"felsefe kavramını kabaca 'zan üzere konuşma' veya amiyane biçimiyle 'kıçından uydurma' olarak tabir edersek..." gibi talihsiz olduğu kadar akşam akşam gülme krizleri geçirtmiş cümlenin sahibi yazar. kısaca bilmem kaç yüzyıldır tüm felsefeciler boşa uğraştı, tüm dünya yanlış biliyor, bi ben biliyorum aranızda doğruyu dersin eyvallah. felsefe gibi bir alana kıçtan uydurma yorumunu yapacağına bazen haddini bilip sadece aşkım çorapların da ıslandı mı başlığı açıp popüler olmakla yetinilmeli kanımca. değil mi?
edit: zerre bilgisi olmadan genellme yapmayı işin içine katmıyorum bile.
(bkz: hani lan farklı görüşlere saygı)
sözlükte ki faşist bünyelerin dikkatini çeken-tepkisini toplayan yazar.
yaptığı tespitlerin bir kısmına katılmasam da her insanın fikrine saygı duymaktan bahsedip "tek doğru benim, herkes yanlış" fikriyatındaki yazarcıklara karşı desteklediğim yazardır. kendine özgürlükçü bünyeleri tınlamasındır, düşüncelerini ifade etmeye devam etsindir.
faşistlerimize tavsiyem; islamiyet-din gibi olgulara karşı açılan başlıklara ve başlık altlarındaki hakarete varan entrylere bakılsındır. eğer düşünce özgürlüğü var ise, düşünceyi dile getirme özgürlüğü var ise bu herkes için geçerli.
bu arkadaş da kendi fikrine inançlarına karşı yapılan saygısızlıklara bir şekilde cevap vermeye çalışıyor zannımca. doğru da yapıyor üstelik. tebrik ediyorum onu.
özgürlük adı altında kişilerin inançlarına saygısızlık etmeyi-küfür etmeyi amaç edinmiş, veyahut bu doğrultudaki insanlara karşı sessiz kalmayı seçmiş bünyeler, kendi düşüncelerine gelen en ufak eleştiride böğürmekten vazgeçsin. aksi takdirde;
(bkz: bsgçk)
Fermantasyon, bir maddenin bakteriler, mantarlar ve diğer mikroorganizmalar aracılığıyla, genellikle ısı vererek ve köpürerek kimyasal olarak çürümesi olayıdır.[1] Fermantasyon anaerobik şartlarda, yani oksidatif fosforilasyon olamadığı durumlarda, glikoliz yoluyla ATP üretimini sağlayan önemli bir biyokimyasal süreçtir. Biyokimyanın fermantasyonla ilgilenen dalı zimolojidir.
Fermantasyonda glikoz (veya başka bir bileşik) hidrojenlerini teker teker kaybederek enerji üretimini sağlar. Oksijen olmadığı için bu parçalanma sonucunda ortaya çıkan basit organik bileşikler hücrenin kullanabileceği nihai elektron alıcısı ve hidrojen alıcıları olurlar.
Fermantasyonun son adımı (pirüvatın fermantasyon ürünlerine dönüşmesi) enerji üretmese dahi, bu süreç anaerobik bir hücre için önemlidir çünkü glikozun pirüvata dönüşmesi sırasında harcanan nikotinamit adenin dinükleotit'in (NAD+) yenilenmesini sağlar; glikolizin devamı için bu gereklidir. Örneğin alkol fermantasyonunda pirüvattan oluşan asetaldehit, NADH + H+ tarafından etanola dönüşür, bu da hücreden dışarı atılır.
Glikozun fermantasyonunda genelde en sık üretilen basit bileşik pirüvat veya ondan türemiş bir veya bir kaç bileşiktir: bunlar arasında etanol, laktik asit, hidrojen, bütirik asit ve aseton sayılabilir. Şeker ve amino asitlerin fermantasyonu çeşitli canlılarda görülmekle beraber, bazı ender organizmalar alkanoik asitler, pürinler, pirimidinler ve başka bileşikler de fermente edebilir. Çeşitli fermantasyon tipleri ürettikleri ürünlere göre adlandırılırlar.
