içerisine benim de dahil olduğum *yanlış yapan türk insanıdır. çünkü ezberden okuduğumuz duaların, surelerin anlamını bilmeden okumanın, ibadeti zayıflatacağı *hatta hükümsüzleştireceği kanaatindeyim. niye dersen sözlük, duada* makul olan kalben olandır. ezberden söyleyerek kalben ibadet yapılamaz. o vakit dil söyler, kalp değil.
arapça'nın başka bir dile %100 doğru bir şekilde geçirilemeyeceğini bilen ve hristiyanlık gibi her damlasında yavas yavas bozulmasına izin vermeyen insan hareketidir. doğrudur. ne olduğunu çok anlamak istiyorsa mealini okur. zira amerikan insanı da kilisede incil'i latince okur. kim amerikada incili latince okur? mehmet okur.
kur'an ın arapça olmasında elbet bir hikmet vardır. ancak insan istediği dilde Yaratıcıya ulaşabilir, duanın dili olmaz, arapça olsun olmasın insanların tüm dilekleri dua hükmündedir.
güzel milletimin saracak bir şey bulamayıp tespit sıçmasının meyvesidir,aldık kabul ettik. insanların mırıl mırıl ağızlarından çıkan kelimelerde bile bir hinlik aranır olmuş, yazık.
kur an nın ne olduğunu bilmeyenlerin söylevidir.
oysa ki arapça olarak bir ifade tercümesi hele kuran da bin dilde bin manaya gelir .bu nedenledir ki kuran anlamak için anadilinde anlamak için tefsir ve hadisler mealler devreye girer ictahtlar ve daha fazlası ile din ifade bulur islamda .
ve ayrıca yabancı bir dilde eğitimi alabilmek için zaten kendi dilini çok iyi bilmek gerekir.
şimdi kuran-ı kerimin dili arapça değildir. arapça diyen bu iş bilmiyor demektir. arapçanın başka bir lehçesidir. bu lehçede arapça gibi olsada kelimelerin anlamları farklıdır. bilen bilir uzun uzun anlatmaya gerek yoktur. bu nedenle anlamak için yada kuran-ı kerimi okumak için bu dili öğrenmek gerekir arapçayı değil. ancak yurdumda bu büyük yanılgıyla arapça okunur. aslında hatalıdır. arapçanın 40 küşür lehçesi olduğu varsayılırsa ve her lehçe kendi içinde arapçadan uzaklaşıyorsa buna arapça demek yanlıştır. doğrusu nedir dersiniz duaları yada ayetleri hem kuranca hemde türkçe bilmek gerekir.