Apoyla görüşmesinler seviyeli şekilde sevişsinler ki şehitlerimiz boşuna şehit düşmüş olmasın.
Hayır sevişemiyorlarsa Türk Milletine bıraksınlar biz hallederiz.
burda karıştırılmaması gereken bir durum var. akp pkk ile görüşüyor diye akp ye pkklı diyemeyiz. zaten akparti yetkilileri bu süreç içerisinde kan kusup kızılcık şerbeti içtik diyorlar. onlarda nevruz kutlamalarında türk bayrağı olsun isterdi. yani ak parti pkk ya ölüp bitmiyor. sevmeye sevmeye , nefret ede ede görüşüyor bu şerefsizlerle.
unutmayın... daha düne kadar hangi chp kadın milletvekili ' dağda ölenlerde şehittir '' demişti. yine chp li bir millet vekili pkk lılar tarafından kaçırılmıştıda o millet vekili çocuklar uyuyordu uyandırmaya kıyamadım demişti. lütfen bunları hatırlayın.
bdp ye , tek türk bayrağı yoktu diye kızanlar , chp ye hakkaride tek türk bayrağı yoktu diye kızan kaç atatürkçü milliyetçi vardı.
yapmayın allah aşkına. bende teröristlerden nefret ediyorum. daha öncede yazdım. bacılarını mağrada liderlere siktirecek kadar namussuz şerefsiz insanlar bunlar. dağda domuz yiyip , islam aleminin kıldığı namazla alay edecek kadar faşist ve orospu çocuklarıdır bunlar.
ama bi sabır. bence kimse merak etmesin ülke güzel günler görecek.
şu çakallığa bak... çocuklarının ölmemesi için tek çözüm apoyla anlaşmak mı? bebek katilinin isteklerini kabullenmek mi? bu işin tek çözümü bu mu? ölen çocukların kemiklerini sızlatacaksınız ama.. ölen annelerin yüreklerini tekrar dağlayacaksınız ama bu hiç önemli değil di mi?
ha şu da var o bebek katili şerefsizin istediği olmasın diye çocuklarının ölmesini dahi isteyecek, 30 yıldır pisi pisine ölen insanların onuru için ölmek isteyecek onca insan var. toprak uğrana ölmek türk insanı için namus, şeref. bununla tehdit edemezsiniz onları zaten.
ama şu an kıçı boklu bir avup ibnenin isteğini yerine getirmeyi alenileştirmek için böyle duygu sömürüsü yapmak adı konulmayacak bir olgudur.
tamam o zaman. apoyla görüşmeyelim. silahlar bırakılmasın. ölecek her türk çocuğunun kanının hesabını kim verecek? bu yaz evladı şehit olacak bir ana gelip -apoyla görüşmeyi istemeyenler nerde diye haykırsa , hangi sözlük yazarı çıkıp - ben dedim ana diyebilecek.
ya arkadaşlar neden anlamak istemiyorsunuz! bu adam yolda giderken cebinden el bombası çıkartıp karakola sallıyor. bu adam , yolda giden uzman çavuşumuzun kafasına şehrin ortasında tak diye sıkıyor. yani sadece dağdan gelen saldırılar değil. otobüsün içinde yanarak can veren serap kızımızı unuttunuz mu? işte bunların önüne geçmek neredeyse imkansız.
hükümette diyor ki, bu şerefsizlerle bi görüşelim konuşalım. yeterki mehmetler ölmesin , seraplar yanmasın.
hemen bizim millet akp ye pkk diyor. bukadar cahil nasıl düşünüyoruz yahu!..
hadi diyelim akp pkk yandaşı. şeriatçı v.s.. bütün yakıştırmaları yapalım. şunun şurasında ordu tasfiye edileli 4 - 5 yıl oldu. geri kalan 25 yılda tsk neden pkk yı bitirmedi. ki tsk hükümet üstü bir kurumdu. istediği zaman ülke yönetimini değiştiren bir güce sahipti. neden bitirmedi.
