annenin kırk yılda bir komşuya oturmaya gitmesi, her gitiginde ikram edilen boğaca börek kek vs. onları çocuklar evde aç diyerek eve götürmesi. bunu hala yapar ki bizim yaşlar: 22 24 25 *
fakirlikle alakası olmayan, annenin evladına olan aşırı sevgisini ve evladını doyurma iç güdüsünü gösterir. ben yemeden annem de yemez, hep önce beni düşünür benim doymamı bekler bu yaşıma kadar. ben tok yatiyim diye kaç gece aç uyumuştur ama bana ben yedim demiştir canım annem, hakkını ödeyemem kimse ödeyemez.
Sevgi ve merhamet noktasında dünyada nirvanaya ulaşan varlığın yaptığı olağan eylemdir. Sebebi genellikle çocuğunun boğazından geçmeyen şeyin kendisi içinde keyif vermediği gibi bildiğin vicdan azabı çekmesindendir.
görünüşte basit bir eylem/davranış olsa da aslında çocuğuna karşı duyduğu ve hissettiği merhametin, sevginin, fedakarlığın, aklınıza hangi iyi hisler varsa o insancıl duyguların temsilidir.
o bizsiz bir kuru soğanı boğazından geçirmezken, bizler ise sanki yediğimiz annemize yarayacakmışçasına onu düşünmeyiz.
bir minik pasta olsa dahi alıp da karşılıklı yemeyi düşünmeyiz.
ama sevgili için pahalı pahalı şeyler yemeyi, giyinmeyi, içmeyi çok severiz, di mi?
bir annenin ne kadar fedakar olduğunun göstergesidir. bu yüzden milletimizce anneler kutsaldır. allah bu yüzden onların ayaklarının altına cenneti ihsan etmiştir.
ancak bir annenin yapabileceği davranış şöyle düşünün dışarıda yediğiniz içtiğiniz şeyleri hangisini yerken ulen bunu burda yemeyeyimde eve götüreyim hep beraber yeriz dedik ki? kendi nefsimiz olunca hiç kimse gözümüze görünmez ama annemiz dışarıda kendisine ikram edilen şeyi annelik içgüdüsüyle eve getiriyorsa o annenin elini öpün bir dediğini iki etmeyin kendinizi tekrar bir kontrol edin.
ikram edilen şeyi eve getirmesinin de fakirlikle bir ilgisi yoktur. çünkü o eli öpülesi ayağına paspas olunası anne eğer o getirileni yerse içesinde bir ukde kalacaktır. lütfen annelerin kıymetini bilelim bugün annemize sarılmazsak yarın toprağına sarılırız.