anne dogurur, baba dogurtur.
anne aş yapar, baba aş parasi icin calısır.
anne geceleri uykusuz kalabilirr, babanin uyumasi gereklidir.
anne durmadan soylenir, babanin bir bakisi yeter.
anne cocuklari icin olur, baba cocuklari icin yasar.
anne cocuklarina zarar veremez*, baba zarar verdirmez.
anne aglar, baba da aglar fakat farkettirmez.
anne annedir, baba baba.
annelerin daha bağışlayıcı hatta bir yerde idare edici olduğu düşünülürse varlığı kabul edilen farklardır. genelde babanın hoşuna gitmeyecek mevzular önce anneye açılır, anlatılır. annede genelde size yumuşak bir şekilde babaya bunu izah edeceğini söyler. tabi yaptığı iyilik sadece bununla kalmaz. devamında babanın gönlünü hoş edebilmek niyetine onun sevdiği yemekleri yapmak için sabahtan girdiği mutfaktan akşama çıkar. babayla usulünce konuşur ve izni koparıp istediğiniz her neyse onu yerine getirir. sizde devamında onu o çok sevdiğiniz yanaklarından öper, teşekkür edersiniz.
şimdi bir de bunu babaya yorumlayacak olursak;
bir kere babalar çok fazla idare edici değildirler. deyim yerindeyse ondaki krediniz kısıtlıdır. bu sebepten ötürü dikkatli harcamakta fayda görülür.
bunun dışında hadi derdinizi açtınız diyelim, devamında hiçbir baba kalkıp bilmem kaç küsür senelik karısının gönlünü hoş etmek için sabahtan akşama kadar mutfakta dolanmaz. ya da sırf hoşuna gidecek diye bir eyleme imza attıkları nadir görülmüştür. onu da geçtim, zaten merak etmeyin bu kadar dil dökülecek kadar ketum bir annede mevcut değildir.
kısacası ikisinin arasında bu gibi ciddi farklar mevcuttur. zaten bu nedenle sıkıntılı durumlarda ilk başvurulan merci annelerdir. ***
temelde hiç bir fark bulunmamasına rağmen tek farkları detaylardadır.
5 sene evvel öss sınavına girmeden evvel çıkışta, yakında, anne ve babama etrafta market, büfe vb. bir yer olmadığından, bir adet kutu kola yanlarında bulundurmalarını rica etmiştim.
çıkışta annemi eve 'oğlumla biraz gezer, dertleşiriz' diye gönderen babam karşıladı beni. elinde buz gibi bir kutu kolayla.
coca-cola sevdamı değil ailem, tüm beni tanıyanlar bilir.
babam: incedir, düşüncelidir, eksikliği onun var olduğu süre içinde hiç tatmadım. benim için her şeyi yapar. yoksa bile yoktan var eder. kendinden kısar, ama bana eksikliği hissettirmez. kızılcık şerbeti de içer.
annem: incedir, düşüncelidir, eksikliği onun var olduğu süre içinde hiç tatmadım. benim için her şeyi yapar. yoksa bile yoktan var eder. kendinden kısar, ama bana eksikliği hissettirmez. kızılcık şerbeti de içer.
babam benim kola dediğimde çıkışta beni elinde bir kutu pepsiyle ile karşılar.
ama annem benim kola dediğimde çıkışta beni bir kutu coca-cola ile karşılar.
biri ufak çocuğunun getirdiği suyu büyük bir şaşkınlıkla karşılar ve heyecan yapıp içer, diğer ise, ufaklığın uzanabildiği tek suyun alafranga tuvalete ait olduğunu bilir.
baba eve geldiğinde uyuyorsanız;
baba : ''devirmiş kıçını yatmış gündüz vakti. ''der.
anne eve geldiğinde uyuyorsanız;
anne : ''hasta mısın oğlum\kızım?'' diyerek ateşiniz var mı diye kontrol eder.
anne ile babanın ayrı özelliklere sahip olma durumudur.
mesela baba "iyi geceler" der ve yatar; ama anne ertesi gün için çayın suyunu hazırlar ki sabah uyanınca hemen çayın altını yaksın. çocukların okul çantalarını kontrol eder ve ettirir. çocukların sütünü ısıtır ve zorla da olsa içirir. çocukların eşofmanlarını giydirir ve "yatmadan önce herkes tuvalete" diyip onların tuvaletten çıkmalarını bekler. sonra mutfak dağınıksa toparlar, saati kurar, çocukları öper ve yatak odasına geçip çoktan uyumuş olan kocasına "iyi geceler hayatım" der ve yatar.
anne: bakışlardaki mors alfabeyi çözer.
baba: ne kadar tafra yaparsan görmezden gelir yada gerçekten göremez.
anne: önceden biriktirdiği parayı sen istemeden cebine tıkıştırır.
baba: para istemeye korkarsın.
anne: an çaresiz durumdan seni çekip kurtarır.
baba: ne halin varsa gör der.
anne: bir şeye bozulup yemeğe oturmadığında, anne de sofraya oturmaz.
baba: patlayana kadar yer. yokluğunuzu bile farkedemez.
anne: suçu üstlenir.
baba: suçlamak için bahane arar.
anne: babayla oğul arasında tampon bölge oluşturur.
baba: yatmadan önce hala eve gelmediyseniz kapıyı kitler.
anne: baba uykuya daldıktan sonra, eve girebilmeniz için kapının kilidini açar.
baba: bazen sevgisini şaka yoluyla belli eder.
anne: yaşınız ne olursa olsun direk bağrına alır öper.
baba: yapacak iş varsa arkadaşlarınızla buluşmanıza izin vermez.
anne: arkadaşlarınızla buluşmak için babayı ikna eder.
evet genel itibariyle anneler böyledir. evdeki bütün zehire karşı panzehirdir. hayatını fedakarlık yapmakla geçirir ama her fedakarlığında biraz daha yıpranır. yüzündeki çizgiler canınızı acıtır. 'ya annemi kaybedersem?' telaşı sarar sizi ve o gün gelir dünya başınıza yıkılır. tam 6 yıl oldu anne. sensiz koskoca 6 yıl...
akşam dışarda takılırken anne arar;
"nerdesin, ne zaman gelceksin, kimlesin, bi akşam da erken gel" gibi laflar eder ve eve gelene kadar salonda seni bekleyerek uyur, eve gidince yanına giderim "geldim yatağına geç de uyu artık" derim ve mesele geçiştirilir...
baba aramaz; gece yarısı eve gidince uykudan çişe kalktığı sıra karşılaşılır;
"dışardaydın sen di mi; bana sigara alsaydın keşke ya.. neyse yat uyu yarın işimiz var" der ve mesele kapanır.