camiye gösteriş için giden dincilerden bin kere daha müslümandır.
hem sadece camiye değil, din adı altında oy toplayıp,
halkına zulüm eden, gözünü kırpmadan hak yiyebilen, kalp kırıp mutlu olan,
devleti yönetirken yediği hakların öteki dünyada hesabını nasıl vereceğini hiç düşünmeden hala iyiyim zannedenlerden de.
kemalistlik nasıl olurda müslümanlıkla bağdaşmaz şaşırandır bir de.
1 dakikalık saygı duruşlarında da 3 ihlas 1 fatiha okuyandır tüm atalarının ruhlarına.
hem kemalist hem müslüman olduğu için de göğsünü gererek söyleyendir.
atatürkçü olmak dinsizliğin farklı bir adı olarak nitelendirmek yanlıştır. bir müslümanın en önemli niteliği allahın herkesi affetmesinden kaynaklanıyorki rahman ve rahim sıfatından dolayı ki atatürk ün günahı nedir ne değildir beni alakadar da etmez. ataturk ruhuna el fatiha.
müslümanlık kimsenin tekelinde değildir. din insanın özünden bir parçadır. ateistler bile mutlak bir sistemin olduğuna inanır. allah insanın içindedir(ben size şah damarınızdan daha yakınım)
dolayısıyla kutsallarla tanrı sevgisi pek ala birlikte yürüyebilir. burada sözü edilen kutsal atatüktür. onu tekeline alanlar değildir(kemalistler gibi)
her şeyde ölçülü olmamız gerektiği gibi dinde de ölçülü olmalıyız. aşırıya kaçmalıyız. peygamber sözünden referans alarak şunu diyorum ki herşeyin hayırlısı ortasıdır. ne çok eksik ne de çok fazla...
yazar burada okuyuculara: ''anıtkabir'e gittiğine göre kemalisttir, ama fatiha diyor, haa o hale müslümandır''-hem laik hem müslüman olunmaz mı dedirtmeye çalışıyor sorusunu akıllara getirtmiştir.
hemen hemen bütün atatürkçülerdir ve gayet de normaldir. ancak yobaz ve dini kendi tekellerinde gören zihniyete göre tüm atatürkçüler hatta atatürk'ün kendisi bile müslüman değil hatta ateisttir. bilmezler ki en basitinden atatürk olmasa bugün ibadet edebilecekleri bile bir ortam olmayacaktı. ve ne acıdır ki birinin imanı hakkında yorum yapmak ve üzerine iftira etmek dinin en büyük günahlarından biri olan kul hakkına ortak olmaktır. ama bunu önemsemezler çünkü onlara göre kendi çıkarları uğruna yaptıkları herşey mübahtır.
--spoiler--
Kul hakkı, geniş bir kavram. Kulun bedenine ve malına yapılan tecavüzler maddî hukuk, kalp ve ruhuna verilen zararlar ise mânevî hukuk olarak değerlendirilmektedir.
--spoiler--
şimdi bu konuya bir girersek içnden cıkamayız özet geçiyorum.
Atatürk tbmm yi yasini şerifler ve kuran -ı kerimlerle acmış kurbanlar kesilmiştir. Belirli bir süre zarfı geçtikden sonra aynen şu cümleyi bizzati ağızdan kurmuştur " Türkiye cumhuriyeti gökten indiği sanılan kitaplarla yönetilemez. " burda tüm ilahi dinlerin inkar edildiği bariz ve açıktır.
Tarih ders kitaplarında okuduklarınız değildir. Tarih her milletin kendine kahramanlık biçip kendine uyarladığı objektif olmayan bir zaman mekan olay sonuc olgusudur. Ağızdan duyma, bir yazıdan okumayla tarihi konuları idda etmeyin yukarıda söylediğim cümlenin belgeseli var atatürk ün kendi sesinden videolu söylenmiş bir sözdür.
laik bir müslüman olsa gerek. müslüman laik olur mu olursa müslüman olmaz yok eğer hem laik hem de müslüman olursa o zaman müslüman laik mi olur? laiklik dinsizlikse müslümanın dini nerede yok eğer fatiha okuyan atatürkçü müslüman varsa laiklik nerde?
atatürk ün müslüman olduğuna hüsn-ü zan eden şahıstır.
Büyük peygamber ibrahim (a.s) bile Allah'ım beni müslüman(iman eden) olarak öldür, diye dua edermiş.
Bir peygamber bile korkuyor, seçilmiş bile tedirgin.
Ne evliyalar gelip geçtiler hangisi müslüman olarak ölmeyi istemedi ki?
hangisi imansız gitme tehdidini ensesinde hissetmedi?