arda'nın sol bek, orta saha ortası, solu, sağı oynaması da aradaki farklardandır. hangisi iyi hiç ona girmem. ama alex milli takımın kaptanıdır, milli takım kariyeri var demeyelim, komik oluyor. copa bilmemne, konfederasyon kupalarını falan sayıp da... siz hangi dünya kupasında orta sahasında alexle oynadığını gördünüz brezilya milli takımının? yapmayın etmeyin, fanatik olun, oyuncunuzu savunun da biraz da mantıklı olalım.
Geleneksel alex'e versus ayarlama şenliklerinin 2009 ayağıdır. biz hagi'yi barcelona'nın efsane 11'lerinde sayarken, arda turan'ı galatasaray'ın ve türk futbolunun en büyük oyuncularından metin oktay'la kıyaslarken, fenerbahçeli arkadaşların ellerindeki alex'i ona buna yamama uğraşından başka bir şey değildir bu versus. eğer gerçekten çok kaliteli ve efsanevi bir futbolcu olduğunu düşünüyorsanız sizin için efsane olan ya da dünyada onun yerinde oynayan efsane futbolcularla kıyaslayın, galatasaray'ın futbolcularıyla değil.
bu kıyaslamada Alex'in yaptıkları Arda'nın yapacakları göz önünde bulundurulur. nedeni ise Arda'nın Alex'in yaptıklarının çeyreğini bile yapamamış olmasıdır.
Arda dün ki çocuktur. Alex istatistik kralı, futbol ustasıdır.
Ardanın profesyonel kariyerinde attığı golü Alex geldiği sezon atmıştır. 5 Yılda Alex gol sayısı olarak 5e katlamıştır Ardayı.asist olarak da *
birde karşılaştırma için google "Arda istatistik" yazınız peşine "Alex istatistik" yazınız farkı görünüz.
Alex'in en büyük maçı Gs maçı değildir. dünya büyükleri ile maçlar oynamıştır. (manu,chelsea,arsenal,inter vs.)
Arda ise Liverpool harici büyük takımı Star Ekranlarında görmüştür *
sözlük formatından habersiz kanaryaların, forum tarzı alıntı yapmalarından uzağız demiştim. şöyle devam edelim o zaman,
alex'in takımının devlete kuruş kuruş vergisini ödediği söylenir. stad arazilerinin yönetici bakanlarca, hangi usüllerle, kimlerden gaspedilip, nasıl kanunsuzluklarla kendilerine tahsis edildiği; kulüp başkanlarının kulüp üzerinden nasıl kara para akladığı ve bu kara paranın nereden geldiği söylenmez, söylenmez ki naylon taraftarlar çoşsun eğlensin deyu...
arda'nın takımının vergi borcunun allah rızası için affedildiği söylenir. bu bilgi eksikliği, gözünü holiganlık bürümüş bir naylonun iddiasıdır ki, aslında vergi borcu affedilmemiş, sadece 120 eşit taksitle ödenmesine karar verilmiştir. ayrıca bu sadece galatasaray'a değil, tüm kulüplere sağlanmış bir ayrıcalık olup Ankaragücü, Bursaspor, Kocaelispor, gençlerbirliği gibi takımları da ilgilendiren bir karardır.
alex'in parayla çalışan bir köle olduğu kabul edilir,
arda'nın kocaman yüreği ruh çağırma seansı denilerek küçümsenmeye çalışılır ki bu çabaya muhtelefi yerlerle gülünür ancak.
alex'in zamanında bi göründüğü haşmetli maçlar mevcuttur. kaldı ki brezilya futbol federasyonu'nun topçuları avrupa'ya pazarlamak için en dandiğinden yeteneklisine milli takımda 3-5 maç görünmesini sağladığını hepimizi biliyoruz. şimdilerde niye çıkamadığı ise malümdür.
arda ise sürekli belirttiğimiz gibi, henüz 22 yaşındadır. çıkacağı büyük maçlar, ilerleyen zamanlarda sözlüğe sığmayacak uzunlukta bir liste halini alacaktır.
not:sol frame'de fotospor menşeili başlıklara şakşak tutan yazarların yine fotospor-fotomaç menşeili göndermeler yapmasını yadırgıyoruz efenim.
alex'in çıktığı en büyük maç, galatasaray maçıdır. 11 maçta attığı 3 gole sevinilir, en büyüksün denilir falan. fenerliler der bunu, ben değil.
arda'nın çıktığı en büyük maç, fenerbahçe maçı değildir. arda'nın klasmanı avrupa'dır, milli takımdır, falandır. herkes der bunu, medya falan, ben değil.
ayrıca şöyle bir durum da var, alex parayla çalışır. 5 kuruş için uğraştırır fenerbahçe yönetimini.
arda yürekle. metin oktay forması yeter ona..
galatasaray başkanı parayla çalışan bir köleyi hayli hayli transfer edebilir isterse. parası yok, aç denilen takım beleş getirmiştir zaten elano'yu, keita'yı, baros'u..
fenerbahçe başkanı ise yürekle çalışan bir aslanı, çok olsa içine alır. parayla çalışan bir katil emre'yle karıştırılmaması gerekir arda'nın.
edit: sözlük formatından habersiz kanaryaların, forum tarzı alıntı yapmalarından uzağız, gideceği yere gider bu.
alex modası geçmiş bir bölgenin son temsilcilerindendir. kaliteli oyuncudur ama büyük oyuncu değildir. avrupa da başarılı olamamıştır.
arda ise orta sahanın hemen hemen her yerinde oynayabilir. koşar, tekniği çok iyidir. büyük takımların hedefinde olan bir oyuncudur.
