işine gelmediğinin milletine soysuz diyebilecek kadar kendinden geçmiş, şizofrenik hareketlerde bulunan troll.
bu arada nü resimden bir halt anladığı da yok.
yazıp çizdikleri artistlikten, içine düştüğü garabeti kurtarma çabası.
kompleksli olmak böyle bir şey olsa gerek.
israil'e laf söylettirmediğim iddia ediliyor ancak; bir zamanlar bir yazımda '' israil'e karşı filistin'in yanındayım'' kim mazlumsa onun aynındayım diyen yazrdır..
-bunun dışında türk milletini aşağılamaya çalışanlarn ya da israil'e laf söyledği iddiaasında bulunup atatürk'e laf söylemye çalışanların yanında olmayan yazardır!...
içi boş çıplaklıklar tarafından giden, sözde kişilerin hedefinde yazardır efenim. sözde islamla kürt sorunun çözülebileceğine inanların yanında asla olmayacaktır efendim.
nü sa'natı bile yapmayan çıplaklıktır kendilerinin yaptıkları diyen yazardır.
bir, etiket uğrunda gitmek lazımdır belki
belki de hayır, bir etikete-yaftalanya ihtiyacımız yoktur
belki de vardır
birgün soğuk
birgün sıcak olurken
eşref saati bir değilken
belki de birdi
bir etiket
bir yaftalama daha kırıldı!..
- diye söyleyen yazardı!..
ağlama dostum zaten gökyüzünden yağmur yağıyor
sana gerek yok
zaten
bir ölü öldü
onun arkasından ağlayanlar boldur
bir mezarı ziyaret et
sonra o rüzgarda
o acıları seyret!..
belki gerçekten ağlarsın
ya da ağlamazsın
sadece yazarken
bir pür iğnesi olanlaradır
bu söz!..
ve bu bir yaftalamaydı
kendini şair zannetmek
zaten hepimiz bir sanmanın yolcusu değil miydik
yoksa bu kadar çok kafa ağrıları çeker miydik
bu yarım olaylarla
belki de bu tiyatro oyunuydu
ve birgün birilerinin oyunlarına geldik
kaç git!
gerçekten de şairdik
belki de
değildik
uzakları yazıyorduk diye söyleyen şairsiz şairdi!...
*
o kadar kişi ölürken rüzgarda
tüm hayat garabetken!
o sperme bile isyan etmişken
keşke senden senden başkasını gözlerim görmese demişken ama; görmek zorundan kalmışken
zincirlerimiz bozulmuşken kahrolası hormonlar yüzünden!
aslında, garabet yollarda
ya ve da birleşememişken
emolar ortalığı almışken
ne desindir bu yazar
değişim, ölmedi!
değişimi öldürmeye çalışmaktadır hergün
herkesin var bir öldürdüğü çünkü!
diyen yazar kişisidir!..
bir, rüzgar ki gelip geçer
aslında, dişi karıncalar ölmez böcekler dünyasında ''erkek karıncalar ölür''
bir masal, daha son bulur kimse bizi dinlemez
yazıktır, karıncaların masallarına
birisi der ki; şiir yazma tamam belki yarın belki birgün yazmayız
ellerini korkak alıştırma, ne ilginçtir ki böcekler dünyasında 'hep erkekler' cinsel çiftleşmeden sonra ölür!
kelebek misali birgünlük hayattır bu!..
(diye söyleyen yazardır)
asla, şaka yapmayan yazardır efenim.
ciddi, bir üslup bir proplemi olmayan yazardır zira ''kuralsızlık duygularını'' dile getirmeye çalışmaktadır!
bir kural
bir kural daha yok oldu
zira, kalmadı renklerin ahengi
bir karınca daha öldü!...
dansçıları sevendir, zira dans san'atı türkiye'de geliştirilmesini istemektedir!..
zira, bir zamanlar dansçı olmak gibi bir hayali olandır o yüzden asena gibi benzetmelere aldırmamaktadır!...
--spoiler--
her içen adam öldürse, memlekette adam kalmazdır!..
yani, sadece adam öldürenlerin yıllarca söyledikleri bir bahanedir.
zaten kişiler, içmeden de şarhoştur...
küfür ve hakaret olmadan konuşamayanlardan.
şiirin içine gizleyince anlamı değişmiyor , birilerinin hatırlatması gerek.
(bkz: #15110957)
hoş esas mesele çakma solcuları koyun gibi güdenlerdedir.
et ve süt ürünü olmamak lazımdır.
