ataerkil bir toplum olduğumuz için aile içinde her ne kadar maddi durumlar kötüye gitse de annenin çalışmasına izin vermeyen babayı bu hareketinde haklı çıkaracak olan, yaşayan evladın yüreklerini burkup, annenin hangi arayışlara girdiğini apaçık gösteren ve hani nerde o eski namusuyla para kazanıp 1 ekmeği bölüp kardeşlere paylaştıran anne diyeceğiniz alnı artık kara bir lekeye bulanmış, ruhu petrol karası olan anneyi hususi lüks bir araçtan inerken görmektir.
evin maddi durumları kötüye gidiyordur. siz ise yaşınız ufak olduğundan dolayı çalışamıyorsunuzdur. ortaokuldasınızdır, eve gelince kız kardeşiniz ve annenizle oturur dersinizi çalışırsınız. eve girer girmez önlüğünüzü fırlatıp ders çalıştıktan sonra annenizin yaptığı salçalı ekmekleri yersiniz. bir gün komşularınızdan nadide teyze sizde otururken, nadide teyzenin kocası nadir amcanın patronunun yanına bir temizlikçi ihtiyacı olduğunun ve nadide teyzenin annenizi söylediğinin muhabbetine tanık olursunuz. sevinirsiniz, artık eve gelince rahatça 31 çekebilecek, çikolatalar yiyebilecek ve kız kardeşinizi rahatça dövebileceksinizdir.
o gece babanız fabrikadaki işinden çıkıp gelince anneniz beeey diye konuya giriş yaparak konuyu anlatır. babanız da evin ihtiyaçlarına zor yetiştiğinden izin vermek mecburiyetinde kalır. anneniz pazartesi iş başı yapar, size de tembih eder kız bacına sahip ol evin erkeğisin der. siz de kabul edersiniz. anneniz pazartesi, salı derken günden güne daha bakımlı bir hale gelir. ve ahlaksız gibi pantolon giymeye başlar.
para kazandığından dolayı babanız da pek ses çıkartamamış, annenizin sesi yüksek çıkmaya başlamıştır. bir gün okuldan çıkmış arkadaşlarınızla berabersinizdir. hepinizin üstünde önlük olduğundan anneniz o siyah lüks hususi arabanın içinden sizi tanıyamamıştır ama siz görmüşsünüzdür.
anneniz sokağın başında simsiyah bir jipin içinden adımını atar. şoför koltuğunun yanından inerken topuklu ayakkabılarının sesini duyarsınız. saçları boyalı, dar bir dekolteli badi vardır üstünde. havasından geçilmiyordur.
patronu ona selam verir eliyle. anneniz patronun metresi olmuştur muhtemelen. evine kadar bırakıyordur. muhtemelen patronu annenizin aklını çelmiş ve işyerinde annenizle cinsel ilişkiye girmiş ve biraz da para verip bakım yaptırmıştır.
anneniz hayat kadınından farksız, hüngür hüngür ağlamaktasınızdır. babanıza olayı anlatırsınız sessiz sakin. babanız da o gece annenizi bıçaklayarak öldürür.
artık alnı lekeli, orospu bir anneye sahip değilsinizdir ve bir ömür alnınızdaki bembeyazlıkla rahat bir ömür yaşayabileceksinizdir. okulu bırakıp işe girer ve kız kardeşinize bakarsınız babanız hapisteyken...
her çalışan garibanı orospu sanan, eski türk filmlerinin fazlasıyla etkisinde kalmış, hatta ve hatta belki bu olayı gerçekten yaşadığı için herkesi öyle sanan bir boş adam hikayesi.
eski türk filmlerinin en kabus temalarından biridir. gülüşürler falan.. sonunda birileri ölür. çünkü tabiat böylesi dengesizlikleri hiç affetmez.
ama günümüzde aynı etkiyi yapmıyor sanıyorum. çünkü amerikan filmlerince yeterince eğitildik:
- böyle bir durumla karşılaşırsak, hakkında kötü düşünmememiz gerektiği...
- bunun makul bir açıklamasının olabileceği...
- en küçük bir şüpheye bile hakkımızın olmadığı...
- namusun zaten aranan yerde değil, kimbilir nerde olduğu...
dur ya, adamlar anamızı bellemiş zaten, lüks jip'e falan gerek kalmamış!
hususi ne lan, hususi ne. şu başlıkların içinde ki bir kelime beni gülme krizine sokmaya yetiyor. kızını bara falan yollayan baba vardı. o falan beni baya idare etti. en yakın psikiyatra başvuruyorum.
