sigara paketlerinin içinden kartvizit çıktığı dönem. annemin winston paketini açması ve kartvizit'e anlam verememesiyle başlar.
annem: bu ne neki
renksiz captain: zıvana
annem: oda neki..
herkese renkli günler
+kahve yapayım mı sana? kahvaltıdan sonra iyi gider ımmm..
-hadi yap o zaman.
+kızlarında gelmedi bak bayram ziyaretine kaldın tek başına nihahahha.
-işleri varmış!!! haber verdiler bana sen karışma hem!!!
+bak en hayırlı evladın benim.. nihahahha
-çok hayırlısın canım!!1 evlenince görücem seni!!!!
+al hadi iç kahveni.
-söz kahvelerini de içmek nasip olur inş.
+amin.
-gerçi bu gidişle evde kalıcan galiba. nihahahaha.
Edirne'de finaller bitmiş, mutlulukla beyazıt'tan nargile tütünü alınmış, bilgisayar masasının üstüne konulmuş, birkaç ay sonra içilecek güzel nargilelerin hayaliyle üniversite hayatına geri dönülür, dönüş zamanı gelir, Odada tütün yok. Sohbet başlar.
a: anne
e: evlat
e: Anne, benim beyazıt'tan aldığım tütün nerde ? Bilgisayar masasının üstüne koymuştum.
a: O tütün müydü ?
e: Ne zannetmiştin anne ?
a: Üzerinde arapça bir şeyler yazıyordu. Ben de onu hurma ezmesi zannettim.Dolaba koydum, birkaç hafta öyle kaldı.
e: Eee sonra ?..
a: Canım tatlı çekti. Sonra paketi açıp, nerdeyse yarısını yedim. 'Sen nasıl şeylere para harcıyorsun' diye az kulağını çınlatmadım..
e: Anne, onu nargilede içerken bile sert. Sen nasıl yiyebildin ya !... Yedikten sonra ne oldu ?
a: Hurma ezmesinin tadı bir hafta damağımda kaldı. Ne yediysem geçmedi.
Sohbetin bu kısmından sonra, ben kahkaha krizinden kendimi kaybetmiştim. Daha sonra durumu öğrenen aile bireyleriyle topluca koptuk.
Anne gelin adayını getirmiştir eve.
A-Oğlum bak bu bilmemkim bilmemkim.
G.a- Memnun oldum.
M-memnun oldum.
Anne direk konuya girer;
A- artık yaşında geldi oğlum sana güzel bir gelin almak lazım.
M- Al anne arka bahçeye kulübeye bağlarız.*
A- Tabi kızı senin evine götürmek lazım.*
Malup savaşçı oturur tanışır kızla.
Anne + avrupadan men edilmişsiniz?
Asure- Sen ne zaman duydun?
+ Ben duyarım. Her yerde kulağım var benim.
- Anne, bi şey mi içtin sen?
+ Sadece Pınar Şaşal su canım. Demiştim ama ben sana...
- Anne iyi misin?
+ Büyük sözü dinleseydin böyle olmazdı...
- ????
Benden sonra Aziz Yıldırım'ı aradı herhalde ben demiştim demek ve haşlamak için.*
genelde kardeşlerimle benim yaptığımız şeyleri görmesine rağmen bunu soru kipiyle bize yöneltir:
- yine mi tv izliyorsunuz?
- bilgisayarla mı oynuyorsunuz siz?
- kıyafetlerinizi ortaya mı attınız?
ha bir de yapılan işle başka bir iş arasında zaman orantısı kurma durmu var:
- şu tv izlediğiniz zamanda ders çalışsan doktor olurdun doktor.
- ah ah zamanında ders çalışsaydın şimdi böyle gece yarılarına kadar mesaiye kalmazdın.
son olarak:
- ben senin yaşındayken 2 tane çocuğum vardı klişesi.
bir de anneme en büyük darbeyi vurduğum bana sürekli örnek gösterilen komşunun kızı var.
- anneee???
+ efendim???
- hani şu xyz teyzenin qwr kızı vardı ya?
+ eee?
- hani şu okula giderken diz altı etek giyinip saçını ören yıllar önce.
+ yaa evet ne hanım kızdı. bir olamadın onun gibi. nolmuş kıza?
- hah işte o 2 yıl önce kocaya kaçmış. geçen ayda kocasını bırakmış başkasıyla kaçmış. 2 gün önce de onu bırakmış annesinin evine dönmüş. bu sabah bir uyanmışlar qwr yok. istanbul a gitmiş. tek başına yaşayacakmış.
+ ayyy... saat kaç olmuş? gideyim de yemek yapayım baban gelir. sen de gel şu salatayı hallet hadi.
nasıl da işine gelmedi dimi???
Anne kişisi deli gibi çiçek sevmekte ve bakmaktadır bir botanik bahçesi gören öteki annesine;
Oteki; anne pazartesi izinliyim seni yeni bir botanik bahçesi açılmış oraya götüreyim. Çok güzelmiş bla bla.
anne kişisi; aa gerçekten mi tabi güzel ama çiçek çalamıyoruz değil mi?
Oteki; anne yuh adam orayi ölen karısı için yaptirmiş ölüye de mi saygin yok deli kadın utanmasan mezarliktan çiçek çalacaksın ahahah
anne kişisi; aa ben mezarliktan çiçek çaliyorum zaten kizim ne utanicam yahu
oteki; tamam anne en iyisi temizlik yapalim.biz yok sana botanik bahcesi falan.
yerim ya deli kadın.
+ anneeeee gel de sirtimi keselesene
- (öflenerek gelir) kendin yapamiyo musun bu isi
+ yapamiyom tabi, yetisemiyom, kucukken kacardim zoraki sokardın banyoya kanatana kadar yirtardin etimi, simdi de keseletemiyoz hanima bak sen
- e kucuktun o zaman
+ hala kucugum
- hayvan, bu kollarin sertligi ne (bi tane gecirir)
+ kas bunlar yavru
- suna bak tas gibi vucudu, kese gecmiyo ki
+ vucut gor anam..
Antalyada otururken bi gün ev telefonu çaldı , arayan annesim ..
- Annem nerdesin ?
+ Evdeyim anne , ev telefonunu arıyorsun .
- olsun yine de emin olmak istedim .
-yarın pazar çık biraz dolaş, evde kaldın farkında değilsin!
+tamam anne çıkacağım zaten arabayı bakıma verdim.
-çıkmışken bir de kız bul kendine evlen artık bak kaç yaşına geldin!
+tamam anne pazara uğrar, alırım bir tane, var mı istediğin özellik?
"madonna illüminatiye şarkı yapmış. yakında öldürürler kadını yazık. " an itibariyle yaptığı yorumdur.
4 yıl önce de arabayla eve dönerken araba farlarının metrodaki tellerde yaptığı yansımayı görüp " aa bakın tellerden elektrik geçişini görebiliyorum" dediği de olmuştur.