anzak askerinin gelibolu anıları

entry2 galeri1
    1.
  1. Savaşın kızgın bir dönemiydi. Courtney mevziinde
    bulunuyorduk. Akşama kadar süregelmiş çarpışmalar
    nispeten duraklamış, ara sıra duyulan silah seslerine
    rağmen, sakin bir gece başlamak üzereydi.
    Bir ara, sırtların hemen gerisinden, kulaklarımızın çoktandır
    yabancı kaldığı bir sesin, güzel bir melodinin, savaş alanını
    kaplarcasına yayıldığını duyarak hayretle kulak kabartmıştık.
    Taburumuzun mensuplarından Mac Mahon’un kornetinden
    çevreye yayılan Un Peu D’amour isimli şarkının güzel
    melodisi, böyle bir ortamda hepimizin üzerinde bambaşka
    etkiler yapmıştı.
    Sanki verilen bir emre uyarmışçasına, bir anda iki taraf ta
    ateşi kesmiş, çevredeki siperlerde bulunan Avustralyalı ve
    Türk savaşçılar bu melodinin sihirli güzelliğinde birleşmiş,
    kaynaşmışlardı.
    Son notalar sessiz karanlıkta perde perde eriyip giderken,
    karşılıklı siperlerden yükselen alkış sesleri,böyle bir ortamda
    hiç kuşkusuz az rastlanılacak bir olaydı. Ne var ki, derin
    sessizlik ancak birkaç dakika sürebilmiş, ardından yine
    öldürücü atışlar, yine savaş başlamıştı.
    Bir başka gün, yine çetin bir çarpışmanın yorgunluğu içinde
    başlayan bir gecenin başlangıcındaydık. Biraz olsun
    dinlenebilmek için sindiğimiz siperlerde, Türk tarafından
    gelen Allahu ekber Allahu ekber diye yükselen bir sesle, ne
    olduğunu anlayamadan hemen silahlarımıza sarılıp alarma
    geçtik. Karanlık içinde olmasına rağmen hemen
    yakınımızdaki görüntüyü seçebiliyorduk. Hepimiz hayretler
    içinde kalmıştık. Türk siperlerinin önüne çıkmış beyaz sarıklı
    bir din adamı ayakta ve fütursuzca dini görevini yapmaktaydı.
    Bu cesur din görevlisine karşı bizim taraftan hiçbir müdahale
    olmadı. Tetiğe dokunuversem onun hayatına son
    vermekliğim işten bile değildi, fakat hayır…
    1 ...
  2. 2.
  3. düşman kuvvetlerinin askerlerine rahmet okuyan zavallı yazarları gösteren ifadedir...
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük