a: oğlum kendine bakamıyon oralarda süt al iç sigarayı bastırır
m: bakıyorum annem merak etmeyin
a: yok yok bakamıyon dışarda yeme fazla evde yapın yiyin
m: öyle yapıoz zaten anne
a: üşütme de bak sesin bi garip geliyo
m: yok anne burda da ısındı havalar üşümüyorum
a: olsun yatarken iki kat yorgan ser
m: tamam anne
a: paranı dikkatli harca bak aç kalma sonra ütünün fişi karpuzun kabuğu elmanın sapı ...
m: tamam anne
saat 22.00. evden içeri girersiniz.
-kim bıraktı seni?
+ben kendim geldim anne.
-nasıl geldin peki tek başına?
+otobüse bindim, indim ve yürüdüm anne.
-tek gelebildin mi?
+anne biliyor musun iki adet ayağım var benim ve görüyorsun ki burdayım. üstelik gayet merkezi bir yerde oturuyoruz.
-tek gelemezsin sen böyle. bir daha biri bıraksın seni.
+geldim ben aslında ama... iyi geceler anne.
-bana laf sokma! anneye laf sokulmaz!
efendim, size behzat ç. de ki harun' un annesinin yaptıkları sadece film olarak görünebilir. vesikalık, boy, profil fotograflarıyla kız beğendirmeye kalkması mizah olarak da görülebilir. size bunun bir numara büyüğünü söyleyeyim o zaman.
annem, beni evlendirmek istiyor ya. işte benim canım annem, kendi dijital fotograf makinasıyla çektiklerini benim mail adresime atıyor. resmin altında da yaş, özellik, dıdının kızı falan filan yazıyor. her mailin altında da aynı laflar. ''mürivetini göremeyecek miyim ben.''
yemin ederim spam mail olarak işaretlerim anne seni.
Biryerin ağrıdığında "üşütmüşsündür.incecik çıkıyorsun,hastalık havası bunlar kızım/oğlum.içine falinada giymiyorsun hep ondan ağrıyor"
ikinci olarak bir kez telefonu duymazsan "o telefonu boşuna mı aldık? arkadaşların arayınca duyarsın hemen..."
Bir de sigara içtiğinden şüpelendiyse yandın sürekli bir dedektif peşinde dolaşır.
ısrarla odanızı eşyalarınızı toplarlar ve birşey kayıp olduğunda suçlusu olarak sizi ilan ederler. hem toplayıp hem kaldırdığı yeri unutup hem insanı sözleriyle yerden yere vurabilen tipler.
annelerdeki inanılmaz mantık hataları bir numaralı örnek:
çarşıya ineceğim, tabi ki ayakkabılarımı giyinmek için kapıyı açmam lazım ( mart ayı) ve kapıyı açtım ayakkabılarımı giyiniyorum. ( kapıyı açtıktan 4-5 saniye sonra)
+oğğluuuuummmm ! kapıyı kapat ev soğuyor.
- !'^!%!!'^ anne daha yeni açtım ya.
+kapat şu kapıyı soğuyor ev.
- ?!'^!'! anne pencere neden açık ?
+evi havalandırıyorum.
- ???? *
allah eksik etmesin. Olsun da mantık hataları yapsın, biz o hatalarla büyüdük ve o hatalarla sevdik.
Ayrıca bazen tartışma anında yapılan bir mantık hatası ile yüzünde bir tebessüm belirir ve anneye; "o nasıl oluyo" dersin.
Mantık dedin de aklıma mantı geldi. Bak işte o konuda şaşmaz.
ev hanımlarında çok görülür bu. sebebi evde olmalarıdır. realite batıcı bir şeydir. toplum içinde sürekli olmak, çalışmak vs. nasırlaştırıcı bir etmene sahiptir. nasırlaşmış bölgede batma hissi olmaz.
ilerleyen zamanla beraber yaş kompleksinin tavan yaptığı dönemlerde kendisini arkadaş çevrenize ablanız olarak tanıtıp acaba yediler mi deyü sonradan ağzınızı aramaya çalışması... arkadaşlarımın annemin hevesini kırmamak için inanmış gibi yapması... annemin burdan aldığı gazla ertesi gün kıyafetlerimin içine girmeye çalışması....
artık kırıklarımdan sıkılan valide hanımla aramızda geçen kısa ve öz konuşma.
-oğlum kızları kandırma bak sonra iyi tanımazlar seni
+ne alaka valide hanım kimseyi kandırdığım yok
-yeliz geçen gün geldi seni ayçayla görmüş ama şimdi de hazal çıktı ne oluyor böyle
+hazalı çok seviyorum anne
-sen yelizi de çok seviyodun
+...
-ayşe teyzenin kızı züleyha çok iyi ve güzel kız onla bi tanışsan diyorum
+anne hastam bekliyor ben çıktım hadi
-üstüne bir şeyler al üşütürsün arabada klima milima
+tamaamm
-hazala selam söyleee
anlaşılmaz ironiler yapmaları.
anne: tamam tamam ne halin varsa gör. istemiyorum, çözme test falan. çık dışarı çık çık çık!
(ergen kapıya yönelir sokağa çıkmak üzere)
anne: hah fırsatını buldun kaç hemen sokağa!
aslında ergenden beklediği cevap; "aaa anne ne demek anladım ben seni aslında otur ders çalış diyorsun. ne sokağı ben test çözücem anne. kurabiye ve süt var mı?" şeklindedir.