özlenen kokudur.. sabaha güne süt kokusu ile uyanmanın kokusudur.. sana özel hazırlanan sebze kızartmasının kokusudur.. o ev nedendir bilinmez, eşsiz bir huzur kokar.. şimdilerde olsa, en çok sığınmak isteyeceğiniz.. deliler gibi özlediğiniz..
annane evi bambaşkadır. duvarları bembeyaz kireçle sıvalıdır. bembeyaz nur yüzlü annaneniz bizzat her yaz kendi elleriyle evinin duvarlarını kireçle sıvamaktadır. o yüzden evden içeri ayağınızı atar atmaz kirecin o temiz kokusunu mutlaka duyarsınız. bahçesinde renk renk begonyalar vardır. bir tarafta da fesleğenler. o yüzdendir ki annanenizin elleri her daim fesleğen kokar. o muhterem elleri öptükçe öpesiniz gelir. her gittiğinizde masada kızartılmış ekmek üzerinde gül/ayva reçeli sizi bekler. yemeye doyamazsınız. gece yattığınız o tertemiz çarşaflar daima nafftalin kokar; ama o naftalin başkadır, kokusundan genziniz yanmaz,daha bir içinize çekesiniz gelir. dolabınızı her yerleştiğinizde lavanta kokusu duyulur. öyle güzeldir ki annane evi kokusu geri dönmek istemezsiniz. en büyük huzuru o küçücük ama içi maneviyatla, anılarla dolu evde hissedersiniz. lavanta kokusunda, gül reçelinin tadında...
(bkz: kilotlu çorap futbolu)
rıdvanları,metinleri,baba hakkıları yetiştiren o güzelim evde bize eşlik eden kokudur..çorabı taburenın altına yumuşak bir plaseyle her bırakışımızda bu koku vardır.
evinde hissettiren kokudur,güven duygusunun burun reseptörlerimizdeki kesifleşmiş tezahürüdür.