yaşanmıştır.birgün arkadaşlarla çaybahçesinde oturduk okey oynuyoruz.bütün masalar dolu ve herkes kendini okeye vermiş deli gibi okey oynuyor.bir yerden bir ses yükseldi
-ezgii hadi gel, eve gidiyoruzz!!(en yüksek tonla)herkes bi anda kafaları bana çevirdi.bende;
-tamam anneee geliyorum!o anda o kadar kötü olmuştum ki anlatmam.gerçekten kötü durumlar bunlar.
bozulan hiç bir yiyeceği atmaması, anne bu bozulmuş at şunu diyince kavga etmesi atmaya kıyamadığı bozuk yiyecekleri yiyip hasta olması sonrada siz bana hiç bakmıyonuz diye feryat etmesi.
haftada bir kez tereği döküp bu kızartmalar yüzünden oluyor demesi ama evde patates bulunmaması
banyoyu ilaçlaması ve hep sen pisletiyorsun demesi
dişlerini fırçaladıktan 10 dakika sonra dişlerini fırçaladın mı demesi , ne yaparsan yap lafından geri dönmemesi
yemek yerken sizi izlemesi ve keyif alması(ne oluyor ya!)
bacaklarını hissetmeyene kadar ev işi yapması sonra evi çok kirletiyorsun yoruluyorum demesi
yemekleri hep tuzsuz veya çok tuzlu yapması
vejeteryan olan çocuklarını kanser olursun diye tehdit etmesi
denize gittiğimizde 7.2 dakika yüzüp çıkmaları , sizin 8 saat boyunca 1 saat güneşlenmiş olmanız geri kalanında yüzmeniz fakat annenizin çok yoruldum demesi
ayakkabıları al demesi
35 kiloluk poşetleri 3 kilometre taşıyıp kapının önünde al bunları mutfağa kötüremem demesi
giysi dolabınında kaybolabilme potalsiyelin olması fakat hiç giysim yok demesi
30 çift ayakkabıyı az bulması
gece yarısı fstık kafalı badem kafalı oğlum diye sizi sevmesi
her banyodan çıkışınızda iyi kurulan demesi
sabah odaya girip topla burayı demesi , sizin ayaa kalkmanız ama annenizin oda toplamaya başladığını görmeniz , yardım etme isteği sonucunda sen yapamazsın denmesi
dpndurmanın buzlukta 3 hafta kalması , 3 hafta sununda annecik dondurma yemek istediğinde niye yedin dondurmanıın hepsini yeni almıştık denmesi
ekşimiz yemeğe çocuğunun ölümü kadar üzülmesi
her tuvalete girişinde kapağı kaldır demesi(sanki kapalıyken yapıyorum üstünüe [ne komik olurdu] gibi tepki vermesi)
televizyonda izlediğin dizileri(heroes, two and the half man , simpsons , family guy, dexter ....) kültürümüze uymuyor, çok kanlı vs. sebeplerle izletmemesi annelerin garip huylarındandır.
sevdiği dizi reklama girdiginde, başka kanal açılırsa "açsana yaa" diye çocuk gibi bagırır bu yaratıklar.anne daha yeni reklama girdi en az 15 dk sı var dendiginde de "olsun ya başını kaçırırsam" diye de cevap verir üstelik...
çok takıntılı olmak evden cıkmadan ocağı açık unuttum diye kapıyı yeniden açmak ocagı kontrol edip kapıyı kilitlerken ay fişi çekmedim diyerek yeniden kapıyı açıp kontrol etmek. en son evden cıkarken anahtarı merdivende unutup ayrılmak.
sen tam ayakkabılarını alıp, kapıdan çıkacaksındır ki annen mutfaktan gelir 'kızım dikkat et zaman kötü.daha bugün şu programda şu oldu....' diye devam eden her gün yaptığı konuşmasını yapar.sanki bütün kötü adamlar senin dışarı adım atmanı bekliyormuş üstelik annene de söylemişler gibi, annen evhamlanır.her anne yapar bunu.fakat bir de iyi yanı vardır bu durumun; her nasihattaki örnek gün gün değiştiğinden o sabah programında o gün ne olduğunu izlemeden bilirsiniz.
+anne öss 315 yaptım
-eda kaçtı yaptı bakayim
+(gururla)300
-hakkımız emeklerimiz boşuna gitti!!
+anne ya ne oldu daha yüksek işte??!
-sen eda'yla nerdeyse aynı yapmışsın selda halanın bile oğlu 310 yapmıs
-yazık olsun sana
+anne offf
süpriz yumurta oyuncaklarından kolleksiyon yapması."daha küçük onlar kaybederler kırarlar bu güzelim şeyleri" demesi..ara ara çıkarıp gözetim altında bizle birlikte oynaması.
dağınık olan kızlarının odalarını kamera kaydına alıp "damat adaylarına ve ailelerine plazmada göztericem bunlarııııııı! evde kalcaksınıııııııız!" diye tehdit ettikten sonra üstüne bir de nuri alço misali "nihohahahahahaha!" diye kahkaha atması.
benim anacuğum, öyle çok fazla garip huylara sahip değildir hani.
ama gelgör günde 3-4 fincan tane türk kahvesi içer. bu 'gariplik' midir? daha ötesi bir 'huy' mudur? bilemem , ama böyle bir davranışı vardır annemin.
yıllardan beridir, okula, işe, gezmeye giderken evde kahvenin kalıp kalmadığını takip etmişizdir. onsuz yapamaz çünkü.
lakin, o kadar kahve içer bir günden bir güne 'çarpıntı yaptı' 'uykum kaçtı' dememiştir.
sanıyorum ki, kahvenin bu tip yan etkileri yok.
eğer ki yararlı bir takım özelliği varsa kahvenin; bu kadıncağızın başına talih kuşu konmuş olacaktır.
sabah işe gidip akşam eve döndüğümde odama saksı içerisinde kocaman bir bitki koyması ve benimde rahatsız olup gelir gelmez bu bitkiyi başka odaya koymam ertesi gün yine odamda bulmam ve yine başka bir odaya koymam ve hararetli kavgalar eşliğinde bu kısır döngünün yıllarca sürmesi ve bitkinin ( bitki dediğime bakmayın kocaman ağaç saksı içinde ekosistem) özgür yaşam alanımı işgal etmesinin sebebinin diğer odada güneş ışınlarından net bir şekilde faydalanamayışını göstermesi.
okuma masamın altına koyduğum paspası istinasız hergün alıp balkona koyması neden bunu yapıyorsun dediğimde balkonun güzel gözükmüyor demesi.
gece yarısı kalkıp uyandırıncaya kadar uyuyormusun diye sorması.
