anne: bırak şu telefonu artık yüzünü görelim.
oğul: ya anne çok önemli bişe konuşuyoruz.
anne: e bütün gün okulda berabersiniz konuşsaydınız.
oğul: aynı şey değil.
anne: kim bu çocuk?
oğul: sanki tanıyacaksın!
anne: ben tanırım söyle sen.
oğul: off anne ya.
anne: anneye oflama.
148cmlik annenin yanında pazarda uzun boylu bir kadın geçer...
-kadınlara bak at gibi yürüyorlar valla
+olsun sen de at gibisin annecim
-hadi be!
+midillisin sen...
sınavlardan sonra eve dönmüşsündür. yorgun, bitkin ve açsındır.
evin kapısından içeri girdiğin an mistik elmalı pasta, poaça, börek, çörek, yaş pasta, çay ve kısır kokusunu alırsın.
aradan baharat ve nar ekşisi kokularıda gelir. sevinirsin " anam kurbanın olam ! " dersin..
lakin, durum sadece senden ibaret değildir.
+oğlum ! zürafam gel buraya !
- efendim an---- ney ?!
+altın günümüz vardı bugün oğlum, tam zamanında geldin, gel gel bir sarılayım sana.
( gün arkadaşları başlar vıdı vıdı konuşmaya. )
* biz senin doğduğun günü biliriz bee.
*2 : peh küçücüktü, yanımızda donla gezerdi şimdi koskoca erkek olmuş.
( teyze kritik vuruşlar yapıyorsun. )
*3 : kız arkadaşın var mı, kız arkadaşın ?!
- ben bi gideyim.
*topluca : utandı, utandıııı.
+utanmaz benim zürafam, nereye gidiyorsun kerata gel buraya.
-anne gözünü seveyim bırak beni, ben geri dönüyorum yurda.
+kısır var kısır, otur şuraya bol nar ekşili.
*4 : ne çabuk unuttun sana kahvaltı hazırladığımız günleri. okuldan kaçardın, " anama söylemeyin n'olur ! " diye yalvarırdında akşama kadar gezdirirdik seni, beslerdik felan.
+zürafa doğru mu bunlar ?!
-y-yok anne. arada bir belki hani.
+git odana çabuk, hesaplaşıcaz seninle.
-anne, gençtim, cahildim, toydum.
+kes çeneni ve git.
-yaktın beni fikriye teyze, yaktın.
*4 : ne günlerdi be çocukken beyza ile aynı beşiğe yatırırdık seni.
-tabanca yok mu tabanca, anne ben odama gitmiyor muyum ?!
Yaz döneminde anne 2-3 aylığına işten ayrılmış evde dinlenmekte ve işlerini halletmektedir. Oğul bir sabah işe giderken kendisine sürekli uyarılarda bulunan annesine takılmak ister:
-Tosun: Anne ya sen böyle evde çok sıkılmaya başladın bence. Sana bir hayvan alalım onla ilgilen gün içinde hem zaman geçer.
-Anne: Yok oğlum sağolasın. Benim evde ilgileneceğim 2 tane hayvan var zaten onlar yeterince zamanımı alıyor
-Tosun: Saygılar anne. Akşam görüşürüz.
-Anne: Güle güle evladım.
7 yaşındaki berk ve annesi arasında geçen diyalog:
Annecimm ilerde Japonya'ya okumaya gidersem yanımda gelir misin?
-Tabi ki oğluşumm
*Peki anne asker olunca ?
-Ben de gönüllü asker olurum oğlumm
*Anne ben evlenince sen nerde yaşicaksın ?
-Aynı apartmanda yaşarız yavrum.
*Anneeee ben senle evlenicem o zaman ühühüüüü....
hayatımın en aylak dönemlerinde annemle esra erol u izlerken kapalı bir bağyan talibini beklemekte. bu arada anne oğlunun kız arkadaşını hiç görmediğinden merakla sormaktadır.
- oğlum kız arkadaşın buna mı benziyor
- nasıl anne anlamadım?
- kapalı mı yani
- sokakta gezenlere göre kapalı anne.
- oğlum başı kapalı mı
- yok anne
- peki bu kıza benziyor mu?
- anne kapalıyken bunların hepsi birbirine benziyor.
- senle de 2 kelime konuşulmuyor kimlere çekmişin böyle. saman altından su yürüten cinstensin.
- he anne.
+ ben denize gidiyorum anne.
- oğlum uzak dur şu meymenetsizden.
+ yok anne denize yüzmeye
- oğlum fazla suda kalıpta hasta olma
canım anam hep muhalefet hep muhalefet. ellerinden öpüyorum.