önce gider pazarı baştan başa dolanırsınız hiç bir şey almadan sonra anneniz en uygun fiyatı belirlemiştir kafasında sonra gidip ordan domatesinizi,biberinizi.. alır gelirsiniz.
pazartesi ve cuma dert çeken yazardır.
annesi kabe misali pazarı 33 kere döner. poşetler yazarın elinde kalır, elleri su toplar, sesini çıkaramaz, konuşursa da sus markette çürük oluyor hep cevabını duyar.
annesine eşya taşıtmıcam diye gerekirse bir kolunu feda eden evlattır.eve dönene kadar asıl şikayeti poşetlerin ağırlığı değil poşet saplarının ele yaptığı baskıdır.o poşet sapı toplanır keser adamın elini...
pazar, pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi, sosyete, pazar pazarı dahil olmak üzere bütün pazarlari anasiyla gezen sözlük yazarlarıdir. insan tekine dayanamiyo.
Anne şurada da domates var niye o kadar gidiyoruz desen de olmaz gidersiniz niye hilmi amca kaç yıllık pazarcıdır domates hep ondan alınmıştır havuç harun abiden alınacaktır bu böyledir.
Tanım: poşet taşımak için giden yazardır. annesi onu karnında taşımış o da yetmemiş hala başının üstünde taşımaya devam eden yüreğinde taşıyan taşıyacak olan annesine 2 poşet taşıdığı için söylenmeyecek yazardır.
