Turk mimarlari prof. Dr. Emin onat ve doc. Dr orhan arda ikilisinin projeleriyle yapilmasina karar verilmis yapittir. Kuvveti ve koruyuculugu simgeleyen 262 metre uzunlugundaki aslanli yoldaki aslanlar huseyin ozkan tarafindan yapilmistir. Aslanli yolun sonunda 80x130 metrelik diktortgen meydan bulunmaktadir ve 40 bin kisi kapasitelidir. Mozolenin bulundugu 20 metrelik dev sutunlara 42 basamakli 44 metre enindeki merdivenlerle cikilir. Merdivenlerin orta noktasinda atamizin "hakimiyet kayitsiz sartsiz milletindir" sozlerinin yer aldigi hitabet kursusu bulunur. Merdivenlerin bitiminde seref holune ulasilir. Ataturk, seref holunun altindaki bolumde, yesil ve altin renkli mozaiklerle kapli sekizgen odada , dogrudan topraga kazilmis bir mezarda yatmaktadir. Burada, yurdun butun illerinden gelen topraklar ayni tur kaplar icerisinde mezarin etrafina yerlestirilmistir.
direnaj sistemi açısından büyük bir mühendislik eseridir. kabir bölümünün önündeki devasa boş alan hafif bir eğim ile yapılmıştır. bu yağmur sularının kimseye bulaşmadan yeraltına indirilmesi konusunda biyük bir adımdır. her yağmurda göl haline gelen melih gökçek altgeçitlerine örnek olması gerekir.
bu kadar büyük debideki suyun boşaltılması işi kolay değildir. bu eğimden fazlasına sahip olan altgeçitler ise malesef çanak görevi görmekte ve suyu toplamaktadır. ankara'nın altyapı sistemi şimdilik yeterli olmasına rağmen ileride büyük sorun yaratacaktır. çılgın projelere imza atan melih gökçek, 50 metrelik bir heykel daha dikmeden önce direnaj sistemi hakkında bir bilirkişiden yardım almalıdır.
ataturk'un mozelesinin tavaninda ihtisamin ayrintida oldugunu cok iyi kanitlayan bir yapidir. anitkabirdeki ismet pasa'nin mezari ise inönünün hayati mutevazi biraz da boynu büküktür.
öndeki sütunlar arkadaki yazıların okunmasına olanak sağlamadığı için mimarisi için pekde olumlu şeyler düşünmediğim her türk evladının görmesi gereken yer gidip eldeki çiçeği bırakmışken birde dua etmek lazm e orası bir mezar ve yatan da bir müslüman evladı ve atamız...
15 nisan 2007'de, 16 nisan'da açıklanacak olan cumhurbaşkanı adayı öncesi ülkesinin karanlığa gömülmesini, saatlerin 100 yıl geri alınmasını istemeyen yurtsever insanların atasını bağrına basacağı yerdir.
çok uzun zamandır gidemediğim, gittiğimde içimi huzurla dolduran yerdi. bugün tekrar buluştuk. yenilenen müzeyi her türk evladı mutlaka görmeli. simulasyonvari detaylandırmalarla cepheleri, savaşları tekrar yaşıyorsunuz... cepheden sesler geliyor, siperler önünüzde... yaklaşık 50 metrelik tablolar muhteşem detaylandırılmış. balmumu heykellerinden birisinde sanki gerçekten gözünüzün önünde masada çalışıyor atatürk... anıtkabir bilgileri ve kütüphanesi bilgisayar ortamına aktarılmış ve dokunmatik ekranlarda dilediğinizi okuyabiliyosunuz. biz papa'nın yazısını seçtik; sanki adam okunmasın diye özellikle çivi yazısı kullanmış.
ilkokul çocuklarıyla doluydu bugün anıtkabir; bir de japonyadan gelen bir grupla... çok saygılılardı, eğildiler önünde; eğildik... Atatürk'ün sesiyle yankılanıyordu bazı bölgeler... güzel bir gündü, gururlu... ayrılmadan bir atatürk kolyesi ve rozeti de alındı... bilgiler tazelendi, minnetler sunuldu, deftere yazı yazıldı...
atatürk sevgisini tartışmayacağım bugün burda. atatürk'ü sevmeyenlerdenseniz bile, atalarımızın ruhu için gidin ve görün derim... nasıl geldik bu günlere ve nereye gidiyoruz sizce???