Ne zaman ki adnan polat aziz yıldırım a alex i bana ver fener forması giyeyim der o zaman karsılaştırırız. iki takımın taraftarlarına da sorulsa arda-alex takasına ne dersin diye sanmam ki bir galatasaray lı kabul etsin.
teknik özellikleri, yaşı, dünyada kimin daha çok tanındığını hepsini geçiyorum. maaşı artmadı diye avız avız bağıran, problem çıkaran alex'le, bir zamanlar parasını alamasada paşalar gibi çıkıp takır takır oynamış olan arda. kim daha üstün çok açık değil mi?
arda'nın alex'ten -beyefendilik ve rakiplerine saygı dahil- öğreneceği çok şey vardır. alex de souza denen kutsal varlığın ise arda'dan öğreneceği hiçbir şey yoktur, olmamıştır, olmayacaktır..
duygusal(!) olmadan rahatlikla yorum yapilabilcek karsilastirmadir.
alex 1979 dogumlu, hicbir dunya kupasinda milli takima alinmamis, parma ve fenerbahce disinda hicbir avrupa tecrubesi yok. brezilya milli takiminin ikinci sinif oyuncusu diyebiliriz, cunku starlarin dunya kupasi gibi birinci sinif etkinlikler disinda yer almadiginda dublorleri olarak sahaya cikiyorlar. kupa amerika disinda turnuvalari saymayalim bosuna. onlar 3.sinif brezilyalilarin kendini pazarlamasi icin kullanilmaktadir.
gelelim avrupa basarisina parmadan kovulmus sayilir, herhangi bir basari gosteremedi. fenerbahceye kadar brezilya ligindeydi. fenerbahcedeki rahat ortami ve küçük maçların büyük oyuncusu olma disinda fenerbahcenin bir sene evvelki avrupa basarisi disinda kendini gosterdigi hicbir mac yok. ozellikle uefa maclarinda sifir idi. elestiriler halen sozluk sayfalarindadir.
arda ise henuz genc. galatasaray ve milli takim tecrubeleri bulunmakta. ayrica milli takim stari olmakla kalmayip galatasarayin da genc yildizi olarak ortaya cikmaktadir. saha icinde canla basla mucadelesi ortadadir.
henuz yurumesi gereken cok yol vardir. yalniz sunu unutmayalim galatasaray in beyni degildir arda. henuz alex gibi oyun kurucu olarak kendini gelistiremedi. sik sik tekni kdirektor degismesi kendisi icin handikaptir.
umarim yeni teknik adamla citasini yukselticek.
not. besiktasliyim. hadi eksileyin.
edit1> bir yazar altta sunlari yazmis ayar niteliginde. bilmiyorsan yorum yapmayacaksin diyerek once yorumunu asagiya kopyalayalim.
--spoiler--
sabrinin güzel gözlerine bakmaktan fırsat kalınca alex'in fenerbahçe kariyerinde avrupa kupaları ve derbi maçlarında yaptıklarını bir oku, bilgi sahibi ol ki fikir sahibi olasın değil mi? parma'dan kovulmadı hayatım, bak onu da öğrenememişsin. malesani ile yaşadığı sıkıntı yüzünden parma'dan ayrıldı; ki malesani 'ya ben ya alex' tadında bir adamdı bildiğin gibi, biliyosun ama dimi? sorgulamıyoruz zaten, bilmediğiniz bir halt yok ki. zaten arda aşkınızdan futbol bilginizi görebiliyoruz net bir biçimde.
--spoiler--
aslinda laf yetistirmeyi sevmem, hele de bilmedigim yazarlara lakin burda bilmeden kicindan uydurmak gibi bir deyimi kullanmak zorundayim.
alex 2004 yilinda fenerbahceye geldi. 2004-2005 ve 2006-2007 yillarinda sampiyonluk gordu. 6.sezonuna baslayacak ve bu donemde avrupada yaptiklari en iyi cikis 2007-2008 sezonundaydi. 2006-2007 sezonunda da louis van gaalin calistirdigi az alkmaara elendiler hem de maci almisken.
simdi bunlarin isiginda kiytirik ligimizde yaptiklarini bir kenara birakirsak avrupada gosterdigi performansi anlatan bir entry soyleyin. bu cikislar disinda basarisini gosterin.
parma konusuna hic deginmiyorum. gorunen koy kilavuz istemez. bahane aramayin.