı kurtaracak,o anda para getirecek çalışmalara destek verirler. Sonrasında da küreselleşen dünyada dev şirketlerle rekabet edecek gücümüz yok derler. (bkz: bsg)
taklit ürünlerin daha ucuza mal edildiğinin farkında olan şirkettir. ayakta kalmak için teknolojiyi üretmekten çok takip etmeye gereksinim duyar. amaç bir marka yaratmak değilse, ar-ge o kadar da gerekli değildir. sonuçta büyümeye çabalarken yapılan harcamalar her şirket için risklidir.
arge masraflarından kaçınan şirkettir. arge hem zaman hemde maliyet açısından pekçok şirketi zor duruma sokabilir. hele de avrupa'nın en güçlü ekonomisi bizdeyken böyle birşeyi yapmak çılgınlık olur.
Sermayesi yeterli olmayan şirkettir.Ar-ge çalışmaları oldukça masraflı ve emek gerektiren bir işlem olduğu varsayılırsa türkiyedeki birçok şirket bu kapsama girebilir.
Ayrıca 2-3 elemanı ar-ge bölümüne oturtarak -biz acayip arge yapıyoruz öle böyle değil- denilerek arge olmaz.Arge bölümü için sadece o alana hizmet edecek en az 50 kişilik bir araştırmacı grubun bir departman oluşturmasıyla randımanlı bir ar-ge sistemi oluştulabilir.Ee tabi bu da biraz tuzlu ve sermaye gerektiriyor.