akp ile pkk yı aynı kefeye koyanlar 2012 yılında etkisiz hale getirilen 1000 den fazla teröriste ne diyecek. bu hükümet madem pkklıları koruyorsa nasıl olduda binlerce terörist öldürüldü.
evladım, türk'e vatanın mı evladın mı diye sorarsan vatanım der. çünkü vatan sevgisi imandandır. evlat sevgisi ise bir imtihandır. en sevdiklerimizden vazgeçmedikçe imanımız tam olmaz. allah kimseyi evladıyla sınamasın tabii ama söz konusu vatansa...
bu kürtçü cemaat zırvalarında hep aynı örneği veresim geliyor;
belediye başkanı altan erkekli ile müteahhit cem yılmaz tartışmaktadırlar. konu cem yılmaz'ın aldığı avansları pavyonlarda yiyip yapmadığı işler için yeniden para istemesidir. altan erkekli cem yılmaz'a epey bir çıkışır sonunda cem yılmaz
- "reis bey ayıp oluyopr. koskoca bedri ağa'nın torunuyla konuşuyorsun dikkat et!" mealinde bir şeyler geveler.
bunun üzerine altan erkekli de;
- "40 yıllık katırcı bedri ne zaman ağa oldu?" diye sorar.
cem yılmaz'ın cevabı manüplasyon, dezenformasyon ve ironi sanatında çığır açacak cinstendir.
- ne yani bir insan hayvan seviyor diye ağa olamaz mı?
zaten silah bırakmayacağını liderinin ağzından açıklayan bir örgütün ( bilgi için: (bkz: katil orospu çocuğu değil imralı diyeceksin)) silahlı şantajına hainlik ve kişisel menfaatleri yüzünden boyun eğen ağalarını savunmak için cemaatçi kürtçüklerin über zekalarıyla ürettikleri "kürtlere istediklerini vermezseniz adam öldürmeye devam ederler ha!" argümanını sunuş şekilleri bana yukardaki demogojiyi çağrıştırdı gene...
açık ve net yazalım;
terör sorunu'nun çözümü yasaları işletmektir. terörü kürt sorunu adı altında kılıflayıp silahlı çetelere ve çıkar gruplarına taviz dağıtmak değildir. bu gidişattan en çok kürt insanı zarar görecektir. pkk sorununa kürt sorunu derseniz zaten fiilen yaygın olan pkk = kürt denklemini sabitlersiniz. kürtleri göç ettikleri şehirlerde barınamayacak hale getirir ve olası bir iç savaşın tohumlarını atarsınız. aslında 3 yıldan fazladır buralarda söylediğim gibi nihai amaç da budur.
kürt halkı pkk ve kürtçü cemaatin emperyalist devletlerce dikte edilen politikalarının arkasında saf tutarak çocuklarının geleceğini kararttığının farkında değil ne yazık ki...
Apoyla görüşümeyelim çocuklarımız ölsün mü diye sormak yerine. Yerini mühimmatını adını adresini sayısını bildiğin bir terörist grubunu 30 yıldır yok edememiş olmanın sebebini sorması doğru olacaktır. Dünya üzerinde hiçbir ülke yok ki terörist gruplara yenilsin. Çıkarsın dağa silersin hepsini ama hesap yapmazsın. ABD ne der. israil neder diye. Tek derdin o grubu silmek olursa 1 ayda yeryüzünden silersin. Bunları daha önce yapan ülkeler var.
biz türkler
'' Askerlerim! Yiğitlerim! Bugün burada ne emreden bir sultan, ne de emir alan bir asker vardır. Bugün ben sizlerden biriyim ve sizlerle birlikte savaşacağım. Bugün burada Allahtan başka bir sultan yoktur. Biz ne kadar az olursak olalım, düşman ne kadar çok olursa olsun, bütün Müslümanların, zaferimiz için dua ettikleri şu anda, kendimi düşman üzerine atacağım. Ya zafer kazanırız, ya şehit olarak cennete gideriz. isteyen benimle gelsin, isteyen geri dönsün. ''
diyen alparslan ın torunlarıyız.
yukarıdaki paragrafı içimden geldi yazdım. anlatmak istediğim ne sen leylasın ne de ben mecnun ....
yani; bugünün dünyasında , karşımızda ne Bizans imparatorluğu var , nede IV. Romen Diyojen..
