Güney Afrika Cumhuriyeti'nde 1994 yılına kadar yürürlükte kalan ve beyaz olmayan ırklar arasında yasal olarak bir ayrımı öngören politikadır. bu rejim Avrupalı azınlığın ülkenin yönetimini kontrol etmesi için düzenlenmiş ve ülke ekonomisini de istedikleri şekilde yönlendirilmesi amaçlanmıştır.
ırk bazında ayrımcılık esasına dayanan resmi güney afrika politikası.1948'den 1994'e
kadar yürürlükte kalmış olup,beyazların ekonomik ve siyasi egemenliklerinin sistem da-
hilinde yasalar ile tahkimi amacıyla ortaya atılıp,pratiğe konmuştur.
ilk olarak 1917'de daha sonra başbakan olacak jan christiaan smuts tarafından gündeme
getirilmiştir.apartheid ırkları dörde ayırır:beyaz, hintli(asyalı),siyah ve renkli (diğer ırkların melezi). sistem en temelinde farklı ırk gruplarını kanun marifeti ile
cebren farklı yerlerde yaşamaya zorlardı. beyaz olmayanlar, 'beyaz güney afrika'olarak
belirlenmiş yerlerde iş sahibi olamaz,çalışamaz,şayet ellerinde 'dompas ' ( dumb pass)
yok ise buralara adım dahi atamazlardı.kamuya ait alanlar,okullar,kiliseler,hastaneler
hep ırk bazında ayrılmıştı.beyazlara ait kuruluşlar,eğitim kurumları olsun,hastaneler
olsun gayet yüksek standartlara sahipken, ( burada dr christiaan neethling barnard'ı
hatırlayalım, 1967'de tarihin ilk kalp naklini gerçekleştiren cerrahı) siyah ve diğer
bölgelerdeki muadilleri (şayet varsa) genelde sadece ismen oradaydılar.apartheid'a
göre suçlu bir beyazı siyah bir polisin tutuklayamadığını söyleyelim de olsun bitsin.
1994'te bu politika terkedilmiş ve siyah çoğunluk iktidara gelmiştir gelmesine ama
yüzyılların ırkçılığının ve 46 senelik apartheid'ın ekonomik ve sosyal mirası sürmekte-
dir. bugün doğal kaynaklar zengini bu ülkede nüfusun % 3'ü yılda ortalama us$ 50 bin
civarında gelire sahipken nüfusun % 60' (tamamı siyah) yoksulluk sınırı altında hayat-
larını sürdürmektedir.
nazilerin yahudileri şehirler içinde duvarlar ardına hapsetmesi gibi uygulamalarla somutlanan fiziksel ayrımcılık. çok ilginç bir şeyse ikinci dünya savaşı'nda bu uygulamaya maruz kalan yahudilerin aynı şeyi bugün filistinlilere yapmasıdır. israil içinde birçok filistin yerleşimi duvarlar ardındadır.
bu dönemler siyah güney afrikalılar nüfusun %70'ini oluşturmasına rağmen, ülkenin küçük bölgelerinde gettolar halinde yaşamaya zorlanmakta idiler. trenler, otobüsler, ırk (dolayısı ile, apartheid) sistemine göre işliyordu. beyaz ve siyahların otobüsleri ve durakları bile birbirinden ayrılmıştı. hatta ve hatta; acil tıbbi yardıma ihtiyacı olan birisi, ambulans çağırırken bile ırkını belirtmek zorundaydı. zira; beyazlar için tahsis edilmiş bir ambulans, siyah bir hastayı reddetme hakkına malik idi.
şüphesiz insanlık hürriyetine indirilen bir pranga olmasına karşın apartheid, yokedilmesinin ardından, dünyaya benzersiz bir de, armağan bırakmıştı.. bu da; nelson mandela idi.
güney afrika cumhuriyeti' ni avrupa standartlarında hatta daha üstünde bir ülke yapan rejim. ortadan kalkması ve güney afrika'nın her alanda çöküşe geçmesi tesadüf değildir.
Güney Afrika Cumhuriyeti'nde 1948 - 1994 yılları arasında uygulanan ırkçı ayrımcılık sistemidir. ırk ayrımı demektir.
"bir ırksal grup üyelerine yaşama hakkını ve kişi özgürlüklerini tanımamak; bir ırksal grup üyelerini keyfi olarak tutuklamak ve yasalara aykırı olarak hapsetmek; bu grupların toplumsal,ekonomik, siyasal ve kültürel yaşama katılmalarını engellemek ve gelişmelerini önleyici koşullar altında tutmak; onları ayrı yerde yaşamaya zorlamak; bu grupları zorunlu çalışmaya tabi tutmak ya da politikalara karşı çıkanları cezalandırmak" olarak belirtilmiştir.