yazılanlar apo nun avukatları aracılığı ile yaptığı açıklamalardır;
Türk halkına seslenmek istiyorum. Devletle görüşüyorum, bu bilinmelidir. Burada yürüttüğümüz görüşmelerle Kürt sorununun demokratik anayasal çözümünü amaçlıyoruz. Türk halkı şunu iyi bilmeli, demokratik anayasal çözümün gelişmesi demek, şiddet ortamının ortadan kalkması ve demokratik birlik-bütünlüğün demokratik kanallarla sağlanması demektir. Demokratik çözüm gelişmezse herkes kaybeder. Türk halkı bu tehlikeleri görmeli, tarihi rolünü oynamalıdır.
Devlete de seslenmek istiyorum. Yürütülen görüşmelerin tarihi sonuçları olabilir. Demokratik anayasal çözüme şans verilmelidir. Çünkü bu onların da son şansıdır. Bu yönde irade göstermesi, demokratik geleceğin inşası demektir. Demokratik anayasal çözüm gelişmezse kendiliğinden topyekün savaş dönemi başlar. Kızılca kıyamet kopar. O zaman sözün bittiği zamandır.
öcalan, devletle görüşmelerini sürdürüyor. imralıda devlet heyetiyle görüşmeler, bazen altı saat bazen üç ya da bir buçuk saat sürüyor. son dokuz ayda imralıda 12 görüşme yapıldı.
öcalan; burada konuşulan, kararlaştırılan hiçbir şey pratiğe dönüşmedi. konuştuğumuz hususların gereği yapılmadı. demek ki devlet heyeti çözüm istiyor ama akp istemiyor diyor.
çevik bir'in ( kendisini sevmem) apo ile görüşmediğini apo'ya "onları nasıl dağa çıkardıysan öyle indireeksin" dediğini , kısacası talimat verdiğini bilmeyen.
talimat vermek ile pazarlık yapmak arasındaki farkı anlamayan şahısların gözlerinin kör, zihinlerinin tutuklu olması sebebi ile kabul edemediğidir.
ha bir de bu pazarlığa tepki gösterenleri, kısacası akp muhalifi olanları "postal yalayıcısı" olmakla suçlayanlar var ki bu zavallıların haline gerçekten de acıyorum.
bak senin sonuna kadar yaladığın hükümet bile aksini söyleyemiyor. o kadar çok kraldan çok kralcısınız ki kendinizi o kadar rezil bir duruma düşürüyorsunuz ki...
ha bu arada ortada bir postal yalayıcısı varsa onun kralı sizsiniz.
e muhtıra veren yaşar büyükanıt'ın altına audi çekip onu devlet şeref madalyası ile ödüllendiren sizler.
her gecenin bir şafağı vardır. söylemin sahibi türk soluduri bu yüzden açıkçası bu cümleyi kullanmaktan çekiniyorum ama arkadaşın da * dediği gibi dağa çıkanı da, çıkartanı da, dağdan indireni de, dağdan indirenlere alkış tutanları da günü geldiğinde asacağız.
bugün yayınlanan ses kaydı ile mit müsteşarı hakan fidan ile abd ve pkk temsilcileri(KCK Yürütme Konseyi üyesi Mustafa Karasu ve PKKli Sabri Ok, Kongra-Gel Başkan Yardımcısı Zübeyir Aydar) arasında yapılan görüşme internete düşmüş. http://www.focushaber.com...in-gizli-ses-kaydi-v-7927
Dinledikçe millet olarak nasıl bir kumpas ve aldatmaca içinde olundugu farkına varılıyor.
apo ile görüşmek demek, 70 milyona ihanet ettim demektir.
apo'nun olması gereken yer mezardır.
dünya'nın hiçbir ülkesi düşmanını yaşatıp beslemez.
abd, bin ladin'i öldürüp, denize attı.
abd, saddam'ı meydan'da astırdı.
rusya, kendine karşı olan herkesi astırdı.
iran, pjak'ın bütün elemanlarını astırdı.
israil bir gecede 16 hamas liderini öldürttü.
sadece türkiye bu iti adam yerine koyup, konuşuyor.
bu ihanettir, hainliktir, zalimliktir.
