sağlam işler çıkaran adam. fakat genelde kullandığı malzemeler elzem. kimin evinde toz sarımsak, beyaz biber tozu, balzamik sirke falan var be arda? şöyle efendi gibi üzüm sirkemizi kullan. dolapta o var yani. neyse efendim, önemli olan malzemeleri nasıl hangi sırayla pişirmekmiş ben bunu anladım kendisinde. mesela çok önemli bi günde muhallebili bi tatlı yapıcam, girdim beyefendinin sitesine bakıyorum; normalde biz muhallebiyi şöyle kocaman bi tencere içine şekeri, unu, sütü, nişastayı boca eder pişirir kapattıktan sonra içine tereyağ ya da margarin atarız. bu herkesin bildiği di mi? ama ardanın mutfağı diyor ki: o öyle diiii yiiill.. tencereye önce yağını koyup eritecen, sonra unu koyup helva gibi kavuracan, bunlar bi güzel kavrulunca en son şekerini sütünü vanilyasını koyacan.. başta bi "nasıl yani?" falan oluyorsun ama deneyince sonuç bambaşka. ulan malzemeler aynı? un, süt, şeker, bilmemne.. fark? fark teknikte. biz şok. neden şok çünkü tadı bambaşka kıvamı bambaşka. böyle damla sakızlı uzayan bi şey gibi, misafirler de sevdi. kısacası mutfakta vay anam vay neler dönmüş serhat ya havası.
Bu adamı sevmiyorum. Kendini beğenmiş biri. Kasıla kasıla konuşuyor, reklamda bile en zorlu eleştirmen deyip kendimi diye ekliyor. Birinin ona yeryüzünün en iyisi olmadığını söylemeli.
