Hayattan soğutur. Kendinizi, hayatı sorumlu tutarsınız. Melul melul kedi gibi annenizin gozlerinin içine bakarsınız. içinizde şefkat duygusu kabarır. Anneye karsı her zaman böyle olmayıp, sadece ağladığında bu hisleri yaşadığınızı fark edip kendinizi suçlarsınız. Eğer anneyi ağlatan baba ise babanıza saldırmanız muhtemeldir. Kısacası Konu anne olunca hassaslaşmanın dibine vurursunuz.
intihar etmesini engelledigimde agladiydi en son. tokadi gecirmistim icim gide gide. kotudur anne aglamasi. miniza kosa da anadir o . ic parcalanir aglatani silkmek istersiniz.
gerçekten ağlıyorsa eli ayağına dolaşır insanın. ne yapacağını bilemez ama bazende numaradan ağlamışlıkları vardır. sen beni hiç dinlemiyorsun enden böyle oldun sen diye diye..
Bazen hatta sık sık onlara kızmış dahi olsak dünyadaki hiçbirşeye değmeyecek ağlamadır. Ağlatmayın oğlum annenizi, ağlatan varsa da engel olun. Sizi o doğurdu bir başkası değil.
Berbat bir şeydir. Ağlamasına sebep veren her şeyi yok etmek istersin lakin elinden bir şey gelmez. Oturup sende onunla ağlarsın. Yanında olduğunu görmesini istersin. Bu biraz da olsun rahatlatır anneyi.
en kötüsü de babanızın gözünüzün önünde ağlatmasıdır annenizi, elinizden bir şey gelmez kaçar sessizce siz de ağlarsınız, benim gibi. duymamak için kulaklarınızı kapatırsınız, içinizde çoktan duymuşsunuzdur zaten çığlıkları. ve o günden sonra nefretinizdir babanız. baba. ne kadar uzak bir kelime bana.
Ah annem senin aglaman beni bitirdi, babamla girdigin sözlü tartışmalardan sonra yanıma gelir ağlardın, çok acı çektin, çok sıkıntı çektin, seni hiç bir zaman üzmek istemedim ben, şimdi yoksun nasıl arıyorum seni be anne...
Sabah sabah olan şey. Elimden tek gelen şey sarılmak oluyor bide ağlamamak için kendimi tutmak. Bu gün kötü bir gün bugün çok karanlık bir gün benim için.