hepimizin muzdarip olduğu konulardan birisidir. tüm evlatlar muhakkak kendilerine ait bir eşyayı en az ayda 1 kere kaybeder ve anneyle aşağıdakine benzer şekilde bir diyaloğa girer:
+ anne yaa geçen gün aldığım pembe t-shirt'ümü bulamıyorum nerde?
- orda!
+ anne orası neresi yaa?
- allah seni bildiği gibi yapsın kızım, bıktım senin eşyalarından. allah şu canımı alsa da hepinizden kurtulsam vıdıvıdı... al işte burda!
+ seviyorum senii. *
+ anne flash diskimi gördün mü?
- o ne be?
+ hani şu yeşil şeyler var ya, bilgisayara takılıyor. üstünde 2 gb yazar hatta... falan filan
- ne bileyim ben, koyduğun yerdedir
+ höh?
+ anne mor çorabım nerde, bulamıyorum.
- nerde bıraktıysan ordadır. (bkz: standart cevap)
+ aa evet bak bu aklıma gelmemişti, sağol.
- terlik geliyo terlik!
- anne gri hırkam nerde?
+ nereye attıysan ordadır.
- ama sen yıkayıp koyuyosun.
+ ben dürüp dolabına koyuyorum.
- e ama yok işte.
+ tamam geliyorum bulursam döverim!
- tamam neyse boşver, gerek yok.
+ anneeaaaa montumu bulamıyorum ya
- nereye koyduysan oradadır
+ koyduğum yerde yok napim yani halla halla
- bıktım senin götünü toplamaktan her yer her yerde bıktım senden de babandan da bik bik
+ ya anne bul da sen tamam toplıycam bundan sonra odamı
- hep aynı laflar hep... al bak buradaymış doğru dürüst bakmıyosun ki
+ aaa ben bakmıştım ama buraya
- (içinden mır mır bir şeyler der) bakmamışsın demek ki
-anne baklavalar ne oldu?
+bitti onlar
-nasıl yani? bir tepsi baklava bitti mi?
+bitti kızım, herkese baklava ikram ettik, misafirlere ancak denk geldi, bende biraz yedim. (biraz yarım tepsi baklava)
-afiyet olsun anne, iki tane ayıramadın mı? şeker hastası olacaksın ondan korkuyorum annecim
tatlı sevmeyen biri olarak canınız bayram sonunda iki tane baklava ister, kayıptır baklavalar.