Duygusal ve psikolojik açıdan patlama noktasına geldiğim için bu konuyu burada paylaşma ihtiyacı duyuyorum. Biraz dert anlatacağım okumak istemeyen lütfen tam bu noktada bıraksın gitsin.
Daha önceki entrylerimde de belirtmiştim aslında. Erkek arkadaşımın ailesinin şirketinde işe başladığımı. Bir ay oldu neredeyse sorunsuz. iş gezisi için Almanya'dayız şu an. Annesi, babası ve başka firmalardan iki Türk adam daha. Akşam yemeğinde gerek cinsiyetçi yaklaşımlar, gerek anti-feminist sözler masada fır dönüyordu. Tabiki dayanamayıp atıldım. Dört yetişkin kişiye karşı bir kişi idim.Buraya kadar da mesele yok.
Mesele aile konusu oldu. Anne-babası ayrı olan çocuklar sorunlu olurmuş. Tabiki yine dayanamadım ve söyleyiverdim. Çünkü bu konuda konuşulması beni hep rahatsız etmiştir. Anne ve babamın ayrılmasını ben istemedim bu sebeple ötekileştirilmeyi de haketmedim. Ucube gibi görülmeyi de. inanın en ufak problem yaratan bir tutum takınmadım. Ama sevgilimin babası dedi ki sen niye bu aile konularında saldırgansın. bana demek istediği ise şuydu sen sorunlusun. bu yüzden bize muhalif oluyorsun.
Ben mi istedim anne babamın ayrı olmasını? Benim ne suçum vardı? On üç sene önce ayrıldılar. On üç senedir görmem ben babamı. On üç sene önce ilkokuldayken de aynı muhabbet dönerdi. arkadaşlarım bile dışlardı beni. liseye gelene kadar arkadaşım olmadı. bana hep senin baban yok dendi. problemlisindir sen dendi. bense hep benim babam var sadece artık birlikte yaşamıyorlar derdim. Belki sorunluyum farkında değilim. Ama saygıda hiçbir kusur etmezken, hele ben sizin gelin adayınız isem, bunu yürekten istediğinizi bana defalarca dile getirmişseniz annemin babamın ayrı olduğunu bildiğiniz halde gözümün içine baka baka sorunludur böyle çocuklar diye dalga geçmezsiniz. Eğitimim yerinde, işim yerinde, dilim var, oturup kalkmasını çok iyi bildiğimi söyleyen kendileri, ev çekip çevirebilirsin sen diye söyleyen kendileri. Ben anlamıyorum. anneler babalar hata yapıyorlar. Ve çocuklar bu bedeli hayatları boyunca ödüyorlar. Hem de hiç hataları olmadığı halde. oysa ben babamın aklına bir kere geliyor muyum? gelmiyorum. On üç yıldır bir kere aramadı. Yeterince üzülürken neden buna maruz kalıyorum?
Yalvarırım bu tarz konuşmalar yapmayın. Siz vurdumduymaz bir şekilde konuşurken birilerinin canını çok yakıyor sözleriniz.
saat 11 den beri Otel odasındayım. Bunları düşünüyorum ve ağlıyorum. Ve tam iki saattir kendimi asmayı düşünüyorum.