anne evde yokken bir şey kırmak

entry4 galeri0
    ?.
  1. anne çarşıya veya başka bir yere gitmişken kardeşlerin evde oyun oynama esnasında değerli bir şeyi kırmasıdır.

    özgürlük öyle değerlidir ki insana bu his bir geldi mi kendini kaybeder. işte tam da çocuklukta olur bu. evin kuralları vardır, top oynanmaz, koşturmaca oynanmaz, dokuzdan sonra tv nin sesi açılmaz, çekmeceler karıştırlmaz, yatak odasına girilmez. insanın canı çekiyor ama şöyle rahatça talan etsin evi, gizli bir şeyler bulsun, şaşırsın, heyecanlansın her an anahtar sesi gelir de kapı açılır diye. ama nerde...

    bu fırsat bazen denk gelir işte. birgün anne çarşıya çıkar ve ev size kalır. kardeşiniz de varsa eğer tadından yenmez. annenin gittiğinden, yani iyice uzaklaştığından, emin olmak için bir süre balkonda beklenir ve arkasından bakılır. annedir o çünkü içine doğup her an geri gelebilir. emin olunca derhal kauçuk top kilerden çıkarılır ve salonda penaltı atılır. öylesine çıldırır ki bünye ne yapacağınızı şaşırırsınız. annenin odasına girilir, dokunulması yasak şeyler elden ele dolaşır. buzdolabında muz var da bizden mi saklanıyor diye araştırılır, babanın pantolonlarının cebi kurcalanır ve daha bir sürü şey. bu büyünün bozulması ise tam annenin dönüş saatine yakın bir saatte olur. küçük kardeşiniz son bir kez topa vurmak ister ve şangırt diye bir sesle irkilirsiniz. vitrin konsolunda duran içki bardaklarından biri, kristal olan hem de, düşüp paramparça olmuştur. önce kısa bir şok, sonara da dayak korkusu sarar insanı. el ayak birbirine dolaşır. küçük kardeş ağlamaya başlar. onu mu susturasın yoksa cam parçalarını mı toplayasın, gel de karar ver. sus abicim sus bir de sen zırlama. ama susmaz. çünkü beş kardeşin tadını biliyordur. o sırada kapı çalar, bağırsalar ışık hızında çalışır ve altına yapma noktasına gelirsin bir saniyede. ucundan başverir, tutamazsın. titreyen bacaklarla yaklaşırsın kapıya, gözetleme deliğinden bakarsın, gelen abladır. hemen kapı açılır ve durum anlatılır. planlar yapılır, ortalık temizlenir, kırılanın yerine yenisi konur ve hiçbir şey olmamış gibi davranılır. tabi kimse birbirini satmayacak diye de yemin edilir. "konuşanın anası babası ölsün tamam mı?" , tamam.

    anne gelir. herkes birbirine bakmaktadır. evde bir şey olduğunu hemen anlar ama tam çıkaramaz. biraz sorguya çeker ama çıt yok. kara bahtım kör talihim derler ya o gün akşam eve misafir gelir ve işe bakın ki elinde içki şişesi vardır. anne belki de ilk defa kullanacağı bardak takımını çıkartır ama biri eksiktir. o an bir anlam veremese de sürekli gözlerini kaçıran ve sessizce bir köşede fısıldaşan üç küçük cüceyi görünce durumu anlar. misafirler gittikten sonra ev toplanır ve herkes yatağa gidecekken annenin gür sesi çınlar.

    çocuk odası birden sorgu odasına döner. ilk başta herkes direnir ama baskı had safhadadır. bir anneyi kim kandırabilir ki! en az dayağı ufaklık ve abla yer, asıl şamarsa ortancaya iner. çünkü özgürlüğün bedeli her zaman ağırdır.
    2 ...
  2. ?.
  3. küçük kardeş varsa sorun değildir, yıkarsın suçu üzerine konu kapanabilir.
    öğrenci versiyonu da 'biz yapmadık hocam sabahçılar yapmıştır' olabilir.
    1 ...
  4. ?.
  5. çocukluğum da abimle birlikte yaptığımız, bir kaç seferden sonra normal bir olaymış gibi karşılanılan durum. hatta annemin "hayret bugün bir şey kırılmamış" demişliği bile olmuştur.
    0 ...
  6. ?.
  7. anneniz bir melekse, korkmaktan ziyade üzülmenize sebep olacaktır. bu daha fenadır. benim annnem bir melek oradan biliyorum.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük