apoyu türkiyeye abd teslim etmiştir. kenyada yakalayıp getirmişlerdir. hatta uçakta memlekete hoşgeldin diyen subayda aslında amerikandır. ona türkçe öğretmişlerdir ki amerikan olduğu anlaşılmasın. zaten türkiyede o kadar becerili kimse yoktur. uçağı kaldır havalimanından git teslim al türkiyeye getir, bizimkiler yapamaz o işi. hem bizim ükede uçak yokki nasıl getirsinler uçakla.
doğru ve gerçek bir düşüncedir. apo şuan kaçak olsaydı dağdan nasıl ineceği malumdur. sınırda kurardık mahkemeyi. pişman değilim derdi bırakırdık giderdi.
doğru olan ve takdir edilesi düşüncedir.
neden apo'yu bize abd'nin teslim ettiğine inanmak istemiyoruz?
evet abd teslim etti.*
koca türkiye cumhuriyeti'nin resmi ve gayriresmi faaliyetlerinin hiçbiri, hiçbir boka yaramadı. sonunda abd paketleyip, sıcak şekilde servis etti.
ve kimse "acaba apo'yu abd mi teslim etti?" diye tartışmıyor.
ilk kez burada görüyorum bunun tartışıldığını. millet "abd neden apo'yu teslim etti?" diye tartışıyor ama bazıları inatla "yok canım, bizim 3 bin beygir gücüne sahip borda berelilerimiz yakaladı apo'yu" diyor. bakın nasiplenin diye link veriyorum, eski mit müsteşarı yardımcısı cevat öneş "neden abd apo'yu teslim etti?" sorusuna cevap vermiş;
koca mit müsteşarı yardımcısı hiç "abd apo'yu teslim etmedikine, biz gittik aldık" geyiği yapmıyor. adam gayet açıkça "abd teslim etti, çünkü..." diye anlatıyor.
suriye, rusya, italya, yunanistan devletinin bilgisi dahilinde ve son olarak kenya'daki yunanistan konsolosluk binasında ikamet ederek dünyadaki birçok istihbarat servisleri tarafından adım adım takip edildiğini 5 yaşındaki velet bile artık akıl erdiriyorsa gerçek bir sanıdır. amerika istemeseydi vermezdi.
türkler gidip bizzat kendi çabasıyla, istihbaratı ile teslim almadıysa amerika ya da israil'in teslim edip etmemesinin önemsiz olduğu durumdur. ha emerika ha israil. ne farkeder ? netice olarak kendi başımıza yine bir halt becerememişiz demektir.
hangi götünü siktiğimin ülkesinin teslim etmesinden ziyade, aponun hala nefes alabiliyor oluşu, bu zannedilmeyi etkilemez.
varsın olsun şili sahilleri muhtarlığı teslim etmiş olsun. apo idam edilmediği sürece bu tür ıvır zıvırlar teferruattır. çünkü hükümetler geçicidir. bu yüzden yabancı ülkeler hükümetlerle uzun vadeli anlaşmalar yapmazlar.
bilgisizlikten, cehaletten kaynaklanan ve biraz da eziklikten dolayı türk milletinde yaygın olan düşüncedir.
olayın aslı şöyledir
beğenmediğimiz 28 şubat etkisindeki Türkiye Cumhuriyeti hükümeti uluslararası kamuoyuna tüm gücüyle baskı yaparak teröristbaşının ülkeden ülkeye kaçmasına neden olmuştur, şamdan ayrıldıktan sonra hiçbir ülkede dikiş tutturamayan öcalan son durak olarak yunanistan parlamentosundan birkaç milletvekilinin desteğiyle geçici bir süreliğine kenyaya uçmuştur, devlet başkanı edasıyla nairobi havaalanında garip tavırlar takınan öcalan FBI görevlilerinin dikkatini çekmiştir.
nairobi havaalanında abdnin yerel polislerinin yani FBI görevlilerinin bulunmasının nedeni ise 5-6 ay önce Kenya'da ABD büyükelçiliğine düzenlenen bombalı saldırıdır.bu saldırı üzerine abd kenyanın uluslararası havaalanlarını kendi denetimine almıştır.
öcalanın hal ve hareketlerinden şüphelenen FBI görevlileri gizlice fotoğrafını çekmiş ve pentagondaki karargaha yollamışlardır, gönderilen fotoğrafı islamcı terör örgütü liderleri listesinde bulamayan abdli yetkililer durumu sonradan çözmüş ve aponun kenyada olmasına bir anlam verememişlerdir.
bir kaç saat sonra türk yetkilileri arayıp evraka! evraka! diye müjdeli haberi vermişlerdir.
teröristbaşına yapılacak operasyon konusundaki tek şartları ise öcalanın kendi kontrolleri altında olan havaalanında öldürülmemesidir, bunun dışında idam etmeyin, idamı kaldırın veya yolda giderken öldürmeyin diye herhangi bir telkinde bulunmamışlardır.
konu Mit Bordo Bereliler El Ele Safari Operasyonu adlı kitapta ayrıntılarıyla anlatılmaktadır.
aha bu da satın almak isteyenler için kitapyurdu linkidir. http://www.kitapyurdu.com...tap/default.asp?id=455785