21. yüzyılda dünya değişti. artık devletler iklim silahlarıyla birbirini vuruyor. depremle , fırtınayla , orman yangınlarıyla , meteorlarla birbirine saldırıyor. düşmanlarını kurdukları terör örgütleriyle bitiriyor. dünya piyasalarındaki milyarlarca doları yer değiştirerek bir ülkeyi iflasa sürükleyebiliyor. ülkedeki farklı düşünceleri kutuplaştırarak nifak sokarak çatışma ortamı yaratıyor.
olaya geniş çerçeveden bakalım. elbette pkk lı teröristlerin affedilir yanı yok. ama olaya küresel boyuttan bakmalıyız. türkiye kan kaybediyor. devamlı darbe alıyor. pkk gibi bir belanın bitmesi için ne gerekiyorsa tam destek vermeliyiz.
gün gelecek kürtler nasıl kucakta okşandığını anlayacak. işte o zaman kendini kullanan emperyalist babalara kızacak ama , yanlarında onlara destek veren kimseyi bulamayacaklar. posası çıkana kadar sikilmiş ve çöpe atılmış bir topluluk olduklarını anlayacaklar. belki biz affederiz ama bakalım öbür dünyada allah affedecek mi?
şimdilik biz türklere düşen sabırlı olup geniş düşünmek. yine alparslan malazgirtte şöyle dua ediyor : Yâ Rabb! Seni kendime vekil yapıyorum. Azametin karşısında yüzümü yere sürüyor ve senin uğrunda savaşıyorum. Ey Allahım! Niyetim halistir, bana yardım et. Sözlerimde hilaf varsa beni kahret.
allah bu pkk belasını kalpten yok etmeye çalışan herkezin niyetini halis eylesin. bu yöneticilerde hilaf varsada kahretsin.
hiç kimse ahkam kesmesin panpalarım. bu meselede yapacağımız tek bir şey vardır, şehit annelerine gidip sormak! kimse kıçından konuşmasın! evet ateşin düştüğü yere gideceğiz şehitlerin evlerine gideceğiz hemde tek tek hepsine gideceğiz. şehit analarına soracağız "anneciğim sen bu işe ne diyorsun savaşa devammı edelim yoksa barış görüşmeleri devammı etsin bu kin ve nefreti bu topraklara gömelimmi? " bakalım şehit anneleri ne diyecek? şehit analarımız bağrına taş basarak şunu diyeceklerdir " benim evladımın ölümü son olsun, başka evlatlar ölmesin artık bu kan dursun! " diyerek bu çözüm sürecine en büyük desteği onlar verecektir. bunun aksi olursa size söz veriyorum, taksim'de üzerime benzin döküp kendimi yakacağım...
benim anlayamadığım, siz değil miydiniz idamı geri getireceğiz diyen? siz değil miydiniz askerlik yan gelip yatma yeri değildir diyen? siz değil miydiniz kürtçe türkü dinleyenleri bile terörist ilan eden? chp içindeki tuncelilere pkklı yaftası vuran? çocuklarını davullu zurnalı askere uğurlayan, öldüklerinde " bir oğlum daha olsa onu da veririm." diyen? şimdi size ne oldu beyler? bu hümanizm yırtık dondan çıkar gibi fırlamadı mı sizce de?
akp ye pkk benzetmesi yapan kişiler madalyonun diğer yüzünü çeviriyor mu acaba!!
sakın; mhp de pkk sız bir türkiyede yok olacağı kaygısı taşıyor olmasın! peki biz türk milleti bunu düşünüyor muyuz. koltuk sevdası ve ihtiras sakın mhp yi sarıp sarmalamış olmasın.
savaş en çok kimin işine yarıyor? savaş en çok pkk liderlerinin işine yarıyor. şöyleki; Örgütün Türkiye-Kuzey Irak Avrupa üçgeninde ve hatta ABD de bağlantılı olduğu şirketler aracılığıyla kontrol ettiği 50-60 milyar dolarlık para kaynağı var. dağda ölen kürtler sadece çerez.
savaş durmasın barış olmasın, pkk da paraya para demesin. bu mu milliyetçilik? yani bunu görmeyecek kadar kör mü oldunuz.
kürtler ölmüş , pkk lı yöneticilerin sikinde mi?
