- bu bilgisayarın başından da az kalkın be. biz küçükken oturup annemizle babamızla konuşurduk.
15 dk sonra:
- freecell den sıkıldım. bana solitaire öğret. **
+annem beni bu eve hizmetçi olayım diye mi doğurmuş bilmem ki?
+benim çilelerim, şu odanın haline bak!!!
+siz evlenin bakın evinize gelince nasıl dağıtcam etrafı, kaloriferin üzerine elma çöplerini koyup kurutucam, eşofmanı köpek boku gibi ayağımdan çıkarıp öyle yere bırakıcam, pnarrr şunu getir pnarrr bunu getir diye basbas bağrıcam, bardakları kullanıp kullanıp tezgahın üzerine dizicem, çocuklarınızın eline kalem verip "çiz çocuğum duvarları" diycem görün siz!!! *
- oglum biraz borc versene gune gidecem, baban da para bırakmamıs... soz aksam babandan alıp vericem borcumu.
+ mubarek bi kadın olarak yalan soylemeye utanmıyor musun? ***** *
-anne hebereguberemi gördün mü?
-görmedim. en son nereye koyduysan ordadır.
-anne onu ben de biliyorum. ama bulamadım ki sana soruyorum.
-aman ne biliyim. hem hizmetçi gibi kullanırlar, hem de azarlarlar böyle.
"dosyan kabardı senin!" artık küçükken gözümü ne kadar korkutmuş ki embesil gibi elimle o dosyanın büyüklüğünü hesaplar duruma gelmiştim. neyse ki komşumuz adile teyzemin bu rezil hareketimi görmesi ve anneme anlatmasıyla annem biraz daha yumuşamış bir daha dosya lafı etmemiştir.*