anneyle pazara gitmek

entry130 galeri1
    125.
  1. Tam bir çocukluk travmasıdır.

    Bir de kardeşimi kaybetmiştik *
    6 ...
  2. 126.
  3. biz de beni kaybettik. sonra ben dayak yedim. eğlenceli değildi.
    7 ...
  4. 127.
  5. anneyle pazara gidelim, bir davuk alalım. pazara gidip bir davuk alıp napalım...
    2 ...
  6. 128.
  7. eşinizle pazara gitmek yanında eğlence sayılır.
    alacağı bir demet maydanoz roka vb biraz sebze meyve ama pazarı ilk önce baştan sona gezer, mallara fiyatlara bakar.
    pazarda gördüğü tanıdık arkadaşlarla ayak üstü sohbet muhabbet, sonra tekrar pazarın başına gelir ve alışveriş başlar.
    fiyatları gördün, malları gördün be kadın; daha neyi inceleyeceksin sorgulayacaksın da pazarcılarla bu ne kadar, şu kadar olsa olmaz mı, bu yok mu, bu niye böyle falan gereksiz muhabbetler fiyat düşürme muhabbetine ya sabır çekerek elinde poşetlerle eşin tüm tezgaklara uğraması malları incelemesine katlanmak...
    bir yandan hırsızı uğursuzu tacizcisi cepcisi falan takip etmek eşini sakınmak, eşin pazarcıyla muhabbet tartışmaya girdiğinde eşin yanında olup eşini yalnız olmadığını pazarcıya göstermek...
    pazarcı adam sabahtan akşama kadar yağmur çamur ayaz soğuk sıcak vs altında yüzlerce kişiyle uğraşıyor. adamın ağzından sinirle istemediği söz çıkar başınızı belaya sokar diye eşinizi kontrol altında tutmak ile eşinizin yanında hamallık yapmak...

    bunun için evde ne eksikse semt pazarı kurulmadan 1 gün önce migros sanal marketten veya uğrayıp marketten gerekli olanı eşin "yarın pazar vardı, taze taze alırdık" diye çıkışmasına katlanıp alıyorum.
    pazara çıktığında gözüm kulağım onda oluyor. zaten bir kere telefonu bir kere çantayı çaldırdı ama hala akıllanmadı. bu ülkede hırsızlık uğursuzluk suç değil, bunu anlamıyor.
    marketten aldın diye kafa ütülemesi pazara çıkıldığında yaşanılan stres yanında espri kalıyor.
    0 ...
  8. 129.
  9. tüm domatesleri eller ve her peynirin tadına bakar .
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük