Çocukluk kabuslarım liginde açık ara şampıyon olan sorudur kendisi. Babamın iş arkadaşlarıyla karşılaşmamak için babamın ofisine gitmeme nedenimdi bir zamanlar. Annemin altın günlerinden kaçma nedenim de aynıydı. Bunun gibi bir soru daha vardı, entry mi bu soruyla sonlandırıyorum.
'Bir kilo demir mi daha ağır, bir kilo pamuk mu?'
bir de bunun "bizimle gelir misin, bizim kızımız ol" versiyonu vardır ki çocukta psikolojik hasar bırakır. misafirliğinizi bilin, çocuğu sevicem derken akli dengesiyle oynamayın!
çocuklara sorulan en zor soru. bir fıkra yazayım içimden geldi.
adamın birisi soğanı aşırı derecede çok seviyormuş okadar çok seviyormuşki hiçbir şeyi soğana değişmezmiş.
birgün bir arkadaşı adamı köşeye sıkıştırmak için sorar.
-soğanımı daha çok seversin yoksa çocuğunumu?
adam biraz düşünür soğanı seviyor ama bunu söylemekte zorlanır sonra kararını verir.
-soğanı daha çok seviyorum der.
arkadaşı adamı daha çok köşeye sıkıştırmak için bir soru daha sorar.
-soğanımı çok seviyorsun yoksa eşinimi?
adam biraz kızarır biraz terler derki:
-hanım duymasın ama soğanı daha çok severim.
arkadaşı durmaz bir soru daha sorar.
-peki soğanımı çok seviyorsun yoksa peygamberimi?
adam soru karşısında çok şaşırır bir yanda hiçbir şeye değiştirmediği soğan diğer tarafta peygamber. ne söyleyeceğini şaşırır ve arkadaşına yakınır.
-yahu sen nasıl bir arkadaşsınki beni iki mübarek arasında seçim yapmak zorunda bırakıyorsun..
var olan en salakça sorulardan biri. hele bir de sevgilinin, "babanı mı daha çok seviyorsun beni mi" gibi bir sorusu olabiliyor ki, o daha bir takdire şayan!...
cocukken bana defalarca sorulmus olan illet sorudur. ancak cogu cocuga halalari veya uzak akrabalari tarafindan sorulmus olacakki; akli erenler ikisini birden seviyorum der, ama daha kucuk olanlar ise annemi der ve odasina kacar **.
+beni mi daha çok seviyorsun babanı mı?
-beni mi daha çok seviyorsun ablamı mı?
+...
-dur bi dakka adaletsiz oldu...
+!?!(sol kaş havaya kaldırılıp 2 derece sola kafa çevrilir)
-anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı?
+bizden geçti artık oğğlum.
-babamı da seviyorum. seni de...
+babanı önce söyledin onu dahamı çok seviyosun...
-ben bizi seviyorum...
+oğğlum.
-anne... anneciim..
+koş bi bardak su getir.
-...
+konuşmanın başında ki dumurun öcünü alıyosun di mi?
-bin bizi siviyirim.[kahkaha]
+...
çocukluğun en zor, en gergin anlarından birisidir işte bu soru. hele sorulduğunda hem anne hem baba yanındaysa daha da zordur. bir annenin bir de babanın gözünün içine bakarsın. cevap verirsin ikisini de diye. ama soruyu soran ibne tatmin olmaz. hayır der ikisinden birini illa ki söyleyeceksin. neyse annem diyim de bari babam çok da sallamaz heralde diye düşünürsün. ama babanın da biraz olsun burulduğunu görürsün, zordur.. zor..
ebemi.
en nefret edilen sorudur bu.
hele de anneniz ve babanız boşanmışsa. vereceğiniz cevaba göre yargılarlar sizi. bir de "ikisini de" cevabını kabul etmeyip diretirler.
çocuk içinden geldiği gibi "annemi seviyorum" diyemez...
o zaman baba üzülür, akrabalar trip atar, babanın tarafını tutanlar sizi aşağılar...
annenin yanında "babamı seviyorum" DA OLMAZ, orda da nankör gözüyşe bakarlar...