bugünlerde gerçekleşen arap devrimlerini finanse edenler de yine kapitalist yahudi bankerlerdir. durup dururken bu arapların içine che guevera mı kaçtı, noldu da hepsi teker teker devrimci kesildi? diye sorarlar adama.
Bakın Google'a "kefaya" yazın. Kefaya "yeter" demektir, ve ABD'nin oyunu olan, son yılların popüler bir internet sitesidir. Şu adreste ikâmet eder: http://www.harakamasria.org/
2007'de, ABD'nin elemanları tarafından kuruldu bu site. Mısır devriminin ilk kıvılcımları bu internet sitesinde oluştu, halk burada bilinçlendi. Bunu biliyor muydunuz? Bir internet sitesi nelere kadirmiş, yaa. Bu kefaya zımbırtısı sadece bir örnekti, tek bu değil tabi.
Abd'nin, Ab'nin ve israil'in isteği dışında gelişen hareketlerdir. ABD'de uyanıklık yapıp kendisi dışında gelişen bu hareketleri kendi lehine çevirme çabasındadır. Bu ayaklanmalar kitleseldir dolayısıyla ayaklanmaların kaynağı ülkeleri yöneten diktatörlerin zalimane tavır ve uygulamalarıdır. Bu hareketler elbette türkiye'nin yararınadır ve desteklenmelidir.
arap ülkelerindeki olanların devrim mi değil mi diye tartışılması gerekir. zira her devirim devrim değildir. hükümet düşmüş ve bu halkın öfkesi sonrasında veya sırasında olmuş olabilir, ince nokta sebebinin halk hareketi olup olmamasıdır.
bana öyle geliyor ki bu (isyanlar diyemeyeceğim) yaşanan olaylar abd'nin dış politikasından ibaret. (bkz: böl ve yönet)
işin içine bop girince de türkiye devreye girmiş oluyor (konu olarak).
şimdi bak. (aneeee erbakan hoca gibi konusur oldum. yemin parti tutmam) bak. dışışleri bakanı şu an tunus ta imiş. dikkatimi çekti. ülkem bu ülkelerde doğan boşlukları acilen doldurmaya çalışıyor. ayakta alkışlıyorum.
ha bak. bir de şu var. isyan başlamadan önce illa bir türk yetkili o ülkeye gidiyor. dışişleri hakkaten çalışıyor.
ılımlı islam yönetimi aracılığıyla Abd'nin kukla hükümetlerle oralara hakim olabilme umudu taşıdığı isyanlar ki bu durumun yanında birkaç şirketin zarar görmesi küçük bir şey.
yine de kesin konuşulmamalı, zaman gösterir.
soroz veya daha büyük sermayeyi temsil eden ülkelerin bu işten zarar görecek en büyük kitle olması bu olayın arkasında olmadıklarının bir göstergesidir, çünkü şu ana kadar oraların hem petrollerini hemde diğer kaynaklarını işleyen satan pazarlayanlar bunlardı. neden kendilerine zarar versinlerki ?
bu olaylar tam bir pastadan pay alamama ve fazla ezilmenin sonucunda ortaya çıkmıştır.
gene de bir açık kapı bırakalım. gelecek iktidarlar ve bu iktidarlardan kimlerin memnun olacağına bakalım. o zaman ak göz, kara göz belli olur.
ya kavram kargaşası ya da söylenen eylem (devrim) tarifini bilmiyoruz. arap-devrim-demokrasi. zaten bu üç terimi aynı cümle içinde kullanmak bile absürt.
arapların, millet olma-toplum bilinci-birey kültürü yok tur. yapılan isyan hareketleri devrim olarak adlandırılamaz. bunun yansıması olarak, alt yapısında ideolojik-rejim olan bir oluşum-idari sistem kuramazlar.
Amerika'nın tavırlarından da anlaşılacağı gibi(desteklemektedir) isyanlarda sorosçuların parmakları var ve türkiye modeliyle o bölgelerde de ılımlı islamı önümüzdeki günlerde yaygınlaştıracaklar.
