Bize okullarda bunlardan bahsedilmez. Neden çünkü bu katliamları yapanlar Emevilerdir. Emeviler, Arap olmayan toplumları (Fars, Türk vs.) katliamlara tabi tutmuşlardır. Türklere de yaptıkları katliamlardan ikisi TALKAN ve CURCAN katliamlarıdır. Silahlarını bıraktıkları ve serbest bırakılacakları söylendiği halde 100 binden fazla Türk katledilmiş kadınları ve kızları CARiYE olarak alınmıştır. işte bu pislikleri yapan Emevilerin komutanlarından KUTEYBE BiN MÜSLÜMDÜR. Bazı islami sitelerde büyük komutan olarak anılıyor ve bu beni rahatsız ediyor. KUTEYBE büyük bir câni ve katildir.
iSLAM ADINA YAPILAN TÜRK KATLiAMLARI
Aşağıdaki bilgilerin tamamı islami kaynaklardan, Taberi ve Zekeriya Kitapçı gibi islami tarihçi ve yazarlardan alınarak düzenlenmiştir.
Türklerin kılıç zoruyla Müslümanlaştırılmaları ile ilgili 670li tarihlere dayanan bilgiler maalesef okullarda bizlere hiçbir zaman verilmemiş, verilen bilgiler ise, Türklerin Müslümanlığa geçişleri kendi istekleri ile olmuş gibi gösterilerek, 740lara kadar ki tarih atlanarak verilmiştir.
islam'ın Türklere zorla kabul ettirilmeleri ile ilgili 670lerden başlayarak 740lara kadar uzanan tarihin bize okullarda anlatılmamasının nedenlerini, bu kısa tarihi öğrenince biraz daha anlamak mümkün olabilecektir. Şimdi, bu atlanan 70 senelik tarihe bir göz atalım..
1. TARiHiN EN AŞAĞILIK SOYKIRIMLARINDAN BiRi - TALKAN KATLiAMI
Buharada olanlar diğer Türk Beyliklerinde de etkilerini gösterir.. Aynı şeylerin kendi başlarına geleceğinden korkmaktadırlar.. Sogd meliki Neyzek Tarhan şehrinin yıkıma uğramaması için Kuteybe ile anlaşmak zorunda kalır.. Bu anlaşmaya göre Tarhan haraç verecek ve tarafsız kalacaktır.. Ancak bu tarafsız kalmalar ve Türklerin birleşememeleri Arapların işlerini kolaylaştırmış ve Türk beyliklerini istedikleri gibi istila edip talan etmişlerdir.. ilk olarak saldırıya uğrayan Kibac Hatuna diğer beyliklerden yardım gelmeyince, o yardımı esirgeyenler aynı akıbete uğramışlardır.. Bu olaylarda Türklerin belli bir şekilde organize olamamaları da onların Araplar tarafından istila edilmelerini kolaylaştırmıştır.. Neyzek Tarhan daha sonra Kuteybe ile yaptığı anlaşmada hatalı olduğunu ve bu anlaşmanın kendisine hiçbir güvence getirmeyeceği gibi diğer Türk Beylerine de ihanet etmiş olacağını anlar.. Tohoristana dönerek bütün Türk Beyliklerine birer mektup yazar ve onları ortak bir direnişe girmeleri için uyarmaya çalışır.. ilk olumlu yanıt Talkan meliki Sehrekden gelir..Tarhanın planlarını öğrenen Kuteybe, buna karşılık Belh şehrinde hazırlık yaparak, baharda büyük bir ordu ile Talkan şehrine doğru yürür.. O ana kadar bir direniş hazırlığı yapamayan Talkan şehri meliki Sehrek, Kuteybenin gelişinden önce şehri terk eder.. Şehre hiç savaşmadan giren Kuteybenin adamları şehirde eli kılıç tutabilen ne kadar erkek varsa hepsini kılıçtan geçirirler.. Bu katliam o zamana kadar yapılanların en büyüğüdür.. Kuteybe bu katliamı diğer beyliklere ibret olması için yapar.. Kuteybenin askerleri öldürebildikleri kadar öldürürler, geri kalanları da, Talkan yolu üzerindeki ağaçlara asarlar.. Bu yolun 4 fersah ( 24 Km.) mesafelik bölümü Türklerin ağaçlara asılan cesetleri ile doludur.. Talkan katliamı tarihe, Arapların o güne kadar yaptıkları katliamların en büyüğü olarak geçmiştir.. Halk, Müslüman Araplarla savaşmadığı halde, Kuteybe ve askerleri sırf diğerlerine örnek olsun diye 40.000 kadar kişiyi kılıçtan geçirmiş, ağaçlara asmıştır.. bütün bunlar hep islam adına yapılmıştır..
Kuteybe, Talkan katliamından sonra Sumana girer.. erkeklerin pek çoğunu öldürterek, kadınlarını ve kızlarını cariye olarak alıkoyar.. Daha sonra Kes ve Nesefde aynı şeyleri yapar.. Erkekler öldürülür, Türk kadın ve kızları utanç verici bir şekilde Araplara cariye olurlar.. Daha sonra Faryaba yönelir ve Faryabın teslim olmasını ister.. Faryab halkı başlarına gelecekleri bildiklerinden teslim olmaya yanaşmazlar.. Erkekleri dövüşerek ölürler.. Bütün şehir yakılır.. Araplar bu şehre yakılmış şehir anlamında Muhtereka derler.. Kuteybe, Faryabdan sonra, Tarhanın çekildiği kale Bazgisi kuşatır.. 2 ay süreyle devamlı olarak buraya saldırır fakat bir sonuç elde edemez.. Bu arada kış yaklaşır..Kuteybenin kışın savaşacak gücü yoktur ancak, kale içindeki Türklerin de yiyecekleri bitmiştir.. Her iki tarafta savaşın kendileri için kaybedildiğini düşünür.. Kuteybe son olarak bir hileye baş vurur.. Tarhanın yanına Muhammed bin Selim adındaki adamını gönderir.. Muhammed ibni Selim Tarhanın teslim olması durumunda kendisine hiç bir şekilde zarar gelmeyeceği güvencesini verir.. Kalenin açlık içinde olmasından dolayı Tarhanın Kuteybenin teklifini kabul etmesinden başka yapılacak bir şeyi yoktur.. Komutanları ile görüşüp teklifi kabul ederler.. Silahlarını teslim ederek kaleden çıkarlar.. Tarhan kaleden çıkar çıkmaz yakalanır, etrafı hendek açılmış bir çadırda zincire vurulur..Kuteybe bu arada Tarhanı hemen öldürmez.. Haccaca haber göndererek ne yapacağını sorar.. Haccac Tarhan için, O bir Müslüman düşmanıdır hiç aman vermeden öldür der.. Kuteybe önce Tarhanın iki oğlunu, Tarhanın ve toplanan halkın gözü önünde öldürtür.. Arkasından 700 kadar Türk savaşçısının başlarını gene Tarhanın ve halkın gözü önünde kestirir.. Tarhanı da bizzat kendisi öldürür.. Bütün kesilen başlar Haccaca gönderilir.
Tarhanın öldürülmesinden sonra, Kuteybe, Aral Gölünün altında bulunan Harzem bölgesine yürür.. Harzemde Caygan ile Havarizat arasında taht kavgası vardır.. Kuteybe Cayganla işbirliği yapar.. Önce Havarizat ile etrafındakileri öldürtür.. Arkasından Camhud melikini yenerek 4000 civarında esir alırlar.. Ancak, daha sonra bunlar Kuteybenin emri üzerine öldürülürler..
Bu olay, Ziya Kitapçının, islam Tarihi ve Türkler adlı kitabında aynen şöyle anlatılır;
Bu harplerden birinde, et-Taberi'nin bütün tafsilatı ile anlattığına göre, bir defasında Abdurrahman b. Müslim, Kuteybe''ye, 4000 esirle gelmişti. Kuteybe, Abdurrahman'ın böyle kalabalık Türk esirleri ile geldiğini görünce hemen tahtının çıkarılmasını ve bir meydana kurulmasını istedi. Tahtının üzerine mağruru bir eda ile oturan Kuteybe, bu Türk esirlerinden bin tanesini sağına, bin tanesini soluna, bin tanesini arkasına ve bin tanesini de önüne dizilmelerini söylemiş ve sonrada Arap askerlerine dönerek yalın kılıç bu Türklerin kafalarının koparılmasını emretmiştir. Cebbar, zorba, insafsız Arap komutanının etrafının bir anda bu Türklerin kafa kol ve gövdeleri ile bir kan gölü haline geldiğinden hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır. Bu harplerde öldürülen Türklerin haddi hesabı yoktu. Nitekim bu vahşetten adeta gururlanan bir Arap şairi Kaah el-Aşkari şöyle haykırmıştır, Kazah ve Facfac önlerinde korkudan birbirlerine sarılmış zavallı Türkleri öldürdüğünüz geceleri hele bir hatırlayınız.
Herkesi kılıçtan geçirdiniz. Sadece ata dahi binmeyecek yaşta küçük çocuklar kaldı. Binenlerde o hırçın atların sırtında sanki bir yük gibiydiler.