"kuralsızlık temennimi belirtmek için böyle yazıyorum" diyordu bu yazar bir yazısında. kuralsızlık diyor. sonra kemalizmi savunuyor, diktenin dik alasını özlüyor. sonra şiir diye tanımladığı cümleler bütününü yayınlayarak insanlık suçu işliyor. çok garip bir insan. izleyin bakın biraz sonra bana da şiir diye tanımladığı birkaç cümle yazacak.
edit: dedim ben abi yazacak diye. kırmadı beni canımın içi.*
''dur yolcu sen daha insanlık suçu görmemişsin'' , dümdüz, bir yazı gireceğim sana seni kahve fincanında boğan! biliyor musun bir zamanlar kahve hayattır diyorlardı ama; değilmiş! kahvenin tadı acıymış... sonra, bir kemalist daha öldürülmüş rüzgarda...
bir katliam olmuş, türkler geri dönerken selanikten...
birçok türk, öldürülmüş yazık!...
yıkımın ardından...
bir olup bitti!...
sen bilir misin su bizi boğar!...
-bunun dışında, bilgisayar oyunlarında artık ''game over'' yazısı yoktur!...oyunların sonu gelmez, bu kısır döngüler içinde, bir hakaret bul devam et, ya da bir sonuçsuz ölüm bul!... baksana, aşağıdan yağmur yağdı görmediniz siz!...
diyen yazardır!...
rammstein'ın reise reise eserine, vurgu yaparak, kişiye kalkma gücünü verdiğini umut verdiğini söylemiştir...
--spoiler--
Dalgaların üzerinde bile savaş var,
Balık ve vücudun denizde dalgalandığı yerde.
Biri ordunun içine mızrak saplar,
Diğeri onu okyanusa fırlatır.
Hey
Kalk, kalk denizci kalk.
Herbiri kendi yoluna gider.
Biri mızrağı adama saplar,
Diğeri de balığa.
Kalk, kalk denizci kalk.
Ve dalgalar hafifçe ağlar.
Kanlarına mızrak saplandı.
Okyanusun içinde hafifçe kan kaybederler.
Mızrak vücutta boğulmalı.
Balık ve adam derinlere batar.
Kara ruhun yaşadığı yerde,
Ufukta ışık yoktur.
Hey
Kalk, kalk denizci kalk.
Herbiri kendi yoluna gider.
Biri mızrağı adama saplar,
Diğeri de balığa.
Kalk, kalk denizci kalk.
Ve dalgalar hafifçe ağlar.
Kanlarına mızrak saplandı.
Okyanusun içinde hafifçe kan kaybederler.
Kalk, kalk denizci kalk.
Ve dalgalar hafifçe ağlar.
Kalplerine mızrak saplandı
Kıyıda kuruyarak kendilerini kanatırlar.
* "Reise, reise seemann reise" Eski Almancanın kullanıldığı zamanlarda, Alman denizcilerinin yolculuğa çıkarke
n birbirlerini uyardıkları bir deyimdir. Yeni Almancada ise "reise" kelimesi "seyahat, yolculuk" anlamlarındad
ır. http://ceviri.alternatifi...arkici=Rammstein&ok=1
--spoiler--
not:imla..
yazık, şu dünya her yan acı
dumur.yollarda hep hüzün...
cinayet dolu!...
biraz, sonra aşka veda edeceğiz!...
diyen yazardır!...
bir yol daha ölür lisedeki aşkımız gider uzaklara!...
gider de gelmez.
şu, yalan dünyada sevgimiz bitti!..
senin rejimin neydi zayıflamak
benimkisi almaktı
bütün, dünya yandı
aslında herkes birilerini tekleştirmek için uğraştı!...
eğer tanrı tekse...
adı niye yalnız!...
diyen yazardır...
birisi, gelmiş yazılarımın üstünden dozerle geçmiş rumuz altı yazılarımı eksilemiştir...
sen ki esksilemeye devam et ben ki, yazıların üstünden geçim...
yazılar bizi doğursun!...
tekrara daha!...
yazacağm, yazmak ibadetim....
sen eksine devam et!...
selam ederim!...
diyen yazardır!...
bana tekrardan şiir diye tabir ettiği bir eser ithaf etmiş yazardır, sağolsun. ama ben ortalama veya geri bir zekaya sahip olduğumdan dolayı anlayamıyorum kendisinin şiirlerini. yine de sağolsun.
ve ben aslında, cahildim dostum kelimelerim hep cahilceydi çünkü; çözemedim gelen gideni aratır mı diye çözemedim yerine , yeri doldurlmayacak kişi var mı diye çözemedim ben!...
neden sokaklarda, çocuklar ölür hiç durmadan, içimizden neden dürtü yağmurları yağar!.....cinsellik dedğin nedir ki, bir yağmur duası değil midir!...
bir yaratılan aşk vardı oda öldü!... bardağın boş tarafı kaldı... gariplik nerde burada mı nerde bilmiyoruz!...
diyen yazardır!...
ve ben aslında cahildim
ve bazen hikayelerimdeki, tecavüzcü karanlıkçılar gibi olmak istedim...
daha sonra kahrolsun katiller dedim...
diyen yazardır...
aslında kendisi cahil yazardır bir şey bilmez işkembeden sallar tüm sözlerini...
akıllı olayım diye de bir kaykısıı yoktur
geleceğe sert bir yazı yazmışken