strese girme nedenidir. hele bir de yanınızda atarlı bir babanız varsa. bir dahaki sefere arabayı istediğinizde "bizim arabanın yedek parçaları pahalı biliyorsun" cevabını alabilirsiniz. tecrübeyle sabittir.
en zor şekli yan koltukta 30 küsür yıllık şoför olan babanız varken kullanmaktır. gözünüz kapalı gittiğiniz yollar bitmez olur. arabanın markasının ve modelinin bir önemi yok.
araba kullanmak zevkli iştir hele ki uzun yolda en güzelidir ancak belli şartlar vardır
1- keyifli bir yol arkadaşı ya da seviyorsanız yalnız olmak
2- şerit ayrılmış geniş yollar, mümkünse otoban
3- iyi bir ses sistemi (en önemlisi) ve sevdiğimiz sesler
4- güneşe karşı gidiyorsak bir güneş gözlüğü.
iyi yolculuklar, iyi dinlenmeler.
deşarj olma yollarından biridir.
bayanların araba kullanmasına bok atan eline direksiyon deymemiş ya da araba kullandığını zanneden davarlara da selam olsun.
her gün trafiğe çıkılıyorsa bir yerden sonra yeter lan dedirtir. yağmur yağarken içsel bir yolculuktan çıkar tamamen kitlenmiş trafikte iyice ızdıraba döner. başlardaki heyecan yerini, radyo trafikten neresi kitlenmiş neresi akıyor takibine bırakır.
ilk kez bu yaz babamın gazıyla gerçekleştirdiğim eylemdir. panik olmama neden olmuştur. 100 metre ilerdeki kıza çarpacağımı sanmıştım işte bu da ilk ve son deneyimim oldu.
En sol şeritte 140 ile araç sollamaya çıktığında hemen arkanda biten alamancının tacizine sessiz kalmaktır. Dur hele bitsin sollamam yol vereceğim ne hemen uzun uzun sellektör falan.
bir müddet sonra "sinyal kullanmayanları elektrikli testere ile kesme" dürtüsünü tetikleyen eylemdir. "az yakan çok kaçan", birazda konforlu aracınız varsa büyük bir tutkudur.
Hic süphesiz en zevkli dönemi ehliyetsiz zamanlarda gizlice arabayı kaçırıp kullanmaktır. arkadaş grubu organize edilir, gecenin ileryen saatleri beklenir peder yatar ve anahtar kapıldiği gibi cikilir. 5 liralık benzinler atılır yunuslara yakalanma korkusuyla gezilir. Sonra bi 5 liralik daha sonra bidaha. Peder kilometreden anlamasin diye tam 100 km yol yapılır. Cunku babalar sadece kilometrenin son iki rakamına bakar. Reşit olup ehliyet alınacak günlerin hayalleri kurulur gezinti esnasında.
Nezaman ehliyet alınır ve rahata kavuşulur ozaman araba kullanmanin zevki biter. Artik peder her istediginde veriyordur benzin parasi sıkıntisi yoktur ve o arkadaş grubunun her biri başka illere okumaya dağılmıstir.
Hey gidi duygulandim lan.
Edit: Noldu lan neyini beğenmedin? Ehliyet sinavini verememişlerin pek hosuna gitmedi bu anılar.
araba kullanmak eğer çok sık gerçekleşmiyorsa zevkli. ama benim gibi antepten adıyamana, adanadan niğdeye kadar müşterileriniz varsa çekilmez oluyor yollar. bıkıyor insan biyerden sonra, ilk başlarda macera gibi duran yolculuklar eziyet olmaya yol bitsede evime varabilsem hayallerine dönüşüyor.