arda turan senede 50 maç oynayıp 10 asist yapar. aydın yılmaz 6 maç oynayıp 2 gol 3 asist yapar. yani demek istediğim arda başkandan torpillidir. aydın kendini kabul ettirmek için çırpınır da çırpınır. ama yeterli şansı bulamaz torpilli olmadığından.
ikisi de aslında olması gereken futbolcu özelliklerini taşıyan futbolculardır. ancak ülkemizde futbol kalitesi düşük olduğu için kendileri düşük kalitenin içinde parlayan bir cevher gibi durmaktadırlar. başarılarını diğerlerinin başarısızlıklarına borçludurlar.
arda turan ilk avrupa maçında mlada boleslava karşı harikalar yaratıp, gollerini atarken, aydın yılmaz kaleciyi geçip topu kalenin önünde duran tek defans oyuncusunun üzerine atmayı başarabilmiş bir futbolcudur. arda zekidir, cesurdur, kendine güvenir. arasıra öyle maçlar çıkarır ki "bu adam nasıl hala türkiye'de oynuyor?" dedirtir. aydın yılmaz ise nadiren giydiği formanın hakkını verir. tamam genç yetenekti, şans verildi falan ama bu işler öyle değil. genç olması oynaması için tek sebep olamaz. galatasaray taraftarı olarak bu adamdan çok şey bekledik, yetenekliydi, hızlıydı ama olmadı, tutmadı. bu yükü kaldıramadı. zaten söylentilere göre galatasaray yönetimi sercan yıldırım karşılığında aydın yılmaz + 5 milyon € teklif etmiş. bursaya giderse başarılı olabilir ama o galatasaray'ın ağırlığını kaldıramadı.
bu güne dek aydın'ın ne kadar yetenekli olduğuna dair yazıları çeşitli spor siteleri, bloglar ve sözlüklerde okumanın dışında bir numarasını görmedik. arda her oynanan maçta resitaller sunarken aydın birilerinin yokluğunda forma şansı bulup, vasatı aşamaz, hatta acaba barış oynasa daha mı iyi olurdu dedirtir.
arda yıldız'dır, aydın ise altyapımız ajax düzeyinde balonunun şişirmesidir.
arda turan daha evvelden şişirilen ve elde patlamak üzere/patlamış olan futbolcudur.
aydın yılmaz yeni şişirilen ve elde patlaması yakın olan futbolcudur.