arada kalmak

entry35 galeri6
    1.
  1. iki arada bir derede kalmak durumunu yaşamak, hangi yöne geçeceğini bilememek, "alta tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" hesabı ne yapacağını bilememek.
    0 ...
  2. 2.
  3. bir türlü karar verememe durumudur. emin olamamak sonucu ortaya çıkması muhtemeldir.
    1 ...
  4. 3.
  5. iki arkadaşın birbiriyle iyi geçinmiyorsa ikisini idare etmek zorunda kalmanı ifade eder ama bu şekilde sonlanmaz ve en kötüsü sen idare ettiğini sanarken çoktaannn birinin sana cephe almasıyla sonuçlanır. ayrıca sen süzme bir salak olarak bunu sonradan farkedersin.arkadaşlarının arasında, belki ailenle arkadaşlarının arasında, belki sözlük uuserlarıyla aranda, sevgilinle arkadaşının arasında vs vs vs... seçim yapmak! peki bu neden gereklidir? bunu yapmak zorunda mıyım? peki neden? diye sorularla kafanı sürekli kurcalarsındır. (bkz: iki arada bir derede kalmak)
    seçim yapmamayı seçersin, ama her seçimsizlik bir seçimmiş bunu anlarsın.
    arada kalmamak ise hayatın boyunca imkansız bir şeydir. yüz kere karşılaştım diyenler bile * yine aynı şey olursa ne yaparlar bilinmezdir. sadece karşı tarafa '' umarım böyle bir şey senin başına gelmez '' der.
    1 ...
  6. 4.
  7. susam sokağı'nda "arada kaldım,tam arada,biri sağdan iter ho-hah-hah-hah-ha,biri soldan iter ho-hah-hah-hah-ha" bestesiyle irdelenmiş durum.
    2 ...
  8. 5.
  9. köprüden atlamadan önce hala dünyada kalabilirmiyim diye düşünmek.
    0 ...
  10. 6.
  11. genellikle anne baba kavgalarında çocukların yaşadığı talihsiz durumdur.
    0 ...
  12. 7.
  13. 8.
  14. 9.
  15. 10.
  16. ip üstündeki cambaz gibiyim durumu ile hemen hemen aynı durumda olmaktır.

    sonuçları baş ağrısı, mutusuzluk, geleceğe dair kaygı taşımak olarak bünyede vuku bulur.
    0 ...
  17. 11.
  18. Sen ikili oynuyorsun dediler. . .

    Herkes bana aynı şeyi söylüyor ben ikili oynamıyorum lanet olsun ben sadece arada kalmışım dedi. iyiyle kötünün arasında, doğruyla yanlışın arasında, hareketle bekleyişin arasında geçirmişim ben gençliğimi. Hayatımı hep iki tarafı da en az hasarla nasıl kurtarabilirim diye düşünerek yiyip bitirmişim. Siz beni nerden anlayacaksınız ki ben size ikili oynayıp oynamadığımı izah edeyim. dedi

    Siz hiç iki tarafada kötü oldunuz mu. Ben hep oldum. Ben hep kötüydüm. yapmaya çalıştığım şey belki doğru olandı. Ama bedeli de buydu : iki tarafa da kötü olmak.

    Sizin yüzünüzden insanlar hiç kırıldı mı , sövüldü mü ve ya dövüldü mü. Ben bunların hepsine sebep oldum. En kötüsü de sonrasında kimseye bir şey diyememek evet sonrasında tek bir kelime bile edemek. . . dedi arada kalan.

    Bağırdılar. Çağırdılar. Öfekeleri dinmeyecek gibiydi. Hep masum olanın üstüne geliyorlardı. Çünkü o güçsüzdü o acizdi o anlaşılmayandı o kimsesizdi ve geri kalanlarına da sahipti. Ama kendine göre doğruları vardı ayakta kalmaya çalışıyor doğrularını haykırıyordu. Karşısındakiler çoğunluktaydı buna aldırış etmiyor kabullenmiyorlardı. Doğrularını haykırmaktan yılmıyordu. Vurdular. Bir kez daha vurdular. Öfkelerini yine çıkaramıyorlardı. Tekrar tekrar gelip kabul ettirmeye çalışıyor öyle değil böyle olacaktı diyorlardı vurdular vurdular vurdular. Arada kalmışın elinden bir şey gelmiyordu. Hiçbir şey yapamıyordu. Dengeler vardı. Masumla zalim arasında bile kalmıştı çünkü. O da kendini savunuyordu. Çünkü kendini savunma zorunluğundaydı. Onu da ezeceklerdi döveceklerdi belki ama onun söyleyecekleri sadece doğrularıydı. Ben böyle böyle yaptım siz anlamıyorsunuz diyordu arada kalmış. Ona vurmadılar hiç ama o zaten ondan beterdi.

