ara sıra benimde yaptığım eylemdir.insan bazen konuşarak anlatamak konusunda çaresiz kalabilir ve bir sms 3 kelimeyle çok daha rahat ifade edebilir kendini.bunun özgüvenle otla bokla pek alakası yoktur.
söylenecek pek çok şey varken, düşüncelerini zipleyip gönderen insandır. haliyle sürekli yanlış anlaşılmalar, hayali hisler oluşur.
örneğin: "aşkııııımmmmm, napıyon swh" gibi bir mesaj, karşı tarafın seni çok özlediğini, seni çok sevdiğini anlatır. ancak bunun ardından telefonla aradığınızda karşınızdakinin gayet normal konuştuğunu, hiç de histeri krizine girmediğini, sizi o kadar da çok özlemediğini görürsünüz.
"kısa mesajlar", gençlerin kendilerini tüm gün oyalamaları ve duygusal anlamda kendinlerini tatmin etmeleri için icad edilmişlerdir. fazlası değil. gidip adam gibi bir faturalı hat alın lan!!
ezik insandır. medeni cesaretinden şüphe ettiğim o koskocaman güruhun bir parçasıdır en nihayetinde. ses tonuma hakim olamam veya diyalog esnasında konu tıkanırsa ne yaparım paranoyasının hakim olduğu -insan mı diyeyim, ne diyeyim bilmem- varlıktır. bu fukaralar bırak karşı cinsle konuşmayı, hemcinsiyle bile muhabbet etmeye muktedir olamayan asosyal sıfatını layığıyla taşıyan pespayelerdir.hayatta ayakları üzerinde durmayı becerememiş, hep birşeyleren çekinmiş, ''yanlış yaparsam rezil olurum'' düşüncesiyle kendini yiyip bitirmiş sorunlu kişiliklerdir aslında. basit bir problem değil anlayacağınız ve benim anlatabileceğim en azından. lakin hayatın basit bir işlem olduğunu anlayabilmiş insanın böyle çekinceleri olmaz.
he tabi biraz abartılı eleştirsem de bir mesajla işini halledebileceğini düşünüp, uzun diyaloglar kurmanın yaratacağı kontör israfını veya faturanın kabarması ihtimalini gözönünde bulunduran insanlar da vardır. bunları tenzih ederek sosyolojik bir tahlilde bulunmak istedim. yoksa bu eylemi gerçekleştiren herkes için geçerli değil bu hissiyatlar, aşağılamalar, yerden yere vurup bin pişman etmeler.
eğer ilişkiye yeni başlamak üzereyseniz en keyifli dakikalardır o mesajlaşma anları. o yüzden de aramak yerine mesaj atmak tercih edilir yada telefon yeni kapanmış bile olsa mesaj atmaya devam edilip o gece hiç bitmesin istenir.
belki de eskiden mektupların insanlara yaşattığı duyguyu cep mesajının yaşattığını düşünen insandır. sevdiği birinden gelen mesajı tekrar tekrar açıp okur.
karsi taraftan olmadik seyler duyma riskini goz onunde bulunduran ve bunlara dusunerek cevap vermek isteyen kisidir. her seye ragmen tasvip edilmez. zira mesajlasmak cok da gercekci gelmez insanogluna.
turkcell hat ashibi olup, gnctrkcll üyesi olup ve kampuscell tarifesine tabi olup, 50 kontör karşılığında 5000 mesaj sahibi olan kişidir. bu da 1 kontöre 100 kısa mesaj demektir...
öğrencidir. her şekilde aramaya daha fazla kontör gider. çünkü aramada "merhaba canım, nasılsın, hee ben de iyiyim" gibi bir dizi cümle kurulur nezaketen... mesaj ise kısa ve nettir üstelik bir iki kontör gider ya da beleş hakkın vardır o bile gitmez.
aveada 100 kontor yüklediğinizde 100 adet beleş mesaj hakkı vermesinden kaynaklanan bir durum da olabilir,bazı sevgililer telefonda söyleyemedikleri şeyleri mesajla anlatırlar gayet doğal bir durumdur,caizdir.