Mekkenin 20 km. doğusunda, 70 m. yüksekliğinde bir tepedir. Koyu yeşil renkli, volkanik bir taş yığınından oluşmuştur. Dağa Cebel il-Rahma (Rahmet Dağı) adı verildiği gibi, «Araf» da denir. Söylentiye göre, Cennetten kovulan Adem le Havva, yıllarca süren ayrılıktan sonra burada buluşmuşlardır. Gene başka bir söylentiye göre, ibrahim Peygamber burada Cebrail ile görüşmüştür. Evren yaratıldığı zaman da, bütün dağlar içinde ilk önce bu dağ Tanrıya iman etmiştir. Hacca giden Müslümanlar, Kurban Bayramından bir gün önce, öğle vaktinden ertesi gün şafak sökene kadar Arafat Dağında kalırlar. Hacı olmak isteyen biri, bu koşulu yerine getirmek zorundadır. Arafat Dağı bu yüzden büyük önem ve ün kazanmıştır. Bu durmaya «Vakfe» adı verilir. Kurban Bay ramından bir gün önceki güne »Arife» den¬mesi de dağın adından ötürüdür. Bütün bay¬ramlardan, sayılı günlerden bir gün öncesine arife denmesi geleneği de buradan gelir.
306
Arafatın doğu yamacı üzerinde, kayaya oyulmuş geniş basamaklar vardır. Buradan dağın doruğuna çıkılır. Önceleri, dorukta «Kubbe» adını taşıyan bir makam varmış. Bu makamı yakın zamanlarda Vehabiler yakıp yıkmışlardır. Doruğa çıkan basamakların altmışıncısında, ovaya hâkim bir düzlüğe varılır. Buraya Arafat Mescidi denir. Mu hammed Peygamber, son haccı sırasında, Müslümanlığın temellerini anlatan ünlü hut¬besini buradan okumuştur. Burası şimdi de Kurban Bayramının arife gününde hutbe okunan minber hizmetini görmektedir. Os¬manlı imparatorluğu zamanında bu hutbeyi Mekke kadıları okurlardı. Arafat Dağının güneyinde, üzerinde tek- tük bodur mimoza çalılarının bulunduğu kumluk, çorak Arafat ovası vardır. Kurban Bayramının arifesinde, büyük bir can¬lılık kazanır. Arife gününden bir gün önce, sabah namazı kılındıktan sonra, Mekkeden çıkılarak Minaya gelinir. Ertesi arife gününün sabahına kadar Minada kalınır; namazlar kılınıp dualar edilir. A rife günü, sabah namazından sonra buradan yola çıkılarak, Arafat Dağına gidilir (Kimi hacılar da arifeden bir gün önce Arafata gelerek, çadır kurar, geceyi dualar okuyarak burada geçirirler). Öğle vakti, öğle ile ikindi namazları bir arada kılındıktan sonra, dağın çevresinde vakfeye durulur. Arafat Dağındaki minbere çıkan imam, hac- cın anlamını belirten bir hutbe verir. Gerek Arafatta, gerekse daha sonra gidilecek Muzdalifede yapılması gereken dinî töreni, şeytanın taşlanmasını, kurban kesilmesini alatıp açıklar.