    Dengeler. Öyle bir dengelenmiş ki. Öyle sarıp sarmalamış ki çevreyi arada kalmamak için seçim yapamadı. Bir türlü ve hiçbir zaman yapamıyacaktı. Onun kaderi buydu arada kalmışlığıyla yaşayacak gidecek ve her iki tarafı da en az hasarla nasıl kurtarabilirim diye düşünecekti.

    Nasıl diyorlar kader. işte bu da onun kaderiydi. Çünkü dengeleri o belirlememişti. Kendi kendini yemeye devam etse de o belirleyemeyecekti de hiçbir zaman.
    5 ...
  19. 12.
  20. anne ile eş arasında kalan bir kadın ya da anne ile eşi arasında kalan bir adam olmaktır da bir yerde.
    0 ...
  21. 13.
  22. iki dostun arasında kalmak, sanırım bu en zoru.
    çok samimi olduğunuz iki arkadaşınız aynı kişiye aşıklar.ve ikiside size aynı çocuktan bahsediyor ve sanırım bir tanesinin duyguları karşılıklı bu durumu öteki arkadaşınıza söyleyemiyorsunuz. kafan karıştı değilmi sözlük? ben hiç salim kafalı değilim ki bu olay yüzünden, off ne yapıcam ben ya.**
    0 ...
  23. 14.
  24. zordur. sevgili ile aile bireyleri arasında kalınması mümkün olan durumdur.
    0 ...
  25. 15.
  26. iki durumdan birini seçmek zorunda olup , seçim yapamamaktır. bir şeyi yapmak istersiniz ya da istemezsiniz. ama iki şeyi birden yapmak isterseniz ya da istemezseniz genelde arada kalırsınız.
    0 ...
  27. 16.
  28. 17.
  29. üniversitedeki ilk yılımdı sözlük...

    öncelikle şunu belirtiyim ben çift kişilikli biriyim... bir çok pisliğe bulaşan ancak bazı altyapılardan dolayı bazı vicdani sıkıntılar yaşayan biriyim...

    üniversitedeki ilk yılımdı sözlük...

    yurtta kalıyordum ben.takıldığım bir kız vardı. sevgili değildik ancak takılıyoduk. kızla başbaşa kalma fırsatları kolluyordum. eve çıktığımı söyledim. halbuki hala yurtta kalıyordum. böyle takıldığımız bir dönemde eve davet ettim oda sağolsun kırmadı gelirim dedi. ancak ben evde kalmıyordum. evde kalan arkadaşlardan birini ayarladım. evde 3 kişi kalıyorlardı. sık sık gidip geldiğim, zaman zaman benimde kaldığım yakın arkadaşlarımdı. 4 katlı 8 daireli bir binanın en üst katındaydı evleri. binada kalan tek öğrenci onlardı, mutasıp bir apartmandı. durumu izah ettim arkadaşlara. onlarda tamam dedi. arkadaşımdan biri benim odamda takılırsın dedi. o arkadaşımda muhafazakar bir insandı. namaz kılardı. ancak çapkın bir yanına vardı azda olsa.her neyse...

    ben kız arkadaşımı eve davet ettiğim günden bir gün önce arkadaşlarda kaldım. kız öğlen 14.00'de tarif ettiğim durağa gelcek ben onu oradan alacaktım. saat geldi. kız aradı bende onu duraktan almak üzere yola çıktım. evde kimse yoktu. çok heycanlıydım.

    kızla birlikte eve geliyoruz. apartmandan yukarı doğru çıkarken apartman sakinleri kapıdan kapıya laflıyorlar. onların arasından çıkarken bir endişe belirdi. hoş karşılıcaklarını düşündüğüm bir durum değildi. derken neyse biz eve girdik. arkadaşın odaya geçtik. *
    bu kızla bugün delicesine sevişecektim. şartlar çok müsaitti. verdim müziği önce, sonra ışığı loşlaştırdım. kıvama getirme çalışmalarına başladım. götüm götüm kıza yanaşmaya başladım. herşey çok iyi gidiyordu. artık kızı öpmeye başlıyorum. yüzeysel bir başlangıç. o sırada gözüme köşede duran arkadaşın namaz kıldığı seccadesi ilişti. birdenbire çektim kendimi bir tuhaf oldum. sonra bir silkindim. hadi be olum dedim kim tutar seni kız mis gibi kokuyor. sımsıcak abi durma dedim tekrar yumuldum. bu sefer o çekildi ve bana dedi ki ''bir şey ikram etmiyecekmisin bişiyler içseydik.'' tamam direyek kalkıp mutfağa gittim...