PKK nın servetinin dünyadaki bir kaç karşılığı şöyle:
SAMSUNG: 2012 4. çeyrek satış geliri 52.2 milyar dolar
APPLE : 2012 4. çeyrek satış geliri 54.5 milyar dolar
BULGARiSTAN: GSYH si 53.5 milyar dolar
ÇiN: 2013 te 9 günlük ihracatı 50.5 milyar dolar
BMW: Piyasa değeri 55 milyar dola
çocuklarımızın dağlarda ölmesinin sebebi keşke sadece apoyla görüşmemek olsa. öyle olsa görüşürsün, mutabakata varırsın, biter gider.
abdullah öcalanı türkiye, kendi gücüyle mi yakaladı? elbette hayır. ıraka girmek isteyen abd, türkiyeye apoyu vererek "kardeş, benim bir işim var da, al şu bahşişi burda olanları görmedin" demeye getirdi. verirken idam edilmeyeceğinin garantisini de aldı, pkkyı da sınır dışına çekti.
zira daha sonra, türkiye büyük millet meclisine bir tezkere geldi. amerikan askerinin türkiye üzerinden ıraka girmesi ve lojistik destek sağlaması karşılığında bazı sus payları daha.
o zamanki hükümet bu konuda amerikaya yardım etmedi. gelen tezkere reddedildi ve abd, ırakı havadan bombaladı durdu. 2 ay sürdü bombalama, ramazan ayıydı. hiçbir şey elde edemedi abd - co. geri döndü.
ardından birden bire gereksiz, yok anayasa fırlattı yok bilmem ne derken bir kriz patladı. hükümet medya tarafından inanılmaz biçimde eleştirilmeye, adeta itin götüne sokulmaya başladı. o anda anlaşıldı ki nato, abd - co ve uluslararası sermayenin gözünde 57. hükümet artık bitmişti ve bir an önce yeni bir çözüm bulunmalıydı. o çözüm de recep tayyip erdoğandan başkası değildi.
recep tayyip erdoğanın halk içindeki olumlu imajının farkında olan abd, seçim sürecinde açıktan olmasa da medya yoluyla tayyip erdoğana destek verdi. o dönemin gazetelerini, televizyonlarını hatırlıyorum. seçimle ilgili haberlerde hep ön planda tayyip erdoğan, arkasında deniz baykal geliyordu. haber bültenleri tayyip erdoğanı iyice pompaladılar insanların kafasına ve kasım 2002de akp başa geldi.
aradan 1 sene geçti ve abd tekrar ıraka girmek için türkiyeye baş vurdu. süreci hatırlıyoruz, ilk tezkere geçmedi. abd askerinin güneydoğuda konuşlanmasının önüne geçildi. recep tayyip erdoğan aleni şekilde milletvekillerini azarladı bu sonuç sonrası. ikinci tezkere kuzu kuzu geçirildi ve abd, türkiyeden aldığı lojistik destekle birlikte ıraka girdi.
fakat ilk tezkerenin yarattığı güven bunalımı, bundan önce ecevit döneminde kabul edilmeyen tezkere, paranoid abdyi iyice paranoyaya sürükledi ve önce askerlerimizin başına çuval geçirilmesi, ardından pkknın tekrar aktif hale getirilmesiyle başlayan süreçte türkiye tekrar ablukaya alındı.
