5 dakika boyunca şişirmeye çalıştığın balonun 10 saniyede sönmesi gibi bişey. son altı ayda ortaya koyduğu performansla kendisini balondan başka birşeye benzetemediğim kişi.
balon değil, izlerken zevk aldığımız bir futbolcuya dönüşmüştür. eminim bir kaç yıl daha avrupa tecrübesinden sonra milli takımı sırtlayacak -ki hala bu işi yapıyor- isimdir. tek sorunu galatasaray'dan geç ayrılması. umarım büyük takımlarda izleriz.
balon değildir çok büyük futbolcu da. arda turan kendine has tekniği, gol yollarında biraz sıkıntısı, günündeyken iyi asistleri olan sadece bir futbolcudur. iyi olması için takım arkadaşlarıyla uyumlu olması şarttır.
ayrıca on numara giymenin de eskisi gibi önemi kalmadı aksine on numaraların(forma numarası olarak demiyorum hemen messi diyeceksiniz zira) eskiye göre değeri düştü bile.
Arda Turan'ın balon olduğuna inanmıyorum. Atletico madrid gibi büyük bir kulüpte 10 numaralı formayla oynamak, ilk 11'in vazgeçilmezi olmak her futbolcunun yapabileceği bir iş değildir. arda'ya balon diyeceğimize süper kupa finalinde kutlamalara Türk bayrağı ile gelip tüm dünya'ya o bayrağı en önde sallayarak gösterdiği için gurur duymamız gerekir.
Not: Fenerbahçeliyim.
atletico madrid'de 10 numara giyen bir futbolcunun balon olduğunu idda eden insanların, ülkemizde hala futbol konuşuyor olmasının acısını bir kez daha görüyoruz sayın yazarlar.
1 uefa avrupa ligi bir de uefa süper kupa sahibi olmuştur avrupaya gittikten sonra bu balon olduğu iddia edilen adam.
finallerde asistleri vardır.
milli takımda xelçuk inan bile oynatılmaz iken bu maçtan arda'yı sorumlu tutmak ne derece denlidir düşünülmelidir.
tunay torun mu iyi yani ne yani?
Atletico madrid'de henüz ilk senesinin sonunda 10 numarayı hak etmiş balondur. bu balon normal yuvarlak balon değil sosis şeklinde olanlarından galiba. Baksana birilerine girip çıkıyor!
son hollanda maçıyla bir kez daha kesinleşen şişirilme halidir. hem menajeri ahmet bulut hem dönemin gs başkanı adnan polat hem de basınımız tarafından sürekli şişirilen otuz dakikalık küçük maç futbolcusu büyük maçlardaki başarısızlığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.