    mutfağa gittiğimde bir yandan raftan aldığım 2 tane bardağa kola doldururken bir yandanda birazdan yaşayacağım heycanlı dakikaları düşünüyordum. bakdakları aldım geçtim odaya. aman allahım kızın parfümü ne kadar güzel kokuyordu. başladı kan dolaşımım hızlanmaya. ancak yinede sakin görünmeye çalışarak kolalarımızı içmeye başladık. muhabbet gülüşmeler derken bardakları sehpaya bıraktık ve ben yeniden kıza içime sokmaya çalışırcasına sımsıkı sarılamaya ve öpmeye başladım. gözlerim kapalıydı. müthiş şeyler hissetmeye başladım. harikaydı. çok zevkliydi. allahım ne güzel koku ve ne sıcak vücuttu. neden sonra gözümü açtım. sehpanın üzerindeki bardaklara ilişti gözlerim. kıza verdiğim bardağın üzerinde kabe resmi vardı. ve ben bunu o zamana kadar hiç farketmemiştim. sonra yine bişiy oldu. bir duraksadım. ve çekildim. vicdan mı yapmaya başladım bilmiyorum. sonra kolalarımızı içmeye devam ettik.

    allahım ne kadar güzel kokuyordu. bembeyazbir teni ve yeşil gözleri vardı. boynundan aşağıya doğru çok tatlı ve hafif pempeleşen teni vardı. bu sefer dayanamadım. delicesine sevişip onunla birlikte olacaktım. son derece ihtiraslı bir şekilde sokulup öpmeye başladım. birbirimizi bitirmeye çalışır gibi delicesine öpüşüyorduk. tenlerimizin mümkün olan her yerinin birbirine deymesine çalışırmışcasına çabalıyor gibiydik. tensel temas bizi kontrolden çıkarmıştı. artık ikimizde dönüşü olmayan bir yoldaydık. ikimizde üstümüzü çıkarmış teması maksimuma ulaştırmaya çalışıyorduk. müthiş bişiydi. kontrolsüzdük.

    sonra birden bir ses....

    ezan okunuyordu. allahım içim yine bir tuhaf. bir yandan ben napıyorum derken bir yandanda zevkten çıldırmak üzereydim. tam bir duygu karmaşası. ezan bitti ben garip bir ruh halinde tam gaz yoluma yoluma devam ediyorum. o mis kokulu kızın usulca kilotunu indirirken birazdan olacak birleşmenin son noktasına ulaşmanın deli heycanı beni alev alev yapmıştı.

    fakat o da nesi kapı zili bangır bangır çalmaya başladı. yapıcak bişiy yok kalkıp kapıya bakmalıydım. ve öylede yaptım kapının deliğinden baktım. şirin mi şirin bir hanım teyze vardı. açsam mı açmasam mı derken kapıyı açmış bulundum. teyze elindeki tepsinin içerisinde 4 tane kase ''aşure ayınız mübarek olsun evladım size aşure getirdim'' dedi. teşekkür edip elini öperek aşureyi aldım. yaptıklarımın doğru olmaddığına karar verdim ve o gün kızla sevişmeyi bıraktım.

    kişiliklerimin çatışmasını doyasıya yaşadım... yapmadıklarım için sonra pişman oldum... ama o gün öyle geçti... üzerinden bayağı bir yıl geçti. bir çok deneyimde yaşadım ancak o gün neden öyle oldu çözemedim gitti. bende iz bıraktı gitti...
    0 ...
  30. 18.
  31. ne bir adım atıp koşmak istersin ne de geriye döüp koşarcasına geçmişine sarılmak. öylece kalıverirsin, tepkisizleştirilirsin ve sonunda gidersin.
    0 ...
  32. 19.
  33. bu gece en agirini yasadigim olay... anneniz bir yanda gozyaslari icinde icini ceke ceke agliyor, gitmek istiyor; diger yanda gidecek bir yer bulamiyor, deli oluyorsunuz. sizi birakip gidemedigi icin vicdaniniz yaniyor, gitse ozlemden burnunuzda tutuyor... bu gece en zor gecelerimden biri. umarim hic kimse bu kaosu yasamaz, tatmaz...
    0 ...
  34. 20.
  35. en kötü karardan bile daha kötü olan durum. iki şey arasında kalmak ve bir türlü karar verememek...
    0 ...
  36. 21.
  37. Bir gün fazlaymış seninle iki gün az.
    1 ...
  38. 22.
  39. Varsan varsındır yoksan yoksundur 2 var olup 3 yokluğa, arada kalmalara lüzum yok yani, netlik şart.
    0 ...
  40. 23.
  41. 24.
  42. 25.
© 2025 uludağ sözlük