tam 10 yıldır pkk sorunu bitmedi. o arada bir de mavi marmara olayı yaşandı, türkiye bir türlü israilden özür alamadı. bölgede türkiye, abdnin ileri karakolluğu görevini gören bir siyahi köle durumuna geldi. bir yandan ekonomik olarak ve pkk aracılığıyla tasması tutuluyor, diğer yandan istenen her şey alenen yaptırılıyordu.
ardından arap baharı geldi ve türkiye birden bire natonun en sadık neferi oldu. bütün orta doğuya recep tayyip erdoğan pompalanmaya başladı. "orta doğu onu örnek almalı, büyük lider, arap baharı sonrası gelecek liderler onun gibi olsun" gırla gidiyordu. iş geldi suriyeye dayandı. artık suriye, hem abd - israil ikilisi ile hem de komşusu, bir zamanlar kendisine "kardeş esad" diyen ülkeyle uğraşıyordu.
"artık esad son demlerine geldi" haberleri yapıldıkça suriye bitti sanılıyor fakat öso, tipik arap beceriksizliğiyle bir türlü esadı yenemiyordu.
geçen haftalarda sadece basit altyazılarda bir haber geçti, "nato: suriyeye müdahaleye hazırız" şeklinde. ardından ne olduysa israil başbakanı türkiye başbakanına, abd başkanı tarafından ulaştırılarak "kusurluyduk" dedirtildi. ortada resmi bir belgeyle edilmiş bir özür olmamasına rağmen bu abd güdümlü basın tarafından "türkiyenin büyük başarısı" olarak lanse edildi.
anlaşılan o ki yakın zamanda suriyeye bir müdahale söz konusu. ve bu sırada abd, bir de pkk - türkiye olayını kumanda etmek istemiyor. o yüzden her zamanki gibi suni bir barış ortamı yaratarak bu sükunetten faydalanma, hem kürtleri hem türkleri suriyeye karşı kullanma peşinde.
ve işin kötüsü yıllardır oynanan bu tiyatroyu hem türklerin hem kürtlerin alenen yemesi.
kimse merak etmesin bu iç savaş bitmez. şimdi barış sağlarsın, ardından orta doğuda abd kendi dengesini sağlar, pkk bu sefer "amedi başkent yapacaz çıkın" der yine saldırır. pkknın halk hareketi olduğu dönem eskidendi, arkasındaki destek büyüdükçe emperyal güçlerin oyuncağı haline geldi. türkiyenin güneydoğusu da ayıklanmadan pkk, abd için bir demokles kılıcı olmaya devam edecek.
biz de bu barış kırıntılarıyla avunuruz. yoksa gaffar okkan da diyarbakırda halk - devlet barışını sağlamıştı. sahi kim öldürdü onu?
bu ülkenin bayrağına renk olmuş sıvı madde nedir? sorusunu sorsa bu yazar, mesele olmayacak aslında.
çatışma olmasın, askerimiz, polisimiz ölmesin, anayasadan türklük çıkarılsın, resmi dil türkçe olmasın, ülkenin adı da değişsin...
(bkz: ak gençlik çanakkalede savaşıyor olsaydı)
bilinen propaganda. hep aynı kafa. bu olmasın da şu mu olsun, şu olmasın da şöyle mi olsun. bi tarafın kötü yanını gösterip kendinizinkini benimsetmeye çalışıyorsunuz. son referandumda da aynı şeyi yaptınız. darbe anayasası mı istiyorsunuz diye sordunuz. millet "eee kem küm" deyince, yaa işte dediniz. kendinizinkini sorgusuz sualsiz kabul ettirdiniz.
bu mantıkla düşünüldüğünde verilmeyecek taviz yok. gün gelir toprak gün gelir insan bedenini satar lan! neymiş aman şu olmasın aman bu olmasıda ne olursa olsun. dünyada insan canından kıymetli hiç birşey yoktur doğru, hiç kimse ölmesin oda doğru ama 1000 kişinin ölmesindense 1 kişinin ölmesi daha tercih edilebilir bir davranış. korkaklar ve acizler baş eğer, teslim olur, onur, şeref, haysiyet gibi kavraları unutmamak gerekir! vatan namustur!