çocukken ve bir pc'ye de akıllı telefona da sahip değilken kesinlikle sevdiğim bir eylemdi. alfabetik sıraya göre dolaşırken ilgimi çekenleri okur, çekmeyenleri atlardım ve özellikle resimler falan hoşuma giderdi.
benimki temel britanica'ydı, eski, kırmızı kapaklı olanından. zaten yıpranmış olan ciltleri biraz daha kullanıldıkça iyice dökülmeye başlamıştı. ben de çıkan yerlerini evdeki artık kumaşları kesip kaplayarak onarımdan geçirmeye çalışmıştım, * biraz daha kullanılabilir hale gelmişti ve biraz daha kullanmıştım.
sonrasında da attık hepsini, mal gibi.
şayet bir gün büyük kütüphaneye yolum düşerse, kesinlikle temel britanica' nın eski tasarım
kırmızısından olup olmadığını soracağım. ve de göz göze gelmek istediğim birkaç başlık var hatırımda kalan..
Eskiden gazetelerin bu uğurda mücadele verdiği bir ansiklopedi savaşları vardı. 90ların başlarında gazeteler sayesinde ansiklopedi girmeyen ev kalmamıştı. Hiçbir şey yoksa bile açar ansiklopedi okurdun bir merakın olurdu. Sonra ansiklopedinin yerini çanak çömlek furyası aldı gitti. Şimdi ansiklopedisi olan ev neredeyse kalmadı.
A ile başlayıp inat edip z'ye kadar tüm maddeleri okuma inadı buralara kadar getirdi. Üstüne bir de sözlük okuma eklendi. Her bir kelime, madde içinde bir evren barındırıyordu. Beynin hava almasına neden olabilecek şeylerden biridir. Son zamanlarda her kitap, dergi, gazete, yazı da eklenince ama ben tüm bunlara vakit bulamıyorum serzenişine neden olur.