Ebu cehil de arap. Fakat onu sevmeyiz. Müslümanlar arap milliyetçiliği degil, ümmetcilik yapıyor. Bu ümmetciliğe "arap milliyetçiliği" demek aşırı absürt. Araplarin hepsi Müslüman değil ki. 10 milyon Arap hristiyan var
Turk milliyetciligi, islamcılık ve ümmet ile turklugun yok edilmesine tepki olarak çıkmıştır. Bunu hangi akılla islamciligin parçası sayarsın? Seyhulislamlari bile beni turk milletinden yapmayın diye milliyetçiliğe tepki gösterdi. Zamanında turk desen estağfurullah diyecek tipler, şimdi biz turk milliyetcisiyiz diye geziyor.
"TÜRK MiLLiYETÇiSi OLMADAN MÜSLÜMANLIK TASLAYAN KÜFÜRLE UZLAŞMAYA HAZIR DEMEKTiR?"
"Çünkü Türk Milliyetçileri kâfirlerle masaya ancak kendi mevcudiyetlerinin inkâr edilmemesi şartıyla otururlar ve oturdular. Lozan Antlaşması imzalandığında Amerika Birleşik Devletleri’nin Almanya seferi dedi ki ‘isa bir daha çarmıha gerildi ve Amerikan Bayrağı çamurda sürüklendi.’ Lozan Antlaşması muazzam bir şey mi? Hayır. Muazzam değil ama Türk Milliyetçiliğinin en azından mevcudiyetini muhafazada kararlı olduğunu göstermiştir.”
"Biz -sair milliyetçilikleri karşı- “Türk Milliyetçiliği” derken, kanlı canlı Müslüman’dan bahsetmiş oluyoruz. Milliyetçiliğin dünyadaki serencamı hassaten konuşulması gereken bir şeydir. Yani mesela “Polonya milliyetçisi ile Alman milliyetçisi” aynı şey değildir. “Amerikan milliyetçisi” ile “Çin milliyetçisi” aynı şey değildir. Bunları bilhassa anlamamız lazım. Yani küfür âleminde de milliyetçilikten ne kastedildiğini yerli yerince anlamamız lazım. Ama bugün Türkiye’de bizi ilgilendiren şey, şu anda bütün insanlığı zulüm altında inleten bir “iktidar odağı”, bir “hükümranlık sistemi” yürürlükte ise, bunu tesirsiz bırakabilecek, bunun gücünün yetmediği yeri gösterebilecek bir hazırlığın devreye sokulması lazım. Bu da tabii ki bizim yapabileceğimiz bir şeydir. Bugün bunu dünyada Türklerden başka kim yapabilir? Kimse yapamaz.”
(ismet özel - Mayıs 2014, Emet)
her ferdin kendi milletinin milliyetçiliğini gütme hakkı vardır ve bu olağandır. lakin milliyetçilik gibi bir kelimeyi kullandığınız zaman bu kelimenin hem felsefi hem ideolojik hem de sosyolojik tanımını yapmanız gerekir. bir birine neredeyse taban tabana zıt milliyetçilik kabul ve tanımları da vardır çünkü. benim anladığım ve kabul ettiğim milliyetçiliğe göre herkesin kendi milliyetçiliğini yapma zorunluluğu bile vardır ve bu medeniyeti yükseltir. çünkü benim kabul ettiğim milliyetçilik, kişinin kendi milletini üstün görmesi ve diğerlerini aşağı görmesi olmayıp mensubu olduğu milleti her alanda bir adım ileri götürmek için çalışmaktır.
"istiklâle ilave olmak, devr-i daim ettirmek" gibi bir meseleleri hiç bir zaman olmamıştır? ömürleri "gâvurun bokunda boncuk aramak" ile geçiyor?
Çünkü istiklâl Arapça değil Türkçe bir kelimedir. Yani Türkler istiklâl kelimesini telâffuz etmeden önce hiçbir Arap bu kelimeyi telâffuz etmiş değildir. Biz Türkler istiklâl kelimesini bir Arap’tan öğrenmedik. istiklâl kelimesini biz Türkler kendimiz ortaya, su yüzüne, gün ışığına çıkardık. istiklâle bağlanmak biz Türklerin derdi ve meselesi ola-geldi!.
En saçma milliyetçiliktir. O kadar azgınlarmış ki alemlerin en yüce peygamberi (sav) bunlara gönderilmiş. Yine de adam olamamışlar. Utanç resmen. Ama islamiyet kılıflı arpa milliyetçiliğini çok iyi pazarlamışlar yalan yok.
Petro dolar şelalelerinden sonra yerini arap emperyalizmine bırakmıştır. Dünkü efendileri türkleri farsları pakileri parayla hizmetkâr yapmış. Ülkelerinde ki en güzel topraklara, bankalara hatta ve hatta ulusal iletişim ağına parayla el koymuşlardır. Biz ise sadece küfür edebiliyoruz. Yakında ona da yaptırım getirirler.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/2360599/+
Bütün kuzey Afrika, mısır, yemen, ırak, suriye, lubnanın araplasmasina yol açmış. Milyonlarca turk, iranli, pakistanliya da arap dilinin cennet dili olduğu ve kutsal olduğunu soyletmistir. Bu insanlar, kendi atalarına cahiliye der ve çöl araplarının gelmiş geçmiş en ahlaklı toplum olduğunu söyler, hatta bütün evren bile onlar için yaratılmış derler.
Mekke de ilk - Orta - Lise okullara "Sahabe ve ensarın" isimleri verilirken, hatta (çalıştığım dükkanın yanında bir ilkokula) -hz. Hüseynin kesik başı elinde- "Bedr'in intikamını aldık?" deyu böğüren yezit bin muaviye zaliminin ismini verdikleri halde, (başta M. Ali Murtaza olmak üzre) hiç bir ehli beyt mensubunun ismini ağızlarına almamışlardır!.
arap Milliyetçilıği genelde dar kabile taassubu, kralcılık ve saltanatçılık olarak tezahür eder. -Münevver- Abdurrahman Kevakibi gibiler bir girişim de bulunmuştur lakin "ene bedeviyye, lâ saudiyyye (ben bedeviyim, suudlu değilim?)" deyu tempo tutan -bahtsız bedevi- güruhu aşamamıştır? araplar -Türkün anladığı manada- millet olamamışlardır ki, milliyetçi olalar?
kâffesine "amerkalı" deyip geçmek abartı olmaz kanaatindeyiz!.
bu milliyetçilik Lawrence' in eseri değildir.Tarihi muhammed sonrası Emevîlere kadar uzanan bir akım olup meyvelerini birinci dünya savaşında vermiştir.Lawrence ise sadece işaret parmağı ile tuşa basarak gereken patlamayı sağlamıştır.
Batı tarafından tamamen tasfiye edilmiş sosyolojik olarak da yerini islamcılik almıştır. Arabistanlı lawrence filminde çok güzel bir replik var " endülüsün ışıklı bahçelerini düşlüyorum"
O bahçeleri sana mesela osmanlıya karşı düşlettirirler ama kendilerine dönersen işte saddam, işte kaddafi olursun. Bugün filistin davası islamcı hamas yerine milliyetçilerce yönetilseydi çok farkli olurdu.