Güneş'e fikirlerle yakın olmanın yanı sıra, bedenen de yakın olmak; Ankara'ya yaklaştıkça güneş'in sıcaklığını içinde duymak, onuru, sevgiyi, minnettarlığı ve hemen sonrasında da korkunç bir utancı ortaya çıkarmak.
türkiye'nin neresinde yaşarsan yaşa kesinlikle görmen gereken kabir. özellikle içinde tarihi ve bir ulusun nasıl bir savaş verdiğini o ruh halini yansıtan en önemli yerlerden.
ne zaman gitsem döndüğümde kendi kendime "nasıl kurtarmışız...nasıl satıyorlar..." diye hayıflandığım, ata'mızın ebedi istirahat yeri.
başım dik bir şekilde çıkamadığım kutsal yer...
özelleştirilmemiş ve özel olmayan hiçbir işin iyi yapılamadığı ülkemizde askerin böyle bir eseri oluşturmak ve devam ettirmekteki başarısı da bir çok kişiye, mevkiye örnek olmalıdır.
ankaranın heryerinden görülebilecek bir tepeye, büyük bir yeşillik alan ortasında inşa edilmiş ata'nın mezarı. Etrafında 24 adet aslan ile bezenmiş aslanlı yol ile bir kenarının ortasından girilen dikdortgen bir avlu, bu avluyu çevreleyen iki tane u şeklinde,içlerinde atatürk, türkiyenin kuruluşu, kurtuluş savaşı hakkında bir çok eseri görme fırsatı veren müzeleri bulunan binalar, avlunun bir kenarında ise o ihtişamı ile sütunlar arasında atanın mezarı vardır, tam karşısında avlunun diğer tarafında ise ismet inönünün mezarı bulunmaktadır.
kesinlikle görülmesi gereken, insanı zaman zaman ürperten, zaman zaman hüzünlendiren, coşturan ve en önemlisi şu an sahip olduklarının nasıl meydana getirildiğini anlamasını sağlayan ve bu sayede elindekilere daha çok bağlatan yapıdır.