Özelikle boşanmış aile çocuklarının en büyük kabusudur. Herkes bir yana çekiştirir çocukları. En eğitimli annne-babalarda bile görülebilen bu hata, en çok çocuğu örseler.Çocuğu yalana zorlar.Yaşayabileceği en büyük çatışmayı yaşatır.
Küçükken çocuğa her önüne gelenin sormayı marifet, eğlence gibi; çok masum ve şirin gördüğü "anneni mi yoksa babanı mı daha çok seviyorsun?" sorusu, bunun en basit biçimidir.
haklı gördüğünüz tarafın yanında olup, haksız gördüğünüz tarafa hatalarını sakin ve usturuplu bir dille anlatarak, arabuluculuk yapmanız halinde kısa sürede aşılacak durumdur.
anne ve babası boşanmak üzere olan bir kişinin başına gelen çok ama çok zor bir durumdur. siz onların ikisinden de bir parçasınızdır ve onların arasında kalmışsınızdır. allah kimseye yaşatmasın.
anne ile baba tartıştıktan on dakika sonra can ciğer kuzu sarması oluyor ise daha da çekilmez hale gelen bir meseledir. taraflar tartıştıkları zaman sizin hakemliğinizi hatta taraftarlığınızı isterler. çünkü sadece bir tarafın haklı olduğunu ve herbiri de kendisinin haklı olduğunu düşünürler. annenin yanında olsanız, baba gücenir. babanın yanında olsanız anne...içinden çıkılmaz bir iştir. aradan bir süre geçtikten sonra her şey tatlıya bağlanır; çift kumrulara döner. bu durumda da olan size olur. annenizin tarafını tutmuş iseniz bu hareket size harçlık kesintisi olarak geri dönebilir. babaya arka çıkmışsanız annenin triplerinden geçilmez. velhasıl zor iştir, tarafsız kalmak en akıllıcasıdır.