Harzemde ayaklanan halk, Kuteybe ile işbirliği yaptığı için Cayganı öldürür..Bunun üzerine, Kuteybe bütün Harzemi yakıp yıkar, halkı kılıçtan geçirir.. Harzemli ünlü Türk bilgini, Biruni Harzemdeki uygarlığın yok edilişini şu şekilde anlatır.. Kuteybe, her çareye baş vurarak Harzemlilerin yazılı dilini bilenleri, geleneklerini koruyanlarını, bütün bilginleri öldürttü, böylece her şey karanlıklara gömüldü.. islam Harzemlilerin içinde girerken, onların tarihi hakkında bilinenleri artık öğrenme olanağı bırakmadı..Harzemi yıktıktan sonra Kuteybe, Semerkant üzerine yürür..Semerkant meliki Gurek üzerine gelen Müslümanlara karşı diğer Türk Beyliklerinden yardım ister.. Taşkent ve Ferganadan yardım gönderir, fakat gelen birlikler yolda Kuteybenin askerleri tarafından pusuya düşürülerek yok edilirler..Semerkant, kuşatılır.. Araplar mancınık ateşi ile saldırırlar.. Daha fazla dayanamayacağını anlayan Gurek, Kuteybe ile anlaşmak zorunda kalır..Bu anlaşmaya göre,
1.Semerkant Araplara her sene 2.200.000 altın ödeyecektir..
2.Bir defaya mahsus olmak üzere 30.000 Türk gencini esir olarak verecektir..
3.Şehirde Cami yapılacaktır..
4.Şehirde eli silah tutan kimse dolaşmayacaktır..
5.Tapınaklardaki tüm mücevherler Kuteybeye teslim edilecektir..
Daha sonra Kuteybe, altından yapılan tüm eserleri erittirerek alır ve Merve geri döner.. Dönerken kardeşi Abdurrahman bin Müslimi Semerkantın başına vali olarak bırakır..
Kuteybenin Merve dönüşünden sonra, Türkler kendi aralarında işgalci Müslümanlara karşı bir direniş birliği kurarlar.. Zaman zaman Ceyhun ırmağını geçerek Araplara pusu kurar ve ciddi zararlar verirler.. Haccac Kuteybeye Taşkent ve Ferganayı işgal etmesi talimatını verir.. Kuteybe Taşkente gider fakat başarılı olamaz.. Bu arada Haccac ölür. Halife Velid, Kuteybeye Türklere karşı savaşları devam ettirmesini söyler.. Kuteybe bu sefer Kasgara doğru yola çıkar.. Tam Kasgarı kuşatacakken Halife Velid ölür, yerine Süleyman ibni Abdülmelik halife olur.. Bu yeni Halife ile arası hiç iyi olmayan Kuteybe Kasgar seferini yarıda bırakarak ona karşı ayaklanır, ancak kendi komutanları tarafından 11 yakını ile birlikte 716 senesinde kafası kesilerek öldürülür.. Çünkü Kuteybenin komutanları Halifeye karşı gelmek istememişlerdir..
TABERi ANLATIMLARI
Aşağıdaki pasajlar doğrudan Taberinin anlatımından alınmıştır.
Tarih-i Taberi / Cilt 3/(Syf-343)
Her kim Türklerden baş getirirse yüz dirhem vereceğim. imdi müslümanlar bir bir Türklerin başını kesip getirip 100 dirhemi aldılar. Ve Türkleri dağıtıp hesapsız kırdılar ve mübalağa ile mal ve ganimet alıp yine dönüp Merve geldiler.
Yaz gelince Kuteybe Horasan şehirlerine nameler gönderip asker topladı. Sonra göçüp Talkana vardı. Şehrek ki Talkan meliki idi. Neyzekle müttefik idi. Kuteybenin geldiğini işitince kaçtı. Kuteybe Talkana girdiği vakit hükmetti ki ahalisini kılıçtan geçireler. Ne kadar kırabilirlerse kıralar. Bunun üzerine Kuteybenin askeri orada hesapsız adam öldürdü.
Rivayet ederler ki 4 fersek yol iki taraftan muttasıl ceviz ağacı dallarına adamlar asılmış idi. Oradan göçtü. Mervalarüde kondu. Oradaki melik kaçtı. Kuteybe onun da iki oğlunu tuttukta kalan şehrin beyleri itaat edip istikbale geldiler.(Syf-344)
Kuteybe dedi: - Vallahi eğer benim ömrümden üç söz söyleyecek kadar zaman kalmış olsa bunu derim ki (Uktülühü uktülühü uktülühü). ( Hepsini öldürün, hepsini öldürün, hepsini öldürün )
Bunun üzerine Neyzeki ve iki kardeşi oğulları ki biri Sol ve biri Osmandır. Ve yine o kendisi ile mahsur olanların hepsini öldürdüler. Hepsi 700 adam idi. Buyurdu başlarını kesip Haccaca gönderdiler.(Syf-347)
Kuteybe deve palanı demek olur.(Syf-351)
.......
