caresizligin feryadidir. hele bir de icerideki misafirden oturu annenin bu cagriyi duymamasi, onun yerine olay mahalinden gecen misafirin bu cagriyi duymasi ve anneye haber vermesi vardir ki insanin sifonu uzerine cekip delikten akip gidesi gelir.
teskere gününde, eve edilen telefonda anneye söylenen ilk cümledir bu. akabinde gözyaşları eşlik eder bu konuşmaya. allah'ım kimseye evlat acısı gösterme.
- anneeee bittiiiii!
+ eşşoğlusu yeter arık 25 yaşına geldin hala her işe beni çağırıyosun. artık karın yapsın bıktım valla. tamam şimdi çıkar prezervatifi at çöpe. he! şimdi gir duşa abdest falan al.
çocuğun tuvalete oturup, kakası bitince annesini yardıma çağırması ve annesinin bir peçete yardımıyla çocuğun başını dizlerinin arasına alarak, aynı özenle poposunu silmesine vesile olan çocukluğumun güzel cümlesi..
cocuk olmaktir. ozgur olmaktir. "baskalari ne dusunur" korkularindan, komplekslerden uzak olmaktir. her insanin tertemiz dogdunun, sonradan kirlendiginin kanitidir.