Fermantasyon terimi biyokimyada oksijen yokluğunda enerji üreten reaksiyonlar için kullanılmasına karşın, gıda sanayisinde daha genel bir anlam taşır, mikroorganizmaların oksijen varlığında yaptığı parçalama reaksiyonlarını da kapsar (sirke fermantasyonu gibi). Biyoteknolojide bu terim daha da genel kullanılır ve büyük tanklarda büyütülen mikroorganizmalara yaptırılan her türlü üretime (proteinler dahil) fermantasyon denir.
sadece bu solunum turuyle beslenen insan gorulmedi. bahsi gecen uuser haric.
çocukken topunun, sosyalist amcaların çalıştığı inşaata kaçtığını düşündüğüm yazardır.
islam ve sosyalizm tespit ve analizleri insanı derin yarılmalara götürebilir. *
#3357686 no'lu entrysi ile beni şaşırtmıştır. kendisine şu sözleri iyi anlamasını tavsiye ederim.
o bilir içinin içindekini. o bilir niyetini.
o bilir kendine sakladığını ve kendinden sakladığını.
başkalarına görünür olmak için kılma namazını.
başkalarının gözlerinden kaç.
başkalarının takdirinden uzaklaş.
niyetinin vadisine koy kalbini.
mustafa kemal atatürk gibi kendisini zalimler karşısında bu toprakların bağımsızlık mücadelesine adamış bir lidere tutarsızlık içerisnde dil uzatma cüretini kendisinde bulmuş yazardır. ancak önemli değil, çünkü mustafa kemal sizin gibilerle karşılaşacağımızı çok önceden görmüştür ve bizleri uyarmıştır.
zorla tecavüz kavramını yaratmı$ yazar.
(bkz: tecavüz)
ajdar vari söylemlerini irdelemeden geçemeyeceğim. bu adam atatürk'ün mason olabilme ihtimali üzerine konu$uyor. konu$abilir, hakkı var, atatürk'de irdelenmeli. ancak irdelediği yön o kadar yanlı$ ki, adeta sıçılmı$ bok'a 'bu lüle bok değil ki' gibi bir isyanı var.
atatürk darmadağın bir ülkeyi en azından düzlüğe çıkarabilmi$, dünya tarihinde sayılı üstünzekalı insanlardan biridir. arkasından gelenler gibi ülkeyi kimseye pe$ke$ çektirmemi$tir, ne ruslara, ne de amerikalıya. bu adam bu kadar çok $ey yapmı$ken, masondur vurun lan $eklindeki açıklamalarla ilginç durumlara dü$mektedir.
ha, atatürk'ün hataları olmadı mı? tabii ki oldu. her insan hata yapar, kli$e bir laf olarak. ancak $eriatçı bir zihinden çıkabilecek yüzeysellikteki fikirlere ve bok atmalara sahip olduğu için $eriatçı yaftasını yapı$tırmı$ bulundum sanırım, öyle değilse çok üzüldüm.
fikirlerini daha yüksek zeminlere ta$ımasını diliyor, esenlikler diliyorum.
(bkz: #3347806) tecavüzün ne olduğunu algılamakta güçlük çektiğini sandığım yeni bir yazar. tecavüz zaten cinsel ilşkiye zorlamaktır. ayrıca avrupa insan hakları mahkemesini koysun bir kenara da türk ceza kanununa baksın.
Madde 104- (1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
irade yoksa ,yada mağdurun algı sorunu varsa
Çocukların cinsel istismarı
Madde 103- (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden;
a) Onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
Anlaşılır.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
--spoiler--
Edit: tam açıklayamamışım nefret ediyorum bunu söylemekten ama zorla tecavüz olmaz.
kendine dair tek olumlu (kendisi öyle düşünüyor ki nikini öyle seçmiş) yanını nick olarak seçmiş uuser. umarım nickinde açıkladığı malvarlığı ile amacına ulaşmıştır. eğer ulaşamadı ise mesaj ışığımı yaksın demek istediğim yazardır. çünkü daha iyi taktikler verebilirm kendisine. bu devirde tek araba yetmiyor çünkü.
edit: eksi vermen yetmiyor bu kutsal amaç için, ona göre, söylemedi deme sakın. ayrıca el arabası da bir araba çeşidi sayılıyor. yeme bizi.