BU 70 YIL SÜREN TÜRK-ARAP SAVAŞLARININ EN ÖNEMLi NOKTALARI VE SONUÇLARI;
1- 100.000'in üstünde Türk katledilmiştir.
2- 50.000'in üstünde Türk genci köle ve cariye yapılmıştır.
3- Şehirler yağmalanmış, ganimet diye halkın her şeyi talan edilmiştir.
4- Tüm zenginlikler, tarihi eserler yok edilmiş, yakılmış, yıkılmıştır.
5- Dünyanın en büyük katliamlarından biri olan "Talkan Katliamında" 40.000 Türkün kesilerek 24 km yol boyunca ağaçlarda sallandırılmıştır. (Tarihte örneği çok azdır.)
6- Aynı şekilde "Curcan Katliamında da esir alınan 40.000 Türk'ün nehir kenarında kafaları kesilmiş, nehrin suyu kıpkızıl olmuş, cesetler yine ağaçlarda sallandırılmıştır.
7- "Teslim olursanız canınız bağışlanacak" sözü hiç bir zaman yerine getirilmemiş , "ŞERiAT SÖZ TANIMAZ" denilerek kadın-erkek kılıçtan geçirilmiştir.
8- Araplar tarihte yaşadıkları bu en büyük yağma ve talandan çok büyük servet elde etmişlerdir.
9- Türkler böyle bir vahşet ve mezalimi Çinlilerden dahi görmemişlerdir.
10-BU TARiHi GERÇEKLER "iSLAM ETKiLENMESiN" DÜŞÜNCESiYLE GiZLENMEKTE, BAHSEDiLMEMEKTEDiR.
TARiHi GERÇEKLERi HALKINA ANLATMAMAK BiR iHANETTiR.
Kardeslerimiz diye günümüzde dahi kıçları yalanan bu rezil arap milleti ki tarih boyunca bizi sırtımızdan vurmuslardır (son örneği Kıbrıs olayında bizi BM de desteklemedikleri).
Not: Bir Dostumdan geldi, bu bilgileri veren yazı ben de, aynen sundum.Bilmeyenlerin Bilgisine ..
Sayın Başbakanımız da, TÜRKÜM diyemiyor .neden acaba ?...!
yakın tarihte ingilizlerle bir olup bizi kahpece sırtımızdan vurmaları sayılabilir. böyle kahpe bir millete bizim bugün yaptığımıza bakın. emin olun yarın başımıza gelse bunlar türk kardeşlerimizden başka kimseye sığınamayacağız.
70 sene süren Türk-Arap savaşlarının en ehemmiyetli noktaları ve sonuçları:
1-) 100.000’in üstünde Türk katledildi.
2-) 50.000’in üstünde Türk genci köle ve cariye yapıldı.
3-) Şehirler yağmalandı, ganimet diye halkın her şeyi talan edildi.
4-) Tüm zenginlikler, tarihi yapıtlar yokedildi, yakıldı, yıkıldı.
5-) Dünya'nın en büyük katliamlarından biri olan, “Talkan Katliamında” 40.000 Türk başları kesilerek, 24 kilometre yol boyunca ağaçlarda sallandırıldı, (Tarihte örneği çok azdır.)
6-)Aynı şekilde, “Curcan Katliamında" da esir alınan 40.000 Türk’ün nehir kenarında kafaları kesildi, nehrin suyu kıpkızıl oldu, cesetler yine ağaçlarda sallandırıldı.
7-) “Teslim olursanız, canınız bağışlanacak” sözü, hiçbir zaman yerine getirilmedi. “Şeriat, söz tanımaz!” denilerek, kadın-erkek kılıçtan geçirildi.
8- ) Araplar, tarihte yaşadıkları bu en büyük yağma ve talandan, çok büyük bir servet ele geçirdiler.
9-) Türkler, böyle bir vahşet ve mezalimi Çinlilerden bile görmedi
10-) Türkler, bu katliamların ardından asimile edilip araplaştırıldı ve bu tarihi gerçekler, “islâm etkilenmesin” düşüncesiyle, her zaman gizlendi...
Kaynak:Tarih-i Taberi/Cilt 3.
Talkan ve Emeviler ilknur Altıntaş.
Türklerin islamı Kabulü
Osman Karatay
Diyanet bile taberiyi hakiki hadis rivayetçisi olarak görüyor.
talkan ve curcan olayları ve türklerin kayıp 70 yılından söz edilmektedir. araplara düşman olmayalım, müslümanlar arasında kavga çıkmasın diye tarihten silinen bir geçmiş söz konusudur.