2005 yılında 3.8 milyon kişi tarafından ziyaret edilmiştir. Bu yılın 10 ayında ziyaretçi sayısı 7,5 milyona ulaşmış. yorum halkın. arada iki kat gibi ciddi bir fark var.
daha önce gitmeme rağrem 10 kasım olduğu için bugün tekrar gittiğim yerdir. anıtın içine girerken 10 kasım için olan değişşiklikleri görebilirsiniz.şu an girişte
karanfillerle yapılmış büyük türk bayrağı bulunmakta. ayrıca askerlerin nöbet değişimde orda olmasınız. gerçi anıtın önünde bekleyen askerlerden denizci olan (bkz: siyah üniforma) pek bi laubali geldi bana. diğerleri mum gibi duruken sağa sola bakmalar. mutlaka ziyaret edilmeli mümkünse çıkıştaki satış mağazasında hediye alınmalıdır.
yanlış hatırlamıyorsam bir 10 kasım yada 29 ekim'de şeriatçılar tarafından uçakla saldırı planları yapılan son anda haberi alınıp engellenen yüce atamızın mezarı *, ankara'nın her yerinden gözükmektedir.
metal fırtına adlı kitapta olan bir amerika türkiye savaşında amerika'nın saldırdığı ilk yer. maksatları türk halkının piskolojisini çökertmekti. düşününce tüylerim ürperiyor. aslında düşman için hedef alınacak belki ilk yer. *
+ mezarının önünde "ordu göreve" diye pankart açıyorlar
+ ülkeyi hurafe kenesinden kurtarmak için yıllarını verdin. Mezarını türbe,tekke gibi kullanıyorlar. hükümetten sıkılan yanına geliyor atam. mücadele edeceklerine, fikirlerini savunacaklarına, ilim-irfan yerine mezarını kullanıyorlar atam.
+ ülkeyi seni araç olarak kullanarak geri götürüyorlar atam.
anıtkabir i her zaman yunan özentisi bir tapınağa benzetmişimdir ve atatürk gibi sadelikteki güzelliği seven bir türk e hiç yakıştıramamışımdır.
hatırlayalım: 'benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır ancak türkiye cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır'
büyük adamdan anlamlı söz. dikkat ederseniz anıtkabir atina daki tapınağın aynısıdır. hayır, anıt mezar daha sade, daha anlamlı ve 'türk' olmalıydı bence!
ilkokul, ortaokul ve lisedeyken her milli bayramda okulcak ziyaret ettiğimiz. ziyaret ede ede dört bir tarafını ezberlediğim ve şimdide gittiğimde ordaki tur görevlilerinden daha iyi bildiğim atamızın kabridir.Müzedeki muharebe maketleri, tasfirleri, resimleri görünce anlatılamayacak şekildi duygularınız kabardığı, çıkışda nereye saldırıyoruz edasıyla çıkışınız ve 1 haftada öyle dolaşmanız olasıdır.
Ama şöyle bir şey varki. Her geçtiğimiz sene o muhteşem anıtı gezenlerin onun ihtişamına ve maneviyatına olması gereken saygının gösteriliş biçimin bir azalma bir yobazlaşma oluyor. Kabrinin temsil eden anıtın yanında resim çekinmeyi, kahkaha atmayı, yemek yiyerek girmeyi bırakında kabrini gösteren televizyonun yanında bile bu hareketleri yapan insanları görmek beni çok büyük üzüntüye sokuyor. Bir insan annesinin, babasının veya bir başka akrabasının mezarına gittiğinde öyle mi davranır. Yabancıların bile anıtkabirde dolaşırken gösterdiği saygıyı bizim insanlarımız niye gösteremiyor anlamıyorum.Herhalde yaşanılan şeyleri çabuk unutuyoruz.
atatürk'ün kesinlikle sığamayacağı bir yapı olarak beynime kazınmış ve zamanının başbakanının formalite icabı etnografya müzesinden buraya taşınırken ata'nın suratına bakmak görevini yerine getirdikten sonra birşey fısıldamasının* akabinde nefesi darlaşıp suratı kırmızılaşarak salonundan çıkmasına tanıklık etmiş, ve kendisi için "biz de tapınak gibi gösterir aha busunuz deriz millete nasıl fikir" denilerek inşasına devam edilmiş ulu önderin sadece nacizane vücudunun barındığı şahane yapı.
proje şartnamesinde "Atatürk'ün adı ve kişiliği altında Türk ulusu sembolize edilmiştir. Türk ulusuna saygılarını göstermek isteyenler, Büyük Ata'nın katafalkı önünde eğilerek bu isteklerini yerine getireceklerdir." maddesi bulunan, ankaranın en güzel yapısı.(bence)
danıştay üyeleri vurulduğunda show aLanına çevrilen, 14 askerimiz haince şehid edildiğinde önünden bile geçilmeyen mekandır. evet atam senin ziyaretçilerin bu kadar da siyasetçidir. şahsını sömürdükleri yetmedi naaşını bile sömürmeye kalktılar.
çocukken anıtka-bir şeklinde anladığım,hadi biri biliyom ama anıtka ne demek acep diye kafa patlattığım yerdir.Zira esefle kınamayınız çok küçüktüm vallahi billahi.okula gidince öğrendim önemini,anlamını.şimdi uzaktan bile geçsem gözlerim dolar,içimi tarifsiz bir gurur ve saygı kaplar.
