Cahildir. Ben de öyleyim. Ama benim biraz farkım var, ben de benim gibiler gibi hurafelere diğer cahiller gibi inanmam.
Sadece hadislere göre yaşamam. Zira musluman dediğin kurana göre yaşar. Kurana göre yaşamak için de ya arapça bilmeli yada mealini okumalı.
Lakin arapça kuran okumak da onun tercihidir. Onu bundan vazgeçirmeye çalışmak chpliye içkiyi bıraktırmaktan farklı değildir.
Gönül isterdiki arapça okuyup anlayalım. Lakin harf inkılabı yüzünden bu imkansız hale gelmiştir. Arapça dan anlayarak okumak için meşakkatli bir arapça eğitim inden geçmek gerekiyor. Buda her insan için imkansız dir.
Birileri bizi kur an dan uzaklaştırmaya çalışmış olsada biz hem arapcasını, hem meal ve tefsirini okumaya, anlamaya devam edelim.
" Allah nurunu tamamlayacaktır kafirler ıstemesede dahi "
Kur'an ve islam'la alakası olmayan kimi insanların kendilerince müslümanları aşağılama çabası olan cümledir.
Kur'an-ı Kerim'i arapça okuyorsam veya dinliyorsam manevi hissediş içindir. ardından mealini okuyorsam anlamak içindir. tefsir gibi ilim dallarına inip araştırmaları okuyorsam kur'an'ın muhteviyatına hakim olmak içindir. ama eğer yusuf suresi 2. ayete muhatap olarak kabul ediyorsam kendimi ''Akıl edesiniz diye, Biz onu Arapça bir Kur'ân olarak indirdik.'' arapça öğrenirim. ki şu anda yaptığım eylemlerden biridir.
Arapça bilmediği halde Kuran'ı Arapça ve tecvitli okuyabilen kişidir. Arapça bilmemesi okuduğu Kuran'ın Turkçe mealini bilmediğini göstermez. Yani kişi ne okuduğunu aslında bilir. Hani bazı şiirler vardır. Başka dile çevrilince de güzeldir. içeriğini bilirsiniz ama anadilde yeri bir ayrıdır. Arapça okunmasının nedeni de budur. En azından benim için.
diyelim ki benim bir ödevim var, hoca şu romanın özetini yarın istiyorum dedi.. peki hocam deyip aldım romanı, kitabın sayfalarına açtığımda dikkatimi bir şey çekti. kitap, bir sayfası ingilizce bir sayfası türkçe olarak gidiyordu... ingilizce de bilmiyorum, ama ingilizce diline de bayılıyorum.. yabancı dil çünkü cazip geliyor.. neyse başladım kitaba, baştan sona kadar ingilizce olarak okudum ve bitirdim.. ertesi gün hoca kitabın özetini istedi.. hocam ben kitabı ingilizce okudum dediniz... hoca da ingilizce biliyor.. peki dedi ingilizce anlat.. şey hocam ingilizce bilmediğim için roman da ne yazıyordu hiçbir fikrim yok.. hoca: madem ingilizce bilmiyorsun neden türkçe okumadın?
şey hocamm..
baştan aşağı saçmalıktır anlamadığınız dilden bir şey okumak... dogmatik kafa yapısı bunu anlamak istemiyor...
Misal hiç dilini bilmediğiniz bir ülkeye gittiniz, oranın tarihi ve doğal güzelliklerini anlamanız için bir rehbere ihtiyacınız vardır. Size yine kendi dillerinde yazılmış bir rehber verdiler, ondan bir şey anlamak mümkün müdür? Tabi ki hayır.
Hz. muhammed (sav) insanlara bir önder, kur'an da bir rehber olarak gönderilmiştir. Önderimiz başımızda olmadığına göre, rehberimize uyacağız, rehbere uyabilmek için de, onu anlamamız gerekir.
sadece kuran okumanın anlamaktan ibaret olmadığını, dinlenildiğinde ve okunduğunda huzur verdiğinin bilincinde olan insandır. bunun saçma olduğunu savunanlar savundukları şeyi yerine getirselerdi eror vermezlerdi diye düşünüyorum. kuranın türkçesini okuyan bu tek akıllı benim modundaki insanlar; muhtemelen sünnetlere itibar edilmesinin farz olduğunu okumuş olmalıdır. ne de olsa tek akıllı o. kuranı hem arapça hem de anladığın dilde okumak sünnet, duyduğunda dinlemek farzdır. şimdi bu anlamadığı halde okuyan, dinleyen ve çok ilginç ama ağlayan bu teyzeler acaba bunu biliyo olmasın diye düşünüyo insan.
türkçe okunması da son derece önemli ve gereklidir. ama arapça okunuştaki kelimelerin uyumu ve ahenk insanın kulağına hoş gelebilir. anlamadığın halde yabancı bi şarkının kulağa hoş gelmesi, hatta ağlatması gibi bişe bi bakıma. o zaman yabancı şarkı dinleyenlerde embesil falan oluyo. evet evet kesinlikle öyle.